Anasayfa
7 Mayıs 2021, 21:01
Namaz
Abone

Namazda secde yapmakla ilgili, ellerin dizlerden önce yere konulmasını deve çöküşüne benzeten bir hadis var mıdır?

Namazda secde yapmakla ilgili, ellerin dizlerden önce yere konulmasını deve çöküşüne benzeten bir hadis var mıdır?

Kayıtsız Üye
Namazda secde yapmakla ilgili, ellerin dizlerden önce yere konulmasını deve çöküşüne benzeten bir hadis var mıdır? Secdeye gidiş ne şekilde olmalıdır?


Yanıt: Namazda secde yapmakla ilgili, ellerin dizlerden önce yere konulmasını deve çöküşüne benzeten bir hadis var mıdır

meryemgül1
Cumhura göre secdenin şekli konusunda sünnet olan, namaz kılan kişinin iki dizini yer üzerine önce koyması, sonra ellerini koyması, sonra alnını ve burnunu koymasıdır. Secdeden kişi önce alnını, sonra ellerini, sonra dizlerini kaldırır. Bunun dayandığı delil Vail b. Hucr’un hadisidir: "Resulullah’ı (s.a.v.) secde ederken gördüm. Secde ettiği zaman iki dizini ellerinden önce yere kor, kalktığı zaman ellerini dizlerinden önce kaldırırdı."(1)
Hattabiye göre, bu hadis Maliki mezhebinde gelecek olan Ebu Hureyre hadisinden daha sahihtir. Çünkü mezkur tertibin aksi sünnete muhalif olmasına rağmen yeterlidir. Ancak özürlü olursa o takdirde bu müstesnadır.
Malikîlere göre, secdede iki eli iki dizden önce yere koymak menduptur. Bunun gibi ayağa kalkarken iki eli iki dizden sonra yerden kaldırmak gerekir; bu, menduptur. Çünkü Ebu Hureyre hadisinde şöyle denilmektedir: "Sizden biri secde ettiği zaman, deve çöküşü gibi çökmesin, iki elini önce, iki dizini sonra koysun."(2)
İbni Seyyidinnas şöyle demiştir: Ellerin dizlerden önce yere konmasından bahseden hadis daha doğrudur.
İmanı Nevevî ise orta yolu takip ederek şöyle demiştir: Benim için iki mezhepten birini tercih etme durumu ortaya çıkmamaktadır.
1- Bu hadisi Ahmed dışında beş hadis imamı rivayet etmiştir. Neylü’l-Evtâr, II, 253.
2- Bu hadisi Ahmed, Ebu Dâvud, Neseî ve Tirmizî rivayet etmişlerdir. Daha önce de zikrettiğimiz üzere, Hattabî şöyle demiştir: Vail b. Hucr hadisi bu hadisten daha doğrudur. Tirmizî hadisi gariptir, Ebu’z-Zinad yolu ile bu yoldan başka bir yol ile bilmemekteyiz demiştir. Neylü’l-Evtâr, II, 255.
(bk. Vehbe Zuhayli, İslam Fıkhı Ansiklopedisi, c. 1, s. 523-524)

Okudunuz mu?  Cemaatle namaz kılarken nelere dikkat etmeliyiz

Selam ve dua ile…
Sorularla İslamiyet


Cevap: Namazda secde yapmakla ilgili, ellerin dizlerden önce yere konulmasını deve çöküşüne benzeten bir hadis var mıdır

Muhammed
‘a yaptıkları secde nedeniyle yüzlerinin nurlandığı ve alınlarındaki secde izlerinden tanınacakları bildirilmiştir (el-Fetih, 48/29)

Rasûlüllah’ın, "Alın, iki el, iki diz ve iki ayak uçları olmak üzere yedi kemik üzerine secde etmekle emrolundum" (Tecrid-i Sarih Tercümesi, II, 847) hadisi gereğince sözü edilen yedi uzvun yere değmesi gerekir. Alınla birlikte burnun da değdirilip değdirilmeyeceği konusunda tam bir görüş birliği olmamasına rağmen; hadisi rivayet eden Abdullah b. Abbâs, Hz. Peygamber’in alnını gösterirken burnunu da işaret ettiğini bildiriyor. Bir başka hadisi de Ebu Said el-Hudri rivayet ediyor: "Rasûlüllah’ın halka kıldırdığı bir namazda, alnında ve burnunda çamur eseri görüldü" (Sünen-i Ebu Davud, II, 54).

Okudunuz mu?  Ezanı duymadım sanarak ezandan birkaç dakika önce öğle namazı kıldım namazım kabul olurmu?

İmam Malik, sözkonusu hadisler uyarınca secdeye inerken önce ellerin sonra dizlerin konması görüşündedir. Hanefi ve Şafiîler ise şu hadise göre amel ederler: "Vail b. Hucur’dan; Rasûlüllah’ı secde ederken dizlerini ellerinden önce koyduğunu, secdeden kalkarken de ellerini dizlerinden önce kaldırdığını gördüm" (Sünen-i Ebû Davud, II, 5):

Okudunuz mu?  Cenabetken cuma namaz kılmak

Secdedeki duruş ve ne okunacağı: Secdede el ve ayakların kıbleye doğru olması gerekir. Yukarıdaki hadis gereği burun da dahil yedi uzuv aynı anda yere değdirilir. Göğsü ve dirsekleri yere değdirmemek, büzülmeyip kolları açık tutmak ve düz durmak sünnettir. Rasûlüllah buyuruyor:

"Sizden biriniz secde ettiği vakit ellerini köpeğin döşediği gibi döşemesin, uyluklarını bitiştirsin" (Ebu Davud, II, 48). Ayaklar, parmak uçları yere değecek şekilde dik tutulur, secde anında ayaklar yerden kalkmamalıdır.

Okudunuz mu?  Hanefi Şafii Maliki ve Hanbeli mezheplerine göre Namazda tahiyyatı okurken şehadet parmağını kaldırmak

Secdede alnın konulacağı yer çok yumuşak olmamalıdır. Hafif bir yumuşaklık olduğu halde, alın, yerin katılığını hissederse bu secde caiz olur; ancak yün, pamuk, saman, kar gibi şeylerin üzerine yapılan bir secdede yüzün tamamen gömülmesine rağmen alın yerin katılığını hissetmezse bu secde olmaz. Temel şart, yüzün gömülmemesi ve alnın yerin katılığını hissetmesidir.

Secde edilecek yer ayakların bastığı yerden diz boyundan yaklaşık otuz santimetreden fazla yüksek olmamalıdır. Bundan daha azı ise namaza bir zarar vermez. Ancak cemaatle kılınan bir namazda yerin darlığı nedeniyle secdeyi yerde yapma imkanı olmadığı durumlarda arka saftaki cemaat ön saftakilerin sırtına secde edebilir. Bu ise, secde yapanla sırtına secde yapılan kişinin aynı vaktin namazını kıldığı durumlarda geçerlidir.

Okudunuz mu?  Cuma günü ölen şehit olur mu ? Namaz kılmayan birisi Cuma günü ölürse günahları affolur mu ?

Secdede okunacak dualara gelince; Hanefiler, Hz. Huzeyfe’den gelen şu hadis uyarınca secdede "sübhane rabbiyel a’la" duasını okurlar. Huzeyfe (r.a) diyor ki: "Hz. Peygamber rükuunda ‘sübhane rabbiyel azim’; secdesinde de ‘sübhane rabbiyel a’la’ derdi" (Ebu Davud, II, 30). Kaç defa söylenileceği hakkında da ölçü alınan hadis şudur: Abdullah b. Abbas bildiriyor: "Sizden biriniz rükû yaptığı zaman üç defa sübhaneke rabbiyel azim desin. Üç, tesbihin en az miktarıdır. Secde ettiği vakit de üç defa sübhâneke rabbiyel a’lâ’ desin; bu, tesbihin en azıdır" (Ebu Davud, II, 40). Ancak Rasûlüllah’ın secdelerinde bunun dışında da değişik dualar yaptığı bir gerçektir. Örneğin, "Sebbih isme rabbikel a’lâ"; "sübhâne rabbiyel a’lâ ve bihamdih"; "Subbuhun, kuddusün, Rabbul melâiketihî ve’r-rühi"; "Sübhâne zil-ceberüt vel-meleküt, vel-kibriyâi velazameh"; "Allâhümme Rabbenâ ve bihamdike, Allâhümmeğfirlî"; "Allâhümmeğfirlî zenbî küllehu diggahu ve cillehu ve evvelehu ve âhirehu alaniyetehu ve sırrahu"; "Eüzu bir rıdâke min sehatike ve eüzu bimuâfâtike min ukûbetike ve eûzu bike minke lâ ahsî senâen aleyke, ente kemâ esneyte alâ nefsike" gibi duaları Hz. Peygamber secdelerinde okurdu (Ebu Davud, II, 28-35).

Okudunuz mu?  Şafiler 5 vakit namazı nasıl kılar?

Secdede ne kadar süre kalmak gerektiği hakkında da yine hadis-i şerif gereği en az üç kez sübhane rabbiyel a’la’ diyecek uzunlukta durmak gerektiğini kabul eden Hanefilere göre tek rakamlı olmak şartıyla beşe, yediye, dokuza çıkarmak mümkündür, müstehaptır. Bu konuda Hz. Peygamber şöyle buyuruyor: "Kulun secdedeki anı, Rabbine en yakın olduğu andır; onun için (secdede) duayı çoğaltın" (Ebu Davud, II, 33). Bütün bu hadislerden çıkan sonuca göre secde (ve namaz), kesin kalıplarla kuşatılmış statik, dar çerçeveli bir bedensel hareket değil; müslümanın şartlandırılmış kurallardan kendini kurtarıp içten, Allah’a yönelmiş bir kalple Allah ‘ın ve Rasûlünün öğrettiği şekilde gücünün yettiği çoklukta ve uzunlukta dua edeceği değerli bir andır. Rasûlüllah’ın yaptığı gibi, gerektiğinde secdede uzun süre kalıp gözyaşı dökebilmelidir. Namaz kuru bedensel hareketlerden kurtarılmalıdır ki; ruhun derinliklerinde işlev yüklensin, insanı Allah’a yakınlaştırma fonksiyonunu kazanabilsin.

Okudunuz mu?  Hz. Ali namaz hakkında sözleri nelerdir?

İki secde arasında gözönünde bulundurulması gereken hususlar:
Secdeleri hızlı hızlı yapmamak, Rasûlüllah’ın deyimiyle "karganın yem toplaması gibi acele etmemek" gerekir. Birinci secdeden kalktıktan sonra oturma vaziyetine geçmeden aceleyle ikinci secdeye gitmek namazın adabına aykırıdır. Hanefi mezhebine göre iki secde arasında sağ ayak parmaklar üzerine dikili, sol ayak içe bükülerek onun üzerine oturulur; bir kez sübhanellah’ diyecek uzunlukta durulduktan sonra ikinci secdeye gidilir. Bu oturuş anında eller dizlerin üzerine konur, bakış ise secde yapılan yere doğru çevrilir. Hanefi mezhebinin bu kuralları Peygamberimizin hadislerine dayanmaktadır; ancak Rasûlüllah’ın değişik zamanlarda farklı şekillerde namaz kıldığı bir gerçektir ve yine iki secde arasında uzun süre oturup dua etmek de onun sünnetlerindendir. Bir hadis-i şerifte; onun rükû, secdesi ve iki secde arasındaki duruşu aynı uzunlukta olduğu bildirilirken; bir diğer hadiste, Ashab, O’nun çok uzun durmasını garip karşılayıp yoksa şaşırdı mı? diyecek hale geldiği yukarıdaki hadis-i şeriflerden birinde geçti. Bu oturuşlarda da çeşitli şekillerde dua yapan Peygamberimizin şu duayı yaptığı rivayet ediliyor: "Rabbi’ğfirlî". Secdeye kapanırken ve kalkarken Allahü ekber diyerek tekbir alınır.

Okudunuz mu?  Namaz kılmayanların tevbesi kabul olur mu ?

Cemaatle kılınan namazlarda arka safta bulunan kadınlar, erkekler secdeden doğrulmadan başlarını kaldırmamaları gerekir. Rasûlüllah buyuruyor: "Siz kadınlardan kim Allah’a ve âhiret gününe inanmışsa erkekler başlarını kaldırmadan başını kaldırmasın (Ebu Davud, II,15). Bu, kadınların kalplerini şeytanın vesvesesinden korumak için konulmuş bir kuraldır. Namazın farzlarından olan görünen maddi pisliklerden temizlenmek, secde yapılacak yer için de geçerlidir; dolayısıyla temiz bir yere secde yapılır. İnsanların yoğun olarak gelip geçtikleri sokaklar, gübrelik, çöplük gibi yerlerde namaz kılınmaz. En değerli secde, alnın kuru toprağa değdiği andaki secdedir; ancak hasır, kilim, halı, elbise, çimen gibi şeylerin üzerine de yapılabilir. Özürsüz dahi olsa yere serilen herhangi temiz bir şey üzerine secde edilebilir. Dışarıda yapılan secdelerde serilen şeyin amacı yerin sıcaklığından-soğukluğundan, sertliğinden, kısaca namazda insanı rahatsız edecek bir durumdan korunmak için olursa mümkündür, fakat rahatsızlık verecek hiç bir durum olmadığı halde alnını yere değdirmek istemediği için bir şey sererse bu caiz olmaz. Zaruret halinde bir şey sermek caizdir. İmam Mâlik’e göre ise kilim, keçe, posteki gibi yer cinsinden olmayan bir şey üzerine secde edilmesi mekruhtur. Hz. Enes (r.a)’dan nakledilen bir hadis-i şerife göre; "sahabeler Allah’ın Rasûlü ile birlikte bulunup namaz kılarken bazıları şiddetli sıcaktan elbiselerinin ucunu secde yerine koyup onun üzerine secde ederlerdi" Ancak, özürsüz olarak el veya üzerindeki elbisenin bir ucuna secde etmek mekruhtur.

Okudunuz mu?  Doğum kontrol hapının yaptığı ara kanamalarda namaz kılınırmı

Secdede dikkat edilmesi gereken diğer bir nokta da, baştaki takke ve sarığın alnın yere değmesine engel olmaması gerekir. Alın açık olmalı, takke veya sarık ile kapatılmamalıdır.

Bu kategoride yer alan Fatiha süresi okunmadığı namaz kılındıktan sonra hatırlansa durum ne olur başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Ξ Bir cevap yazın

Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Ders Kitabı TIKLA! Sınıf Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Akrostiş Şiir
Forum Duası Copyright © 2007-2023
Gizlilik Politikası İletişim

Namazda secde yapmakla ilgili, ellerin dizlerden önce yere konulmasını deve çöküşüne benzeten bir hadis var mıdır? Başlıklı Yazımızın Yanında Websitemiz İslami bilgilerden, Dini Sorular, Cevaplar, Hac, Meal, Cennet, Cehennem, Farz, Sünnet, Hanefi, Şafii, Rüya yorumları, Gusül, Abdest, İmanın şartları, Namaz, Oruç, Kuran Sureleri, Ayetleri, Hadis, Dualar, İslamda Aile Tavsiyeleri, Kadın İle İlgili Konular, İbadet, İman, Mezhep, Hanefi, Şafii, Maliki, Hambeli, İslamın Şartları, Diyanet, Eğitim, Sohbet, Arapça, Hayırlı Geceler, Zekat, Mahrem Sorular, Evlilik, Sahabe Hayatları, Salavat,Dini Hikayeler, Günah, Helal, Haram, Tecvid, Yemin, Sadaka, Siyer, Fıkıh, Ahlak Gibi Konular İçermektedir.