Vesveseden kurtulmanın 10 yolu !!!

Vesveseden kurtulmanın 10 yolu !!!

rana
Vesveselerden kurtulmak için

1. Vesvese, imanın kuvvetindendir.

Önce hemen şunu belirtelim ki, vesvese çok korkulacak bir şey değildir, çünkü iman var ki, vesvese geliyor.
Sahabe-i Kiram’dan Efendimiz’e gelip, Ya RasûlAllah, vesveseye mübtelâyım diyen birine, Efendimiz (sav)’in cevabı, Endişe edilecek bir şey yok; o mahz-ı imandır, imanın kuvvetindendir şeklinde olurdu.
Şeytan, sizde de iman cevheri, ibâdet hazinesi, namaz ve dine hizmet cevheri olduğunu bildiği içindir ki,
korsanlık yapmakta ve size karşı taarruza geçmektedir. Korsanlık, belki denizlerde yapılan şekliyle tarihte
gömülmüştür ama, şeytana bakan yönüyle Âdem (as) ile başlamış olup, kıyamete kadar da devam edecektir.
Nasıl deniz korsanları, hazine taşıyan zengin gemilerine tecavüz eder ve define bulunan adalara saldırırlar,
öyle de şeytan dahi, mü’minin iman cevheri taşıyan kalbine hücum eder. Zaten o, tamtakır,
kupkuru ve bomboş kalblerle uğraşmaz; böylelerine vesvese okları göndermez.
Hırsızlar bile zengin evleri kollarlar; Doğu’nun ve Batı’nın kâfir ve zâlimleri de öyle değil mi?..
Vesveseye düşen mü’min, Şeytan bütün cephelerde mağlûp oldu; bu yüzden, şimdi de iman ve İslâm’a ait
vesveselerle, şüphelerle beni meşgûl etmek, hazineme el atmak istiyor; ama, benden bir şey koparamayacak.
Bu, onun son çırpınışlarıdır; bir gün gelecek, benden bir şey koparamayacağını anlayınca çekip gidecektir..
kapıma haydut kılıklı birinin gelip, birkaç gün el açtıktan sonra çekip gitmesi gibi. Hoş, gitmese de kapılar ona
sürmeli ve beni koruyan kale de çok sağlam; bana Allah’ın izniyle hiç bir şey yapamaz diye düşünmelidir.

2. Vesvese, kalbin malı değildir:

Kalb rahatsız olduğuna göre, vesvese kalbe mal edilemez; çünkü eğer o, kalbin malı olsaydı,
kalb ondan rahatsız ve tedirgin olmayacaktı ve böyle bir kalble şeytan da uğraşmayacaktı…
Kalbin rahatsız ve tedirgin olması şundandır: Kalb, vesveseye razı değil, sahip de değil; vesvese ile
arasında manâ ve mahiyet bakımından bir münasebet olmadığı içindir ki, kalb vesveseden rahatsız olmaktadır.
Kişinin gösterdiği reaksiyondan, ateşinin yükselmesi, kaşlarının çatılması, başının ağrıması, iştiha ve ağız tadının kaçmasından anlıyoruz bunu; tıpkı vücuda giren yabancı mikroplara ve bu mikropların fizyolojik yapıda açtığı
rahnelere, meydana getirdiği arızalara karşı vücudun muharipler üretmesi, antikorları devreye sokması ve bu ciddi
muharebenin meydana gelmesi neticesinde hararetin yükselmesi gibi. İşte, şeytanın da kalbimize gönderdiği bizim
malımız olmayan yabancı hayâl, düşünce ve vesveselere karşı mânevî yapımız, iman potansiyelimiz, âdeta antikor
üreterek, bu şer ve şerareler ordusuna karşı kavga vermekte, bunun neticesinde de ateşimiz yükselip, kalbimiz
sıkılmaktadır. Eğer, vücudumuz herhangi bir mukavemette bulunmuyor ve boğa yılanı görmüş bir keçi
gibi hemen teslim oluyorsa, o zaman, AİDS virüsüne karşı antikorların teslim-i silah ettikleri gibi,
bizde de iş bitmiş demektir. Gelen vesvese karşısında kalbimiz, imanımız mukavemet etmezse, o zaman vesvese
de olmaz, hararet de yükselmez! Bu, Gel, ne istersen yap! demektir ki, şeytanın da istediği budur.

Cevap: Vesveseden kurtulmanın 10 yolu !!!

rana
3. Vesveseye maruz kalb, içine kötülerin çer-çöp attığı pınara benzer:

meseleyi bir de şöyle düşünebiliriz: Berrak, saf ve tertemiz bir su kaynağı var; bileşikleri, tadı ve takdim ettiği şifasıyla zemzem suyu gibi bir su kaynağı. Herkes tarafından mâlum ve meşhur hale gelmiş, dünyâca da kabûl edilmiş mübarek
bir kaynak. Şimdi, hain biri geliyor, sinsice kaynağa yaklaşıp, su üzerine boya, toz, çer-çöp döküp kaçıyor.
Siz bunu görünce, Eyvah diyorsunuz; Pınarım kurudu, mahvoldu, pislendi ve ölüp gitti! Oysa, hakikat böyle değildir. Akan su, üzerinde atılan o çer çöpü götürecek ve safiyetini muhafaza edecektir. Sizin kalbiniz, imanınız berrak,
pırıl pırıl bir pınar ise, o zaman bulandırmak için üzerine atılan tozun, toprağın ona hiç bir zararı olmayacaktır.
O toz, toprak akıp gidecek ve sizin menba’ınız her zaman temiz kalacaktır. Demek oluyor ki, o bulanıklık
pınarın kendinden değil… Evet, işte vesveseye maruz kalb de böyledir…

4. Vesvese, iradî olmayıp, fiiliyata da dökülmüyorsa insanı mes’ul etmez:

Bildiğiniz gibi, mükellef ve mes’ul olmada irâde ve şuur şarttır. Hayvanatın yanısıra mecnunlara, aklı,
şuuru yerinde olmayanlara teklif yoktur. Bu itibarla, vesvese için irâde devrede değilse ve plân, programı yapıp,
gel diye kalb ve düşünce kapılarımızı bizzat kendimiz aralamıyorsak, mes’ul sayılmayız. Elverir ki,
onu fiiliyata dökmeyelim, işlemeyelim. İrâde, umumiyetle böyle kendi kendine gelen vesveseyi
karşısında bulur ve ona mukavemet edemez, çünkü o davetsiz gelir. Ayrıca insan, tedayi-i efkâr ile irâdesi dahilinde olmadan gördüğü, duyduğu ve okuduğu şeylerle de bir takım hatıralara, hayâllere ve
düşüncelere maruz kalabilir. Aslında, çok defa bunlardan kurtulmak mümkün de değildir; çünkü insanın bu hali,
yaratılışın muktezasıdır.

Yanıt: Vesveseden kurtulmanın 10 yolu !!!

rana
5. Vesvese, insanın ilerlemesine mani olmayan örümcek ağı gibidir:

Vesvese, kendine has tutarsızlığıyla bilindiği zaman zararlı olmaz. Kur’ân, "Muhakkak, şeytanın hilesi zayıftır”
diye ferman etmektedir (Nisa, 4/76). Evet var ama, yok gibidir şeytanın hilesi. Meselâ, iki duvar arasından geçmek istiyorsunuz; bakıyorsunuz ki, bir örümcek, ağlarını gerip yolunuzu kapatmış; döner
misiniz, devam mı edersiniz? Örümcek ağı sizin ilerlemenize mâni olabilir mi gerçekten? Şüphesiz hayır;
onu bir engel olarak görmez ve hiçbir şey yokmuş gibi yolunuza devam edersiniz.
Efendimiz, şeytanın dalâleti, küfrü, küfranı, günahı ve kötülükleri yaptırmadığını ve elinden tutup da kimseye günah işletemeyeceğini beyan buyurur. Şeytanın yaptığı, ancak fenalıkları süsleyip-püslemek, allayıp-pullamak,
cazip ve çekici göstermektir. İyiyi de kötüyü de yaratan, dalâlete de hidayete de sevkeden
Allah (cc)’tır. Rengârenk köpüklerle süslenip imar edilmiş bir saray gibidir şeytanın vesveseleri; fakat altında derin
çukurlar bulunur, kilometrelere ulaşan derin çukurlar…
Gelip geçiciliği bilindiği zaman vesvesenin zararı olmaz. Vesvese, üflemekle uçup giden tüy kadar zayıftır.
Bir ara toplanıp sonra dağılıveren bulutlara benzer o; ardından ne yağmur gelir, ne de yel!.. O, uçak yolcularının
bir anlığına içine düştüğü hava boşluğu gibidir; ne feryat etmeye değer, ne de dövünüp yakınmaya!..

6. Vesvese, üzerinde durulmadığı ve dert haline getirilmediği takdirde hiçbir zarar vermez:

Düşüncenize bulaşıp da onu kirletmeyeceğini bildiğiniz zaman vesvese zararlı olmaz. Vesvese, hayâl aynasında
sönüp gidecek derecede zayıf ve gelip geçici bir iz; leke ve pislik bulaştırmayacak bir görüntü ve çok hafif
yansımalardan ibarettir. Akla ve hayâle gelen şeyler, hayır kaynaklı ise akıl ve düşünceyi bir
derece nurlandırır; fakat şer kaynaklı bir vesvese ise, o zaman da akla, düşünceye ve kalbe tesir etmez,
kir bırakmaz ve zarar da vermez. Elinizde tuttuğunuz aynaya karşıdaki yılanın görüntüsü aksetse, aynadaki o
yılanın elinize zararı olur mu? Ya da, aynaya akseden bir pislik elinizi kirletir mi? Veya, elinizdeki aynaya akseden
alevli ateş, elinizi yakar mı? Aynenbunun gibi, nasıl karnınızdaki pisliklerin namaza ve elmasın etrafındaki kömür
tozlarının elmasa zararı yoksa, aynı şekilde, şeytanın da dışta ya da içte aslî ve zatî bir varlığı ve hüviyeti olsa bile,
attığı okların, gönderdiği görüntülerin aslî hüviyeti ve hiç bir zararı yoktur.
Üzerinde durmadığınız, merakla üzerine varmadığınız, sahip çıkıp kabullenmediğiniz, küçük görerek şişmesine
meydan vermediğiniz ve bir dert haline getirmediğiniz zaman, vesvesenin hiç bir zararı olmaz. Ona hep
tepeden bakacak ve "Allah’ın (cc) izniyle bunun altından vurup, üstünden çıkarım” diyeceksiniz.

Soru: Vesveseden kurtulmanın 10 yolu !!!

rana
7. Vesvese, zararlı tevehhüm edildiği zaman zarar verir:

Şimdiye kadar anlattıklarımızın hilafına hareket edildiği takdirde vesvesenin zararı olabilir. Evet vesvese,
zararsız olduğu bilinmeyip, zararlı tevehhüm edildiği zaman zararlıdır. Üzerinde durulup kurcalandığı ve merakla
karıştırıldığı zaman zararlıdır o; büyük gördükçe, mühimsedikçe büyür ve bir balon gibi şişerek bizi yutacak hale gelir.
Bir arı kovanı içinde yüzlerce arı bulunur ama, siz önemsemeden kovanın önünden geçer gidersiniz.
Vesvese karşısında da yapmamız gereken şey, bundan farklı olmamalıdır.
Şeytan, zayıf ve geçici bir görüntü karesini hayalimize atar; biz de cazip bulur ve onu işlettirirsek, o bir karelik manzara,
hayâl sinemamızda saatleri içine alan bir film şeridi haline gelir de, farkına bile varamayız. Hususiyle yalnız kalınca,
bilhassa gençlerde ve hele bu sûretler, nefsâniliğe bakan, bedeni tesir altına alan suretler olursa…
Evet, insan onu alır ve hayâlinde maceralı bir film haline getirir. Halbuki şeytana ait olan, o
ilk sahnedir. Öyleyse, o ilk oltaya sahip çıkmamak, takılmamak ve onu işlettirmemek gerekir ki, şeytan da bizi
işletmesin ve işlete işlete hayâllerimizi gerçeğe dönüştürmesin; dönüştürmesin ki, biz de neticede o bir karelik
görüntünün kurbanı olmayalım.

8. Hassas ve asabî ruhlar, şeytanın vesvesesine önem verip vehme kapılmamalıdırlar:

Vesvese, hassas ve asabî ruhlarda daha da zararlı bir hastalık ve meleke haline gelir. Böyle birisi, vesvese geldiğinde,
zararlı olacağı endişesiyle telaşa ve vehme kapılır; sonra da bunu kalben, fikren ve im’an-ı nazarla büyütüp,
kendine mal eder. Derken onu huy haline getirir ve onunla bütünleşir. Bu ise, şeytan karşısında ye’se düşüp,
tam zarara uğramanın ifâdesidir. Bu hale ma’ruz kalmış biri, ümitsiz bir şekilde Artık ben mahvoldum deyip,
mağlûbiyeti kabûl eder ve böylece önce merkezi şeytanın salvolarına açık hale getirir, sonra da onu terk eder.
Bir kumandan düşünün; ilerde sağ tarafta bir kaç madenî parlama görerek, düşman o taraftan saldırıya geçecek
vehmine kapılır ve ordusunun sağ kanadını boşaltıp o tarafa sürer; sol tarafındaki dağlarda da ağaç yapraklarının
kıpırdanmalarından, düşmanın saklandığı ve hücum edeceği düşüncesine kapılarak, ordusunun sol kanadını da oraya
sevk eder. Neticede merkez, hasmın taarruz ve imha etmesine açık ve hazır hale gelmiş olur. Esasen bu,
taktik bilememenin ve düşmanı tanımamanın ifâdesidir. Görüyorsunuz ki, şeytanın yaptığının vesvese adına bir kibrit
çöpü kadar önemi yokken, insan onu azmanlaştırıyor, azgınlaştırıyor ve kendi başına salıyor. Evet, dikkat edelim,
onu hayalimizde ve düşüncemizde büyütmeyelim…

rana
9. Vesvesenin manyetik alanından ibâdet ile uzaklaşmalı ve psikolojik te’sirinden çıkılmalıdır..!

Vesveseye karşı sizi vesvesenin manyetik alanından kurtaracak davranışlarda bulunun. Hadiste de ifâde edildiği gibi,
böyle bir şey arız olduğunda, söz gelimi gadaplandığınızda, ayakta iseniz oturun, oturuyorsanız uzanın veya kalkıp
abdest alarak iki rekat namaz kılın ve iç dünyânızda değişiklik yapın; ayrıca o sisi dağıtacak daha başka meşrû bir kısım
davranışlarda bulunun!.. İrâdenizi devreye sokarak, psikolojinize te’sir edebilecek, elinizde olmadan içine düştüğünüz
hava boşluğundan sizi çıkaracak veya tutulduğunuz elektrik akımından sizi çekip alacak küçük de olsa bir vesile arayın.! Efendimiz (sav), bir sefer dönüşü -bir defaya mahsus olmak üzere-yorgunluktan uyanamayıp sabah namazı kazaya
kalınca, "Burayı derhal terkedin; şeytan burada hâkimiyet ve saltanat kurmuş” buyurmuşlardı.
Evet, her zaman şeytanın manyetik alanına karşı dikkatli olunmalı ve bilmeyerek içine girilmişse, çarçabuk oradan
uzaklaşılmalıdır. Gaflet ve dikkatsizlik, şeytan ve şeytanî şeylere birer hüsn-ü istikbalse, evrad u ezkâr, Allah’ı ilan ve O’nunla irtibatlanma, bütün şer kuvvetlere karşı bir müdafaa, hattâ bir taarruzdur.
Meselâ, Efendimiz (sav) bir yerde, şeytanın ezan sesinden nasıl kaçtığını anlatır. Demek ki, onun ezana
ve ezanın ihtiva ettiği manâlara tahammülü yok. Öyle ise, şeytan vesveselerle taarruza geçtikce, biz de
Allah ve Rasûlü’yle irtibatımızı kuvvetlendirmeli ve hep lâhûtî hâtıralara dalmalıyız. Efendimiz (sav)’in
Mi’rac yolculuğunu hatırlamanın vesveseyi, hususiyle namazda akla gelenleri, hattâ esnemeyi bıçak gibi kestiği ve
keseceği söylenebilir. Keza bir yerde sol tarafınıza atacağınız üç tükürük, bir de bakarsınız onun geldiği sisli perdeyi
yırtıverir. Şeytanın harama teşvik adına gelen vesveselerine karşı bazan yumruğu sıkıp meydan okuma, bazan da hafife
alma manâsına tebessüm edip geçme, onun manyetik alanına karşı gerilimde bulunma ifadesidir.
Bir genç arkadaşımıza şöyle dediğimi hatırlıyorum:
"Şeytan, karşına çıkıp da bir harama bakmanı istediğinde şöyle düşün: Bakmakla elime ne geçecek?
Bakacaksın, o boş… Daha ileri götürsen, yine boş… Kaldı ki, imanının sana vereceği pişmanlık ve ızdırap da var.
Sonu böylesine boş, ızdıraplı ve karanlık olacak bir bakışın ne manâsı olabilir ki!” Esasen,
insan kendini böyle ikna ederken, o haram manzara da çoktan kaybolup gitmiş olur.
Akla gelen her vesvese, her süslü manzara, gelecekte elde edilecek daha mükemmellerini düşünmekle izale olabilir.
Kur’ân’ın pek çok yerinde, dünyâ hayatının bir oyun ve eğlenceden ibâret bulunduğu ve gerçek hayatın Ahiret hayatı, yaşanacak gerçek yurdun da ahiret yurdu olduğu ifade edilir (A.İmran, 3/185; Ankebut, 29/64).
Vesvese, sana ıspanak ve tere otunu mu teklif ediyor; ama Allah (cc) diyor ki, orada peş peşe koparılmaya hazır
meyveler var. (Hâkka, 69/23) Hem, dünyadaki gibi hazımsızlık, karın ağrısı ve defekasyon lüzumu da duymayacaksın. Buradaki haramlara nazar noktasından gelen vesveseye de aynı şekilde mukabele edilebilir. Ama biz, dünyânın bütün
güzelliklerine karşı "İsteyene ver Sen anı, bana Seni gerek Seni” diyeceğiz. Yaz aylarının kavurucu sıcağını bahane
ederek, şeytan sizi hizmetten ve irşad gayesiyle etrafa gidip gelmekten alıkoymak ve
başkalarına yaptığı gibi sizi de deniz kıyılarına veya gölgesi serin mesire yerlerine çekmek mi istiyor? Ona Cehennem
ateşinin çok daha sıcak olduğunu hatırlatıverin. Öyle zannediyorum ki, kalbinize atmak istediği bu vesvese,
kendi gırtlağına tıkanıp kalacaktır.
Hem "Allah Rasülü (sav) ve O’nun sâdık yaranı ve arkadan gelen salihler bizi bekleyip dururken, benim şurada burada
avare ve bana yakışmayan bir vaziyette dolaşmam hiç doğru olur mu?” diyerek, bu mevzûda şeytanın telkin etmek
istediği gaflet ve rehavet vesvesesini izale etmek mümkün olur kanaatindeyim.

rana
10. Abdest ve namazda eksik mi yaptım? şeklindeki vesveselere de önem verilmemelidir.

Abdest ve namazda yanlış ve kusurum oldu mu acaba? şeklinde gelen vesveselere de aldırış etmemek gerekir.
Böyle bir vesvese ilk defa vuku buluyorsa, o abdest veya namaz tekrar edilebilir. Ama mükerreren oluyorsa,
sözgelimi bir abdest uzvunu yıkayıp yıkamadığından devamlı şüpheye düşen birisi, o zaman hiç vesveseye meydan
vermeden, o uzvunu yıkadığını kabûl ederek namaza durmalıdır. Ve yine namazı kaç rekat kıldığı
mevzuunda vesveseye mübtelâ olmuşsa, namazının tamam olduğu kanaatıyla hareket etmelidir.
Vesvesenin ilka ettiği şeyin üzerine üzerine gidilmelidir. Vesvesenin üzerinde durmak değil, aksine,
tam tersi istikamette yürümek lâzımdır. Hiç kâle almadan, önem vermeden, yapılan yanlış bile olsa,
Mezheplerimizden birine uyar deyip geçmek maslahata binaen daha muvafık olur kanaatindeyim.
Gâye, şeytanın canına okuyup vesveseyi def’etmektir.

TÖVBEKARIM
Allah senden razı olsun ,su yeni girdigim güzel alemde kafama takilan sorulari tek tek silip attin bu paylasiminla ,ALLAH senden tekrar tekrar razı olsun din kardesim….

Zeineb
Allah razı olsun bacım paylaştığın bu güzel bilgi için.
Linki atan VanLi arkadaşımdan da Allah razı olsun.

sevgiii
Allah razı olsun rana kardeş.birde namaz ve abdestte gelen sıkışma ve yellenme için birşeyler yazsaydın benim sorunumda o.biryerde sesini duymadığın kokusunu almadığından sorumlu değilsin diyordu.

Kayıtsız Üye
Takıldıgım koularda sureklı yazılarınızı okuyorum .ALLAH razı olsun hepinizden..MEVLAM TÜM sıkıntıda olanları kurtarsın insAllah..

———

Paylasim için Allah razı olsun vesvese çok ugrasti benimle bende istemeden buyuttum. Ama simdi insAllah Rabbimin izniyle seytanla savasicam! Ve onu takmicam!

Kayıtsız Üye
Gusül abdestinden sonra çok vesvese yapıyorum yardımcı olun lütfen eğer gusül niyeti ile gusül abdesti alırsam Allah kabul eder mi

arifselim
Gusül için gerekli şeyleri yaptıktan sonra asla dönüp arkana bakma yani vesvese yapma ve şeytanı sevindirme. Tabiki gusül niyeti ile gusül aldığında gusül almış olursun.

Esma
1. Namazı vesveseden dolayı bırakıp yeniden abdest almak gunah mı ?
2. Bide namazda sanki yellenme hissi oluyordu sonra fark erdim ki o hiss artık yok . O hiss yoksa yellendim mi diye düşündüm ama bir şey hissettiğimi hatırlamıyorum . Namazı oyle kılmak doğru mu?

İslam
sitede osuruklarla ilgili bin tane konu var

Başlanan Namazı bırakmak ise haramdır

Kayıtsız Üye
Amin mümin kardeşim birbirimize dualarımız eksik olmasın hak yolunda bir bütün olup şeytanı ve getirdiği küçük ve işe yaramaz vesveseleri ezip geçelim inşAllah
———-
Fıkıhda varmış diye biliyorum bir kişi SÜREKLİ abdest alırken kuru yer kaldımı diye şüpheye dğşüyorsa o kişinin abdesti kabul sayılıyormuş. Tekrar tekrar o vesveseye uyup yıkamamalıymış.

Kayıtsız Üye
selamun aleykum benim vesvesem kusma ile ilgili. Mide bulantisindan ve kusmadan duramiyorum geçiyor yine basliyor. Kusmayi, umutsuzlugu dusunmeden duramiyorum. Belki diyeceksiniz ki namaz kil bos durma. Elimden geldiginde bos durmamaya calisiyorum. Toparlaniyorum hop bir istifra yeniden basa sariyor. Ödevlerini derslerini yaparken bile aklimda. Uykularimdan uyandiriyor. Bu düşünceleri kafamdan atamiyorum ve yemek yeme olayi da bitiyor maalesef. İmanimda sorun olduğunu düşünmeye başladım Allah’tan ümidimi kesmiyorum ama ayda bir kere serum yiyorum her gün de bir kere kusuyorum en az. Kafamdaki düşünceler beni mahvediyor.

Kayıtsız Üye
Yemek yapmak sözü. Biri mesela yemek yapalım çorba YAPALIM/HAZIRLAYALIM dediğinde. PATATES, ET, TAVUK, ÇOCUĞUN SÜTÜNÜ YAP YADA HAZIRLA GİBİ…. Diyince aklıma hep şirk geliyor.
1. Bu vesvesemidir? Her ne kadar bu pişirme anlamında diye düşünsemde ben şirki düşündüğüm için korkuyorum.

2. Ve böyle düşünerek hala tavuk yapalım gibi sözler desem günahmıdır?
3. Ve birisi böyle konuşuyorsa mesela tavuk yapayımmı bende cevap olarak tavuk pişir desem günaha girermiyim?
4. Veya unutarak evet desiysem günahmıdır?
5.Ve sonradan farkında olduğum zaman tövbemi etmeliyim?

Buarada vesvese sorularını yayınlamıyorsunuz diye bir şey hatırlıyorum ama bunu yayınlarmısınız cesveseyse birdaha takmamaya çalışacağım.

Hasret75
Selam aleyküm hocam. Hocam ben tuvalete girerken bazen af edersiniz büyük abdest yaparken, tuvalet suyu sicriyor bazen arka tarafa doğru. Şimdi ben sildim kağıtla sonra elimden geldiği kader arkaya doğru yıkadım. İnsan düşünüyor acaba kuru yer kaldimi diye, sonuçta elimizi uzata bileceğimis kader uzatiriz.
Birde hocam hani sıçarken o su tuvaletin kenarına değdi mi tam bilmeyiz ve önden arkaya doğru yikerken illaki insanın elleri değiyor oraya ve düşünüyor şimdi ben pisliği vücuduma mi dağıttım. Bazen kalkınça büyük abdest lekesi görüyoruz tuvaletin kenarında çünkü taharatlendikten sonra ve önden arkaya doğru yikerken o vücuduma acaba degdi mi. Yani kendimi silince hiç bir şey görünmüyor.
(Bazen önceden tuvaletin üstünde su sicriyor yikerken eğer tuvaletin suyu da sıçramışsa hangisi su ve hangisi tuvaletin suyu ve necis, nasıl anlar ve bu durumda napmak gerekir? )

Bana halam diyor ki eğer sicrasa, elinden kaldığı kader sil ve elinin yetişe bileceği kader yıka sonra istersen biraz egir arka taraftan su dök kalk.
Sonuçta oturup banyoda yapamazsın her seferinde . Birde yani küçük bir necaset kaldıysa af olunmuştur Allah tarafından. Önemli olan niyettir ve Allah insanın kalbini bilir. Eğer böyle yaparsan ancak vesveseden kurtulursun diyor. Oda benim gibi vesveselik yapardı eskiden.
Hocam Allah sizden razı olsun 😊

arifselim
Aleykum selam. Halanın sözünü dinlersen yeterli olur bu konuda. Takıntı etmeden dikkatlice sıçramalara dikkat edildi mi yeterlidir. Dikkatli olduktan sonra bilmeden bir şey meydana gelirse işte o zaman Allah affedicidir.

Kayıtsız Üye
Namazda vesvese ile mücadele etmek.
Vesvese ile mücadele etmek aslında çok kolay.
Namazı çok ciddiye almak
Namazda Allah’a tam teslim olmak,
Namazı gönülden severek kılmak,
Namazın önemi farzını ve bizi kurtaracağı hesap gününü düşünerek kılmak.
Nefsimize zor gelen namazı, nefsimize namaz kılma cezası olarak daha çok namaz kılmak.
Geçmişteki kılamadığımız namazları hesaplayıp, Nefsimize bunun hesabını sormak.

Nefsimiz çok tembeldir, günah işlemeyi sevipte, Allahın emir ve yasaklarına karşı bu denle tenbel olmasının cezasını tam teslimatla Allah’a yönelmek nefsimizi küçültecektir.
Nefsimiz ile her an terbiye halinde olmak,onun isteklerinin tam tersini yapmak Nefsimize ceza vermek bizim için daha iyi olacaktır.
Ben cehenneme gitmek istemiyorum diyenler nefsiyle her dakika hesap halinde olmalıdır.
Bu beden bizimdir.nasıl olurda nefsine uyup şeytana uyup kendini heba edersin.
bu kabullenemez nefsimize kök söktürmeliyiz vesvese veren şeytanı tam ezmeliyiz.
bunları yapabilmek için Günlük KUR-AN-I kerimi okumak Zikir çekmek,Bol bol tövbe etmek,gözleri haramdan tamamen çevirmek ve namazı kılmaktan ibarettir.
Ben her abdest’ten sonra Allah rızası için 4 rekat namaz kılarım,2 rekatta şükür namazı ve bunu her namazdan sonra da yaparım, aksatmam Allah rızası için kılınan namaz ne kadar çok olursa bizim için iyidir. ve bunu sürekli yapanlar karşılığını fazlasıyla görecekler.

Kayıtsız Üye
hocam selamun aleyküm. ben de vesveseliyim maalesef . geçen gün duştan çıktım ve burnum akıyordu o sırada tişörtümü giyerken burnuma değdi affedersiniz sümük bulaştı ama ben yinede giydim. tişörtün neresine denk geldiğini de tam olarak bilmiyorum şimdi vücudumda bir yerde sümük oldu ve kuruyacak alacağım gusüllere engel olacak düşüncesi aklımdan çıkmıyor nasıl bir çözüm öneririsiniz hocam Allah razı olsun

sedatt
Aleykümüsselam. saçmaladığından emin olabilirsin. rahat ol içindeki bütün sümüğü vücuduna sürsen gusle engel olmaz. Şeytana yenik düşme Müslümana yakışmaz.

Kayıtsız Üye
Selam ın aleyküm hocam bn çok kötüyüm hp eşim beni aldatıyor düşüncesiyle yaşıyorum hareketlerinde farklılık görsem hemen aldatıyor diye aklıma geliyor ve bu düşünce beni yiyip bitiriyor dualar ediyorum neyapcam bilmiyorum.

Atkiz
Selamün aleyküm hocam.

İslak mendilden sonra ellerimi yıkamam yıkamamak.
Arkadaşım 1 yaşındaki oğlu altına küçük abdest yapdiktan sonra çocuğun altını islak mendil ile sildikten sonra ellerini yikamiyor. Oysa islak mendil ile silerken insanin elleri vücüdda değe biliyor. Islak mendile kullandıktan sonra ellerimi yıkamam akinti ne kader doğru dır o islak mendilin içinden ellere necis gelmez mi ve ya ıslak mendil ile silerken eller vücüdda değse?

Yuvada çocukların 1-6 yas da su ile taharatlanmalari mümkün olmiyor çünkü yurt dışında bunu kullanmıyorlar ve bu konuda yardım etmiyorlar çocuklar büyük olsa kendileri bir şekilde bunu hala ederler. Hocam benim soracağım şey budur çocuklar 3 yaşından 6 yaşına kader Yahudi kendileri kuru kağıt ile siliyor vücudu ve sadece büyük abdest bozunca büyükler kuru kağıt ile silmekle yardımcı oluyorlar.
Şimdi biz müslüman anne ve babalar her gün çocuklarımızın bu sebebten elbiselerini, iç çamaşırlarini yikamak mecburiyetinde miyiz ve hergün çocuklar banyo almak sorunda mi. Bunlar gerçekten biraz zor oluyor hele hele her gün değiştirmemiz lazım gelirse ve çocuklarımızın da her gün yikanmalari sağlıklı değil. ( yuvada çok sayıda çocuk var ve biz taharstlansinlad istesek bile uygulamiyacaklar, ben kendim bu meslekte çalışıyorum o yüzden az çok biliyorum).

Hocam bana bir tanıdık eğer çok iyi bir ilmihal kitabi okuyacaksın Ömer nasuhi büyük islam ilmihali tavsiye ederim. Sizlerin tavsiyeniz ne bu kitap dışında 😊
Allah sizden razı olsun

Sari91
Beki Reva hanım eğer tuvalette küçük abdest bozduktan sonra 10 dakika beklemeye rağmen yani son damlasini çıkmasınıni beklemeye rağmen su ile taharatlaninca sürekli idrar kaçırıyor gibi hiç gelse 2 defa yikadiktan sonra aynisi hiş gelse aldırış etmemen doğru midir ya gerçekten idrar ise o ama öte yandan eğer o idrar hissi devami geliyorsa insan nasıl kolturur aldırış etse öte yandan da ya gerçekten idrar ise diye süpheye düsüyorum insan. Ayni durum güzülüyorum abdesti alirken veya banyo yapılacağı zaman meydana gelebiliyor.

Insan banyo da ya idrar kaçırdiysam. Şimdi düşün basi tuvaletin yerleri hepsile pis oldu çünkü yıkanırken tüylerimi alirken duşu yere bırakıyorum ve ya gerçekten idrar kaçırırsam ve o düşen başına borusuna tuvaletin yerine duyarınca su ile sıçramışsa diye süpheye düsüyorum.
Reva hanım ben bu arada psykologdan yardım aliyorum ama sizden bu konuda yardım istiyorum yani nasıl kulturabilirimel diye. Psykolog idrar kaçırınca pis diyor çünkü o müslüman değil o yüzden tam anlamıyor herşeyi.
Allah sizden razı olsun

Hoca
< aldırış etmemen doğru midir >
Bütün idrar en faz 3 dk içinde tamamen boşalır sizinki temizlik yapma değildir sadece VESVESE

Banyoya idrar yapmak mekruhtur vesveseye ve cin musallatına sebep olur. Yapmayınız

Sari91
Kesinlikle banyo da idrar gibi yapma bir niyetim yok ama böyle his ediyorum sürekli artık vesvesemi gerçek mi bilemedim. Banyo yapmadan önce istibra yapıyorum yani 10 dakika bekliyorum sonra son defa küçük abdest bozuyorum iyice. Ama yinede banyoda yikangigim zaman sürekli idrar akmış gibi oluyor. Yani insan delirecek gibi.
Hocam ben sizi böyle aniliyorum benm ki vesvesedir böyle bir his gelince aldırış etmeden kendimi bir ve ya iki defa yikadiktan sonra kendimi kurutup kalkmam lazım yani idrar olsa bile ama emin olmadığımim için yani vesveseli olduğumu için idrar gelmiş olsa bile Allah bunu af eder çünkü bilerek yaptığımız bir şey değil.
Birde hocam ben bazen istibra yapacağım diye bazen tam 20 dakika bekliyorum küçük abdest belki tam boşalmadi diye. Kocam diyor en fazla 5 ve ya 10 dakika bekle. Kocam bende 20 dakika ve ya 1 saat beklesem sürekli idrar yapabilirim bu normal idrarın tamamen yok edemezsin vücüdda saatlerce beklesen bile. Sen sadece en fazla 10 dakika bekle.
Birde vücudu yikerken vücudun bir tarafina değen su aynı su o vücüddan daha yeni yikadigimi bituvaletin yere değse su pis olur diye korkuyorum çünkü ya sidık karismissa suya. Birde devamlı yikiyorum çünkü gözümle her yerin yıkandığına kanaat getirmiyorum.
Bu durumda tavsiyeniz ne ve ?

Kayıtsız Üye
Arkadaşlar.
Namazı en içten ve tam bağlılıkla kılarsak emin olun ne vesvese ne huzursuzluk duyarız.
Şüphe kuruntuları,sıkılma,daralma,panik,korku,
psikolojik bozukluğu,tedirginlik,öz güven kaybı.vb.durumlardır.
Bundan kurtulmak huzura kavuşmak..
Sadece ilimle ve inançla mümkündür.
Dünya sınav yeridir
Her şey sınavdır.Yerdeki ve gökteki her şeyi rabbim denetler izni olmadan da hiç bir şey hareket dahi edemez.
Sadece ALAHTAN KORKMAK ONU TANIMAK SEVMEK GÜVENMEK TAM ANLAMIYLA SIĞINMAKLA KALP HUZURA ERER.
Şeytan,cin her şey.
ALLAH İZİN VERMEDEN İNSANA YAKLAŞAMAZ.
Burada bizim görevimiz tam bağlılıkla namaz kılmak ve ALLAHA GÜVENİP BOL BOL DUA ETMEKLE güvende oluruz.oku oku oku HER SORUNUN CVP.KURANI KERİMDE VAR ZATEN.

Kayıtsız Üye
Merhaba benim sorunum

Mesela yemek yediğimde şu yemeği yersem şu olur bu olur diye şüpheye giriyorum otururken şu içerken içersen şu kişiye zarar gelir diye içimdeki ses beni engelliyor ve suyu içmiyorum her ne düşünsem yazıyorum unutmamak için unutsam kendimi yiyip bitiriyorum her olayda kendimi suçlu yorum benim yüzümden mi diye ne yapmalıyım

ACİLSERVİS
Bir doktora gidip tedavi olabilirsin. Faydasını görebilirsin.

Kayıtsız Üye
Allah razı olsun. ne olur bir de temizlik takıntılarına yer verin. elimi yıkadım mı, üstüm başım çöpe değdi mi, çöpe bir şey atarken elim çöpe değdi mi, ya hastalık bulaşırsa gibi ne olur çok zor durumdayım:(

Kayıtsız Üye
Geçmiş olsun efendim. Ben de de bu takıntı vardı. Psikiyatriste gittim(psikolok değil dikkat edin) haplar verdi kullandım yardımcı oluyor. Buna obsesif kompülsif bozukluk yani Türkçesi takıntı hastalığı. Ben banyoya girerdim banyom 1.5 saat kadar sürerdi bakın gusül demiyorum düz duş. İşte elim duvara deydiyse duşluğun hortumu yere deydiyse bana deydiyse pislendiysem gibi sürekli değdiğini düşündüğüm yeri 5-6 kere yıkardım belki bazen 10 olurdu çünkü sürekli hortum değmediyse elim duşa kabine mi değdi acaba diye. Tabi ben böyle doğmadım ortaokul lise üniversite çaplarında aklıma bile gelmezdi bu tür şeyler. Girer duşa 8-9 dk da çıkardım. Sonra hayatta yüksek lisansla ilgili bazı zorluklarım be stresim oldu ve bu tetiklendi. Doktorumun dediği bu şimdi olmasa bile belki 40 ya da 60 yaşında ortaya çıkardı dedi. Gelelim bu sorunu nasıl çözdüğüme şimdi duşlarımı aynı hasta olmadan önce ki gibi alıyorum tamamen iyileştim. Bakın öncelikle bunun bir hastalık olduğunu kabul edeceksiniz ve psikiyatrist (psikolog değil dikkat edin psikologlar doktor değiller unutmayın hap yazamazlar) desteği alacaksınız. Peki hapı alınca şıp diye çözüldü mü tabi ki hayır ben zaman içinde bunu yenmenin yolunu buldum. Şöyle çözümü. Bu köpek kedi örümcek korkusuna benziyor. Korku oluşmuş oluyor insan beyninde. Korktuğunuz için elinizi on kere yıkıyorsunuz peki neden korkuyorsunuz bu korkunuz bende de olduğu gibi kirlilik mikrop korkusu. Elinizin bir yerden kirlendiğini mi düşünüyorsunuz beyniniz eyvah diyor korkudan ölüyorsunuz ve yıkayınca rahatladığınızı sanıyorsunuz kurtulduğunuzu halbu ki bataklığa daha da çok batıyorsunuz gelecek sefer duşa girdiğinizde korkunuz daha da büyümüş olarak karşınıza çıkıyor. Yapacağınız şey öncelikle bunun aynı köpekten böcekten korkmak gibi olduğunu düşüneceksiniz ve korkmayacaksınız size beyniniz yıka da kurtul dese bile yıkamayacaksınız en fazla ölürüm diceksiniz peki yıkamayınca ölürmüsünüz eliniz kirli kalsa ölürmüsünüz tabi ki ölmezsiniz o zaman sizi öldüremeyecek olan şeyden korkmayacak ve yıkamayacaksınız sakın ha sakın direnin biliyorum çok zor direnmesi ama direndikçe bir iki sefer sonra azaldığını göreceksiniz. Bu sefer başka bir yerden patlak verecek ben de oldu o zaman orada da aynı yöntemi uygulayacaksınız ya 10-11-12 yaşlarında ne kirlerin içine giriyorduk da elimizi yıkamdan ekmek tutup yiyorduk diceksiniz ve mikrop yA da kirlenme korkunuzu yeneceksiniz. VAllahi de yeniliyor billahi de yeniliyor. Ben yendim şükür siz de yenersiniz yüce Allah’ımın c.c. İzni ile. Haplar da bu süreçte yardımcı olur. Bana bunları hiç kimse söylemedi nasıl savaşılır nasıl yenilir bilmiyordum yüce Allah’ımın c.c. İzni ile kendim buldum baktım yıkamayınca 1 oluyor 2öoluyor 3 oluyor a bir bakmışsınız aklınıza bile gelmiyor. Uçup gitmiş. Nasıl bir ferahlamadır anlatamam. Ama şakın psikiyatristin verdiği hapları ihmal etmeyin sürekli kullanın uzun bir süreç. Ben bunları diyorum size bizzat yaşamış biri olarak ama biliyorum ki siz buna inanamayacaksınız uygulamada çok zorlanacaksınız. Diceksiniz ki karşıma bir ordu düşman gelse onlarla daha mücadele etmesi daha kolay diye düşüneceksiniz. Ama yılmayın geçiyor yüce Allah’ım c.c. Size ve sizin gibi olanlara acil şifa versin inşAllah ve hiç kimseye de bu hastalığı musallat etmesin inşAllah amin.

Kayıtsız Üye
Aklıma içinden çıkamadığım sorular geliyor Allahin varlığı dünyanın neden adaletli olmadığı kötülük olmak zorunda ise kötülüğü Allah neden veriyor gibisinden sorular geliyor önceden hiç böyle değildim imanım çok kuvvetliydi.şimdi ise sürekli aklıma sorular geliyor cevaplamadigim zaman da şüpheye düşüyorum. Napmaliyim çıkmazdayım resmen kafayı yicek dereceye geliyorum.kalbim sıkışıyor. Ruhum daralıyor. Şeytandan geldiğini biliyorum ama gene de tatmin olamıyorum lütfen bana yardım ederseniz çok memnun olurum.

vesveseden kurtulmak, vesveseden kurtulmak için, vesveseden kurtulma