Anasayfa
8 Mayıs 2021, 1:36
Ali
Yönetici

Tecvîd (Tecvid, Kur’an-ı Kerîm’in okunuşuyla ilgili bir bilim)

Tecvîd (Tecvid, Kur’an-ı Kerîm’in okunuşuyla ilgili bir bilim)

Hoca
TECVÎD

Sözlükte; bir şeyi süslemek, güzel ve hoşça yapmak anlamlarına gelen, ıstılahta ise; kuvvet, zayıflık, şiddet, yumuşaklık, sadelik vb. bakımlarından çıkış yerlerine göre, her bir harfin hakkını vererek telaffuz etmek anlamını ifade eden Arapça "C-V-D" kökünden "tef’îl" ölçüsünde bir mastar.

Tecvîd’in birbirine yakın pek çok tarifi yapılmıştır. Bu tariflerden anlaşıldığına göre tevcîd, bilim olarak harfleri incelemektedir. Tecvid, Kur’an-ı Kerîm’in okunuşuyla ilgili bir bilim olunca, onun ilgi alanı Kur’an’dır; yani Kur’an’ın kelimeleri ve bu kelimeleri oluşturan harflerdir. Kur’an harflerinin durumunu söz konusu eden Tecvid, Kur’an-ı Kerîm’i hatasız okumayı öğreten bir ilimdir. Buna göre tecvîdin gayesi, ilahî kelâmın okunuşunda, dili her türlü hatadan korumaktır.

Tecvîd ilmini bir çok âlim, Kıraat ilminin bir parçası olarak değerlendirmişlerdir. Fakat tecvîd, Kur’an’ın Allah ve Resulunun isteğine göre okunması konusunda önemli bir rol üstlendiği için, ayrı bir bilim dalı olarak sayılması gerekli görülmüştür. Çünkü Kıraat ilminin konusu Kur’an-ı Kerim’in kelimeleri, tecvîdinki ise, onun harfleridir.

Tecvdin gayesi, Yüce Allah’ın "Kur’an’ı açık açık, tane tane oku" (el-Müzemmil, 73/4) buyruğunu gerçekleştirmektir. Buna göre Kur’an-ı Kerim, ağır ağır, harflerini belli ede ede, öyle ki, dinleyenlerin adeta harflerini sayabileceği şekilde okunmalıdır. Bu ayette Kur’an’ın güzel, ahenkli ve tane tane okunması, telaffuzu ve harflerin çıkış yerlerine uygun bir şekilde tilavet edilmesine dikkat çekilmektedir.

Kur’an, Allah sözü olduğu için, indiği şekilde korunması ve böylece okunması gerekmektedir. Âilimlerin belirttiğine göre bu ayette Allah, Peygamberine Kur’an’ı tecvîd ile okumayı emretmiştir. Dolayısıyla bu emir, bütün Müslümanlar için de geçerlidir. Zemahşeri, ayetteki "tertîlen" mastarının emrin vücûbunu te’kid etmek ve Kur’an okuyan kimseye tecvîdin muhakkak gerekli olduğunu göstermek için geldiğini belirtmiştir (Zemahşerî, Keşşaf, III, 281).

Okudunuz mu?  Kurandaki durak işaretlerinin ne manaya geldiğini biliyor musunuz?

Kur’an-ı Kerim Allah katından lafız ve manasıyla birlikte inmiş olduğu için, Kur’an bütünlüğünü oluşturan lafız ve mana örgüsüne önem vermek gerekmektedir. Kur’an-ı Kerim’in arapça olması onun bu dilin özelliklerine göre okunmasını da gerekli kılmaktadır. Kur’an’ın belirli kurallara göre okunması gerektiğine göre, bu kuralların bir çeşit toplamı demek olan tecvîd de, Kur’an tilâvetinin ayrılmaz parçası durumundadır.

Hz. Peygamber, Kur’an’ın tecvîdle okunmasına büyük önem vermiş ve böyle okuyanları da takdirle karşılayarak bu kimselere iltifatta bulunmuştur. Meselâ, Kur’an’ı güzel okuma konusunda ün yapmış bir sahabe olan İbn Mes’ud için; "Kim Kur’an’ı ilk indiği şekilde okumayı severse, İbn Mes’ud’un kıraatini okusun" (İbn Mâce, Mukaddime, 11, I, 49, no: 138). buyurmuşlardır. Hz. Peygamber, tecvîdle okumayı emrederken, tecvîde uyulmadan okumayı da yasaklamıştır. Nitekim bu konuda; "Nice Kur’an okuyanlar vardır ki, Kur’an onlara lânet eder" (Muhammed Mekkî, Nihâyetü’l-Kavli’l-Müfîd, 8) demişlerdir.

İbn Mes’ud’un "Kur’an’ı tecvîd ile okuyun, güzel seslerle onu süsleyin ve Arapça kurallara uygun olarak okuyun" (İbnü’l-Cezerî, en-Neşr fî Kıraati’l-Aşr, I, 210) şeklindeki sözleri de tecvîde uyma konusunda Sahabenin titizliğini göstermesi açısından önemlidir. Özetle söylenecek olursa; tecvîdin konusu, Kur’an kelimelerini oluşturan harfler; gayesi de, Kur’an-ı Kerîm’i hatasız ve güzel bir şekilde okumaktır. (Bu konuda daha geniş bilgi için bkz. İsmail Karaçam, Kur’an-ı Kerim ‘in Faziletleri ve Okunma Kaideleri, 173-185).

Okudunuz mu?  Sekte ( السكت ) Sektenin Tarifi ve Sekte örnekleri

Erdoğan PAZARBAŞI


Cevap: Tecvîd

Hoca
Tecvidsiz Kur’an, Tuzsuz yemek gibidir
Allah (cc) razı olsun.


Yanıt: Tecvîd (Tecvid, Kur’an-ı Kerîm’in okunuşuyla ilgili bir bilim)

imam
tecvîdin gayesi, ilahî kelâmın okunuşunda, dili her türlü hatadan korumaktır


Yanıt: Tecvîd (Tecvid, Kur’an-ı Kerîm’in okunuşuyla ilgili bir bilim)

Muhammed
Tecvid Nedir?

Kıraat ilmi içinde yer alan Tecvid, Kur’an okuma usulü ve ilmidir.


Candle
TECVÎD
"Tecvîd sıfatları yönünden harflerin hakkını ve müstehakkını vermektir.” Tanımda geçen "hakkını” kelimesinden maksat harfleri cehr hems şiddet rihvet gibi sıfat-ı lâzımelerine uygun okumak "müstehak” kelimesinden maksat ise harfleri lîn kalkale vb. sıfat-ı ârızelerine uygun güzel bir şekilde ne eksik ne fazla okumak demektir. Tecvîdin konusu Kur’ân harfleridir. Tecvîdin gâyesi Kur’ân kelimelerini Hz. Peygamber’den (s.a.s) alındığı şekliyle muhâfaza etmek ve Kur’ân tilâvetinde hatâ yapılmasını önlemektir. Tecvîd ilim olarak farz-ı kifâye uygulama olarak Kur’ân okuyan kişilere farz-ı ayndır.
Mahrecin Tanımı: Mahrec tecvîd kavramı olarak harfin çıkış yeri anlamında kullanılmaktadır. Mahreç hakîkî ve takdîrî olarak ikiye ayrılır.
1. Hakîkî Mahrec: Harf bir mahrece temas ederek çıkıyorsa o yere "hakîkî mahrec” denir. Yirmi sekiz harfin tamamının da çıkış yeri olan boğaz dil ve dudak hakîkî mahrec bölgeleridir.
2. Takdîrî Mahrec: Harf herhangi bir mahrece temas etmeden çıkıyorsa buna "takdîrî mahrec” denir.Takdîrî mahrec bölgelerini aşağıdaki şekilde sınıflandırabiliriz:
a) Geniz ihfâ hâlinde veya ğunneli idğâm hâlinde olan sâkin م ve ن harflerine ait ğunnenin mahrecidir.
b) Ağız ve boğaz boşluğu: Med harfleri olan ا، و، ي çıkar.
Lahn-ı Celî: Harflerin sıfat-ı lâzilemelerine riâyet etmemek. Hükmü haramdır.
Lahn-ı Hafî: Harflerin sıfat-ı ârizelerinde olan hatâlardır. Hükmü vâciptir.

Okudunuz mu?  Arapça Harflerin çıkış Yerleri Ve Okunuşları.. Harflerin mahreçleri (çıkış yerleri)

HARFLERİN SIFATLARI
Sıfat harfin mahrecinden telaffuzu esnasında aldığı keyfiyete denir.
Zıddı Bulunan Sıfatlar: Cehr-Hems Şiddet-Rihvet İstila-İstifal İtbak-İnfitâh İsmat-İzlak.
Zıddı Bulunmayan Sıfatlar: İstitâle İnhirâf Kalkale Lîn Safir Tefeşşî Tekrîr.

HARFLERİN UZATILMASI (MED)

Med harflerinden biriyle sesin uzatılmasına med denir.Kendisinden önceki harfin sesini uzatan harfe "med harfi” denir. Med harfleri üç tanedir; ا، و، ي
Med Sebepleri:
Hemze: Boğazın en dibindeki hakîkî mahreçten çıkar ve أ şeklinde yazılır.
Hemze-i Katı’: Yazıda ve okunuşta bulunan dolayısıyla da med sebebi olan hemzedir.
Hemze-i Vasıl: Vasıl hâlinde okunmayan dolayısıyla da med sebebi de olamayan hemzedir.
Sükûn: Harekesizliktir alâmeti cezmdir.
Sükûn-u Lâzım: Vakıf hâlinde de vasıl hâlinde de değişmeyen mevcut sükûndur. Yâni "vakfen ve vaslen sâbit olan sükûn”dur.
Sükûn-u Ârız: Kelimenin aslında olmayıp vakıf sebebiyle ortaya çıkan vasıl hâlinde ise düşen sükûna denir. Yâni bu sükûn "vakfen sâbit vaslen sâkıt olan sükûn”dur.
Med Çeşitleri: Aslî ve fer’î med olmak üzere iki çeşit med vardır. Harfin sesini uzatmak için hemze veya sükûna ihtiyaç duyulmayan medde "aslî med" denir. Hemze veya sükûn sebebiyle aslî med üzerine ziyâdeden doğan medde "fer’î med” denir. Bu med "medd-i mezîd” veya "medd-i medîd” diye de isimlendirilir.

Okudunuz mu?  Ayetel kürside Allahın sıfatlarından hangilerine vurgu yapılmıştır

MEDD-İ TABİÎ
Harf-i med bulunur sebeb-i med bulunmazsa medd-i tabiî olur. اوتِينَا Tabiî meddi bir elif miktarı uzatmak vâciptir.

MEDD-İ MUTTASIL
(Bitişik-aynı kelimede) Med harfinden sonra sebeb-i med olan hemzenin aynı kelimede bulunmasından meydana gelen medde "medd-i muttasıl” denir. جَاءَ سُوءَ وَجِيءَ Medd-i muttasılın en az iki elif miktârı uzatılması vâciptir efdali ise dört elif uzatmaktır.

MEDD-İ MUNFASIL
(Ayrı kelimelerde) Med harfinden sonra sebeb-i med olan hemzenin ayrı ayrı kelimelerde yan yana bulunmasından meydana gelen medde "medd-i munfasıl” denir. يَا اَيهَا، تُوبُوا إلىَ اللهِ، إِني اَخَافُ
Medd-i munfasıldaki med harfi bazen takdîrî olur ve yazıda gözükmez. Bu durum genellikle takdîrî bir "و" veya takdîrî bir "ي" ile uzatılan zamirde veya ism-i işârette ortaya çıkar ki buna "sıla-i kübrâ” da denir. Medd-i munfasılın meddi câizdir.

MEDD-İ LÂZIM
Med harflerinden biri ve sebeb-i medden sükûn-u lâzım aynı kelimede yan yana bulunursa medd-i lâzım olur. وَلاَالضَّالِّينَ، الحَاقَّةُ، تَأمُرُونَ
Meddi Lâzım 4 çeşittir:
1.Meddi Lâzım Kelime-i Musakkale (şeddeli kelime): مُدْهَامَّتَانِ – حَادٌّ
2.Meddi Lâzım Kelime-i Muhaffefe (cezimli kelime):آلانَ
3.Meddi Lâzım Harf-i Musakkale (şeddeli harf): اَلَمطَسَمَ،
4.Meddi Lâzım Harf-i Muhaffefe (cezimli harf):ص، صَادٌ، اَلَم

Okudunuz mu?  Meharic-i Huruf

MEDD-İ ÂRIZ
Med harflerinin birinden sonra sebeb-i med olan ârız sükûn gelirse medd-i ârız olur: يَعْلَمُونَنَسْتَعِينُ، . Bir eliften fazla uzatılması câizdir.
ÜSTÜN:3 vecih: 1. Tûl: 4 elif 2. Tevassut: 2-3 3. Kasr: 1 elif.
KESRA:4 vecih: 1. Tûl: 4 elif 2. Tevassut: 2-3 3. Kasr: 1 elif 4. Kasr ile revm.
ÖTRE: 7vecih: 1. Tûl: 4 elif 2. Tevassut: 2–3 3. Kasr: 1 elif 4. Tûl ile işmâm 5.Tevassut ile işmâm 6. Kasr ile işmâm 7. Kasr ile revm.
Medd-i ârızdaki vecihler Medd-i Lîn için de geçerlidir. Kıraat imâmımız Âsım hazretleri medd-i ârızı tevassut vechi ile okumayı tercih etmişlerdir.
Revm: Hafif bir sesle harekeyi belirtmektir. Göremeyenlere harekeyi duyurmak maksadına yönelik yapılan revm; vakıf hâlinde ötre ve esrede yapılır üstünde yapılmaz.
İşmâm: Sükûndan sonra ötreye işâret etmek üzere dudakları önde yummaktır. Dolayısıyla işmâm sadece ötrede yapılır. İşmâmda ses yoktur. Harekeyi duyma imkânına sahip olamayanlar işmâmdaki dudak hareketi sayesinde harekeyi anlama imkânı elde ederler.
Revm ve İşmâm Yapılmayan Yerler:
a) Sonu tenvînli kelimelerdeb) Ârızî harekelerdec) Müenneslik tâ’larındad) Cemî’ mîmlerinde.

MEDD-İ LÎN
Lîn harfinden sonra sebeb-i med olan ârız veya lâzım sükûn bulunursa "medd-i lîn” olur. خَوْفٍ
Lîn harfleri öncesi üstün olan cezimli وْ ve يْdir.

Okudunuz mu?  Kuran-ı Kerimde Geçen Kıyamet İsimleri

İDGÂM MEA’L-GUNNE
Gunneli idgâm demektir. İdgâm mea’l-gunne harfleri: (ي م ن و :نُوَيْم ) olup dört tanedir. Tenvîn veya sâkin ن’dan sonra bu harflerden birisi gelirse idgâm mea’l-gunne olur. Misâl: يَرَهُخَيْرًاسِنَةٌ وَلاَ نَوْمٌ، وَمِنْ مَاءٍ، نُقَاتِلْ، مَلِكًاEğer sâkin ن ile idgâm mea’l-gunne harflerinden "و"veya "ي" aynı kelimede bulunurlarsa bütün kıraat imâmlarının ittifâkı ile izhâr olur. İdgâm mea’l-gunne olmaz. Kur’ân-ı Kerîm’de bu türlü kelime dört tanedir: الدُّنْيَا -صِنْوَانٌ -قِنْوَانٌ -بُنْيَانٌ Hükmü vâciptir. İdgâm mea’l-gunnenin müddeti bir elif miktârıdır.
(ن) ve (يس) kelimelerinden sonra gelen و harfi İmam Âsım ve Hafs rivâyetine göre hem izhâr hem de idgâmla okunabilir: الحَكِيمِ وَالقَرْآنِ يَسَوَالقَلَمِ،

İDGÂM-I BİLÂ GUNNE
(Gunnesiz İdgâm)Tenvîn veya sâkin "ن"dan sonra "ر"ve "ل" harflerinden biri gelirse idgam-ı bilâ gunne olur. Sesi genizden getirmeden şeddeli olarak okunur: غَفُورٌرَحِيمٌ، هُدًى لِلْمُتَّقِينَ، مِنْ رَبِّهِمْ

İDGÂM-I MÜTECÂNİSEYN
Mahreçleri bir olan sıfatları (vasıf nitelik; kalınlık incelik yumuşaklık vurgulu okunma gibi) farklı olan iki harfin birincisi sâkin ikincisi harekeli olarak gelirse birincisini ikincisine katıp/çevrilip (birinci harfi okumayıp) ikinci harfi şeddeli imiş gibi okumaya idgâm-ı mütecâniseyn denir.
Hükmü vâciptir. Cinsleri aynı olan harfler sekiz tânedir ve şu üç gruba ayrılırlar: a)دط،ت، b) ثذ،ظ،c) مب،

İDGÂM-I MÜTEGÂRİBEYN
Mahrecinde veya sıfatında birbirlerine yakınlığı olan iki harften birincisi sâkin ikicisi harekeli olarak gelirse birincisinin ikincisine katılıp ikinci harfi şeddeli imiş gibi okumaya idgâm-ı mütegâribeyn denir. Hükmü vâciptir.
Birbirlerine yakınlığı olan harfler 4 tanedir ve iki gruba ayrılırlar:a)رل،(ل önce gelmelidir): (بَلْ رَفَعَهُ اللهُ، قُلْ رَبِّ)
b)قك(ق önce gelmelidir ve ق kendi mahrecinden kalkale yapılmadan okunur): اَلَمْنَخْلُقْكُمْİdgamın olduğu yer de kalkale yapılmaz.

Okudunuz mu?  Mübhematul Kuran

İDGÂM-I MİSLEYN
Aynı harfin aynı veya ayrı kelimede birincisi cezimli ikincisi harekeli olarak arka arkaya gelmesi durumunda birincisinin ikincisine katılarak ikincisinin şeddeli bir harf gibi okunmasına idgâm-ı misleyn denir. İdgâm-ı misleynde "م" harfinin م’e "ن" harfinin de ن’a uğramasıhâriç gunne yapılmaz. Hükmü vâciptir. İdgâm-ı misleyn; mealgunne ve bilâgunne olarak ikiye ayrılır.
I- İdgâm-ı misleyn mea’l-gunne: Bu da iki durumda meydana gelir:
a- Sâkin نْ’dan sonra harekeli ن geldiği zaman. وَمَنْ نُعَمِّرْهُ، مَنْ نَشَاءُ، مِنْ نَارٍ
b-Sâkin مْ’den sonra harekeli م geldiği zaman: قَصَصْنَامَنْمِنْهُمْمُؤصَدَةٌ،عَلَيْهِمْجُوعٍ،مِن ْاَطْعَمَهُمْ

SAKİN MÎM’İN ÜÇ HÂLİ
1- Sâkin مْ kendisinden sonra gelen harekeli م harfine uğrarsa idgâm-ı misleyn mea’l-gunne olur.
2- Sâkin م’den sonra ب harfi geldiği zaman ihfâ olur. Buna ihfâ-ı şefevî (dudak ihfâsı) denir. (بِهِ اَمْ مَا لَهُمْبِهِ -) gibi. م dudaklara bastırmadan ve kısmen gizlenerek okunur. Gunnede de hafif tutma yapılır.
3- Sâkin م’den sonra ب ve م ‘den başka harflerden biri geldiği zaman izhâr olur. Buna izhâr-ı şefevî denir. فِيهِ وَلَهُمْ عَذَابٌ، هُمْ دِينُكُمْ، لَكُمْالْحَمْدُ، gibi. Bu durumda م tutma yapılmadan tabiî olarak okunur. م’in gunne sıfatı da normalden fazla uzatılmadan okunur.
II- İdgâm-ı misleyn bilâ gunne: ن ve م harflerinin dışında kalan harfler birbirlerine uğradığı zaman olur. قَدْ دَخَلُوا، اِضْرِبْ بِعَصَاكَ الحَجَرَgibi. Hükmü vâciptir.

Okudunuz mu?  Hazreti Muhammed Hakkında Ayetler

İKLÂB
Tenvîn veya sâkin nûn’dan sonra ب gelirse ب’den önce gelen tenvînin nûn’u veya sâkin nûn’u hâlis sâkin م’e çevirerek hâsıl olan م’i gunneli okumaya iklâb denir. Bir buçuk elif uzatmak vâciptir. (سَمِيعٌ بَصِيرٌمِنْ بَعْدِ، )

İZHÂR
İzhâr iki harfin arasını birbirinden ayırıp açarak idgâmsız ihfâsız ve iklâpsız olarak açıkça ve kuvvetlice okumaya denir. Tenvîn veya sâkin ن’dan sonra izhâr harflerinden (ا ح خ ع غ ه) biri gelirse izhâr olur. Hükmü vâciptir. مَنْ آمَنَ، غَفُورٌ حَلِيمٌ، مِنْ خَوْفٍ

İHFÂ
Tenvîn veya sâkin ن’dan sonra ihfâ harflerinden(ت، ث، ج، د، ذ، ز، س، ش، ص ض، ط، ظ، ف، ق، ك) biri gelirse ihfâ olur. Miktârıbir buçuk eliftir. عَنْ صَلاَتِهِ، مِنْ طَيِّبَاتِ، مِنْ دُونِ، اَنْتُمْ

TENVÎN VE SÂKİN NÛN’UN BEŞ HÂLİ

Tenvîn veya sâkin ن’den sonra;

1) (ر – ل ) harfi gelirse idgâm-ı bilâ gunne olur.
2) ( وي م ن ) harflerinden biri gelirse idgâm-ı mea’l gunne olur.
3) ب harfi gelirse iklâb olur.
4) Şu on beş harften birisi gelirse ihfâ olur: (ت ث ج د ذ ز س ش ص ض ط ظ ف ق ك )
5) (ا ح خ ع غ ه ) harflerinden biri gelirse izhâr olur.

Okudunuz mu?  Aksamul Kuran (kurandakı Yemınler)

KALKALE
Harfin çıkış yerinden kuvvetli bir ses ile okumasına kalkale denir. ب، ج، د،ط قharflerinden biri kelimenin ortasında veya sonunda cezimli olarak gelirlerse kalkaleli okunurlar: قَدْ قَامَ، لَمْ يَلِدْ Şedde ve idgâm kalkaleye mânîdir.

RÂ HARFİNİN (İNCE VEYA KALIN) OKUNUŞU

a)ر Harfinin Kalın Okunduğu Yerler:
-ر’nın harekesi üstün ve ötre ise kalın okunur:نَصْرٌ لِيُنْذِرَ، تَمُرَّ،
-ر cezimli ise kendisinden önceki harfin harekesi üstün ve ötre ise yine kalın okunur: وَاْمُرْ بِالعُرْفِ، وَاِنْحَرْ، بِالنَّذُرْ
-ر ve ondan önceki harf sâkin bir önceki harfin harekesi üstün ve ötre ise kalın okunur: بِالصَّبْرْ، مِنْ كُلِّ اَمْرْ، فِي الصُّدُورْ
– Vasıl hemzesinden (okunmadan geçilen hemzeden) sonra gelen ر kalın okunur (Kur’ân’da vasıl hemzelerinin başında صyazılıdır): اِرْجِعِي، لِمَنِ اِرْتَضَى،اِرْكَبْ
– ر sâkin kendinden önceki harf esreli ر’dan sonraki harf ise kalın okunan harflerden olup harekesi üstün ve ötre olursa ر yine kalın okunur: فِرْقَةٌ، مِرْصَادًا،قِرْطَاسٌ
b) ر Harfinin İnce Okunduğu Yerler:
-ر’nın harekesi esre ise ince okunur: يُرِيدُ بِالبِرِّ، اَبْصَارِهِمْ،
-ر cezimli ise kendisinden önceki harfin harekesi esre ise ince okunur: وَاصْطَبِرْ، مُذَكِّرْ
-ر ve ondan önceki harf sâkin bir önceki harfin harekesi esre ise ince okunur: قَدِيرْ، بَصِيرْ
-ر sâkin ve bir önceki lîn harfi ise ر harfi ince okunur: سَدِيرْ

ALLAH LÂFZININ OKUNUŞU

a. Allah Lâfzının Kalın Okunduğu Yerler: Allah isminden önceki harfin harekesi üstün veya ötre ise Allah isminin lâm’ı kalın okunur:نَصْرُ اللهِ، هُوَ اللهُ
b. Allah Lâfzının İnce Okunduğu Yerler: Allah isminden önceki harfin harekesi esre olursa Allah isminin lâm’ı ince okunur: اَعُوذُ بِاللهِ

Okudunuz mu?  Kuran'da Ahir Zamana Ve Mehdi'ye İşaret Eden Ayetler

SEKTE

Sekte nefes almadan bir elif miktârı kadar bir süre sesi kesmeye denir. Kur’ân’da şu dört yerde sekte vardır ve sekte yapılacak yerde harfin altında سكته yazılıdır.

1- Kehf Sûresi’nin 1. âyetinde: قَيِّمًا— عِوَجًا
2- Yâsîn Sûresi’nin 52. âyetinde: هَذَا—مَرْقَدِنَامِنْ

3- Kıyâme Sûresi’nin 27. âyetinde: رَاقْ — وَقِيلَمَنْ
4- Mutaffifîn Sûresi’nin 14. âyetinde: رَانَ—كَلاَّ بَلْ

OKUYUŞ ŞEKİLLERİ (YAVAŞ – HIZLI – NORMAL)

a) Tahkîk: En ağır okuma şeklidir. Yavaş yavaş mânâyı düşünerek bütün tecvît kurallarına uyarak ruhsatları kullanmadan (meselâ medd-i munfasılı da 4 elif uzatarak) okumaktır.
b) Hadr: Süratli okuma şeklidir. Hatim indirenler cüz okuyanlar bunu tercih ederler. Bunda yine medd-i lâzım 4 medd-i muttasıl 2 elif uzatılır. Bu ikisinin dışında 1 eliften fazla uzatılanlar ise 1 elif uzatarak okunur.
c) Tedvîr: Tahkîk ile hadr’in ortasıdır. Bunda da mânâ düşünülür.


kaç tane tecvid kuralı var, kaç çeşit tecvit vardır, Sebebi med kaç çeşittir

Bu kategoride yer alan Kuran okuyuş şekilleri başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Ξ Bir cevap yazın

Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Ders Kitabı TIKLA! Sınıf Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Akrostiş Şiir
Forum Duası Copyright © 2007-2023
Gizlilik Politikası İletişim

Tecvîd (Tecvid, Kur’an-ı Kerîm’in okunuşuyla ilgili bir bilim) Başlıklı Yazımızın Yanında Websitemiz İslami bilgilerden, Dini Sorular, Cevaplar, Hac, Meal, Cennet, Cehennem, Farz, Sünnet, Hanefi, Şafii, Rüya yorumları, Gusül, Abdest, İmanın şartları, Namaz, Oruç, Kuran Sureleri, Ayetleri, Hadis, Dualar, İslamda Aile Tavsiyeleri, Kadın İle İlgili Konular, İbadet, İman, Mezhep, Hanefi, Şafii, Maliki, Hambeli, İslamın Şartları, Diyanet, Eğitim, Sohbet, Arapça, Hayırlı Geceler, Zekat, Mahrem Sorular, Evlilik, Sahabe Hayatları, Salavat,Dini Hikayeler, Günah, Helal, Haram, Tecvid, Yemin, Sadaka, Siyer, Fıkıh, Ahlak Gibi Konular İçermektedir.