Kûn fe yekûn!..

Kûn fe yekûn!..

İnşirah
‘Ol der ve olur!’… Sözün bittiği yerdir ve kalemler durur. Azametinin tescilidir, satırlar kırılır, dökülür…

Kûn… Sözün başladığı yerdir!Kalbimden geçenlerin kağıda vurduğu, kalemimin lafzını haykırışa başladığı yerdir.’Ol der ve olur!’ ya her şey…Kelamıma ‘ol’ dediği yerdir…

Bütün yasakların yasak olduğu,lafzının kelimelere büründüğü, her şeyin O’nun olduğu yerdir Kûn!’Olma’ nın sorumluluğunu taşımaya başladığım an…Vâr oluşumun sebeb-i ziyaretini tefekkür ettiğim zamandır…Ve uçsuz bucaksız düşüncelerimi dizginlemeye çalıştığım, gözümün yaşını kelamımla sildiğim, semanın güzelliğinde O’nu fark edip de korkumu dindirdiğim yerdir Kûn!

‘Ol der ve olur!’ ya, gem vurulamayan hissiyâtın yaratılışı da vuku bulur!Kûn…O’nun ‘ol’ busesi…Hazin namelerini arza indirdiği vakit yaşlarımla yanaklarımdan öptüğü busesi…Benim yerimdir…Evvelim, ahirim, ezelim, ebedimdir…Kûn!…

الله اكبر

Cevap: Kûn fe yekûn!..

Ecir
Çok güzel bir konu Allah razı olsun
bende bulunan dökümleri paylaşmak istiyorum…

Allah c.c. bir şeyin olmasını isterse "ol deyince , oluverir.
Burada ;
1. Allah c.c. ın yoktan var etmesi .
2. Varlıkları kullanarak var etmesi .
Birincisi ,
Rabbimiz olan Allah c.c. yoktan bir varlığı var etmektedir. Ayrıca dilersede yok etmektedir. Varlıklara verilen özellik ve yeteneklerde ol emri ile yoktan verilebilmektedir.
ikincisi ise ,
Şefkatli olan Allah c.c. varlıklardan yeni varlıklar ortaya çıkarmaktadır. Bu konuda Rahman bazı kanunlar koymuştur. Bu kanunlar çerçevesinde olaylar gerçekleşir. Bazıları bu yaratmayı Allah c.c. ın koyduğu kanunlarda yada varlıklardaki gizli bir güçte aramaktadırlar. Oysa varlığın tanrısal yeteneği yerine bu yaratılma kanunlarından faydalanmak için araştırmalar yapılmalıdır. Fakat bazıları bu varlıklardaki Allah c.c. ın ol emrine uydukları kısmı görememektedirler. Çünkü "ol" emri bir madde olarak girdiler içinde gözükmemektedir. Göremediğim yoktur demek eldeki ile kendini kandırmak olsa gerektir.
Her iki yaratmada haktır. İşittik anladık ve itaat ettik ya RAbbi.
Al-i İmran 49 İsrailoğullarına bir elçi olacak (ve onlara şöyle diyecek:) Size Rabbinizden bir mucize getirdim: Size çamurdan bir kuş sureti yapar, ona üflerim ve Allah’ın izni ile o kuş oluverir. Yine Allah’ın izni ile körü ve alacalıyı iyileştirir, ölüleri diriltirim. Ayrıca evlerinizde ne yeyip ne biriktirdiğinizi size haber veririm. Eğer inanan kimseler iseniz, bunda sizin için bir ibret vardır.
Enam 73 O, gökleri ve yeri hak (ve hikmet) ile yaratandır. "Ol!" dediği gün herşey oluverir. O’nun sözü gerçektir. Sur’a üflendiği gün de hükümranlık O’nundur. Gizliyi ve açığı bilendir ve O, hikmet sahibidir, her şeyden haberdardır.
Nahl 40 Biz, bir şeyin olmasını istediğimiz zaman, ona (söyleyecek) sözümüz sadece "Ol" dememizdir. Hemen oluverir.
Yasin 82 Bir şey yaratmak istediği zaman Onun yaptığı "Ol" demekten ibarettir. Hemen oluverir.
İşittik ve iman ettik.

Yanıt: Kûn fe yekûn!..

Ecir
Fatır 1 Gökleri ve yeri yaratan, melekleri ikişer, üçer, dörder kanatlı elçiler yapan Allah’a hamdolsun. O, yaratmada dilediği arttırmayı yapar. Şüphesiz Allah, her şeye gücü yetendir.
Rahman 29 Göklerde ve yerde bulunan herkes, O’ndan ister. O, her an yaratma halindedir.

Halık olan Allah c.c. yaratmayı her daim yapmaktadır.
Selam ile …

Soru: Kûn fe yekûn!..

Ecir
rabbin yaratışı o kadar seri ve muntazam,hızlı,şaşmaz,hata yapmaz…. ki ol der oluverir denklemiyle ifade edilmiştir.yani ol diyen de Odur olduran da O dur.O ol deyince -bu emre maruz ne ise- kendi kendine oluveriyor değildir.çünkü tevhidi rububiyet vardır.ayrıca O nun mülkünde tasarruf sadece O na aittir.ama kainatın 6 günde yaratılması ise Allahın yeryüzüne yaratılışta koyduğu fiziki,biyolojik… kanunlar çerçevesinde herşeyin bir başlangıçtan kemale doğru ilerlemesi için gereken süreyi ifade eder.yoksa o tüm kainatı da Emri künfeyekün ile bir anda yaratırsı.ama bu durumda başlangıç nıktası sıfır noktası değil sabit ve ilerlemiş nokta olurdu.Onun hikmeti böyle gerektirmiş ve kainat için koyduğu gelişim ve mükelleşme kanunları çerçevesinde yaratılışı böyle iptidai bir noktadan başlatmıştır.kimileri de bu iptidai noktadan mükemmelleşmeye doğru gidiş şeklinde Allahın kevni kanunlarını doğru anlıyamadıklarından olaya evrim nazarıyla bakmışlar.oysa bu dünya darul hikmettir.darul kudret değildir.o nedenle hikmetini gözler önüne seren bir aşama aşama mükemmelleşme gerek insan oğlunda gerekse yaratılışta var edilmiş ama cennet darul kudret olduğu için orda arzu ettiğin bir şey hemen senin yanında hazır olacaktır.

Ecir
Al-i İmran 47 Meryem: Rabbim! dedi, bana bir erkek eli değmediği halde nasıl çocuğum olur? Allah şöyle buyurdu: İşte böyledir, Allah dilediğini yaratır. Bir işe hükmedince ona sadece "Ol!" der; o da oluverir.
Selam hz. Meryem ve Hz . İsa as. efendimize.
Selam HZ. Muhammed sav efendimize.

Ecir
hz isa efendimizin yaratılması da hz adem efendimizin yaratılması gibi hiçten ve yoktan,sebepler üstü bir şekilde meydana gelmiş.

Buna göre Hz. İsa’nın dünyaya geliş şartları Allah’ın kâinatta vaz ettiği kanunlardan farklı şekilde gerçekleşmiştir: Canlıların dünyaya gelmesi Allah tarafından bazı maddi sebeplere bağlı kılınmıştır. Allah’ın kudretinin ve iradesinin adetullah çerçevesindeki biyolojik şartlara taalluk etmesiyle canlılar yaratılmaktadır. Bir başka anlatımla bir canlının zuhur etmesi Allah’ın kudret ve iradesinin taallukuyla mümkün olmakta, fakat Allah’ın hikmetinden dolayı bazı maddi sebeplerle ilişkilendirilmektedir. Yoksa sebeplerin herhangi bir icadı söz konusu değildir. Allah’ın azameti ve izzeti sebeplerin perde olarak halk edilmesini gerektirmiştir. Hz. İsa’nın dünyaya gelmesinde ise bu maddi sebeplerin bir kısmı ortadan kaldırılmıştır. Kâinatın "kün" emriyle İlahi Kudret tarafından yaratılması nasıl sebeplerin icadda etkisiz olduğunu gösteriyorsa, Hz. İsa’nın doğumunun bazı maddi sebepler gerçekleşmeden vuku bulması da, "kün" emriyle gerçekleşmiş ve Allah sebeplerin yalnızca bir perde olduğunu bu tasarrufuyla insanlara göstermiştir.

Ecir
"""Ol emri ile oluverir """ yoktan yada vardan farketmez.
Allah c.c. ‘ ın onayı olmadan kuşlar dahi havada uçamaz. Sebebli yada sebebsiz farketmez.
İnna lillah ve inna ileyhi raciun.
Sonrada Allah c.c. isterse o kul beşikte konuşur . Hemde sadece hak sözü konuşur insanlara. Onlara agga ugga demez.
Allah dilerse en olmazı olur eder.

All-i İmran 59 Allah nezdinde İsa’nın durumu, Adem’in durumu gibidir. Allah onu topraktan yarattı. Sonra ona "Ol!" dedi ve oluverdi.

Hicr 98 Sen şimdi Rabbini hamd ile tesbih et ve secde edenlerden ol!

Ecir
Yasin 82 – Bir şey yaratmak istediği zaman Onun yaptığı "Ol" demekten ibarettir. Hemen oluverir.
Kün fe yekûn

kün fe yekün ne demek, kün fe yekün gibi sözler