Anasayfa
29 Kasım 2022, 0:36
sizden04
Abone

Hadisleri reddetmek

Hadisleri reddetmek

halilcan
hangi tür hadisleri reddetmek insanı kafir yapar?
sadece mütavatir hadisler mi?

kütübi sittedeki bütün hadisleri doğru mu kabul edicez?

LİNK VERMEK YASAKTIR.


Sahih Bir Hadisi İnkar Eden Kafir Olur Mu?

@hmet
sahihliği büyük hadis kitaplarında sabit olduğu halde bunu reddeden bir kişinin hükmü nedir?

Sahih de olsa hadisi inkâr eden için küfür damgası kullanmayız ama onun hakkında iyi şeyler de düşünmeyiz.
Sahih bir hadisin inkârı Kur’an’ın inkârı gibi görülmez ama üzerinde icma bulunan bir konuda ise o hadis, durum tehlikelidir.

Okudunuz mu?  Haçlı seferlerini anlatan oyunu oynamak caiz midir ?

Cevap: Hadisleri reddetmek

umutlucan
hadis inkar eden kafir olmaz.
Ama sahih hadisleri inkar etmek doğru değildir.


Cevap: Hadisleri reddetmek

halilcan
Fıkıh kitaplarında mütavatir hadisleri ve meşhur haberleri reddetmek küfre neden olur diyor?

alttaki metni dinimizislam sitesinden aldım, bu siteye pek güvenmiyorum ama kaynak olarak bir fıkıh kitabını göstermiş.

Hadis-i meşhur: İlk zamanda bir kişi bildirmişken, ikinci asırda şöhret bulan hadis-i şeriflerdir. Yani bir kimsenin Resulullahtan, o kimseden de, çok kimselerin ve bunlardan da, başka kimselerin işittiği hadis-i şerif olup, son duyulan kimseye kadar, artık hep mütevatir olarak bildirilmiştir. Meşhur hadislere inanmayan da kâfir olur. (Redd-ül-muhtar s.176)
EHL-İ SÜNNET İLE EHL-İ BİDAT’IN İHTİLAFI

Okudunuz mu?  Surelerin okunuşu hakkında

Soru: "Bazı arkadaşlar ile tatil günlerinde toplanıyor, tefsir ve hadis kitaplarını okuyoruz. Zihnimize takılan konuları not ediyor ve tanıdığımız hocaefendilere soruyoruz. (..) Altı ay önce, Kur’an’daki İslamı savunduğunu söyleyen birisi, sohbetlerimize katılmaya başladı. Mütevatir ahkamın; sadece Kur’an-ı Kerim olduğunu iddia eden bu arkadaş, bizi birbirimize düşürdü. (..) Mütevatir haberleri ve vahy-i gayri metluv olan hadisleri; Kur’an’daki İslam adına reddeden arkadaşlar, kendileri gibi düşünmeyenlere geleneksel-hurafeci Müslüman demeye başladılar. Tekfir hastalığı, bu güzel faaliyetin bitmesine sebeb oldu. Şimdi birbirimize selam vermiyoruz. (..) Kur’an-ı Kerim’i, şahsi kanaati ile tefsir eden kimse mesul olur mu? Mütevatir sünneti inkar etmenin hükmü nedir? Meşhur hadisleri inkar eden kimseye Bid’at ehli denilir mi? Müslümanların yetmiş üç fırkaya ayrılacağını haber veren hadis-i şerif sahih midir?"

Okudunuz mu?  Oral yolla cinsel ilişki günahmıdır ?

CEVAP: Tarih boyunca; Kur’an-ı Kerim’i şahsi kanaatlerine ve keyfi tercihlerine göre yorumlayan zümreler, birbirlerini tekfir etmişlerdir. Bahsettiginiz iddiaların hiçbirisi yeni değildir. Hariciler ile başlayan tekfir hastalığı, ehl-i bid’at fırkalara ait bir psikolojinin ifadesidir. İmam-ı Azam Ebu Hanife (rh.a): "Bid’at ehlinin kusurlarından birisi, birbirlerine kafir demeleridir. Ehl-i sünnetin güzel taraflarından biri de, hata edince birbirlerini tekfir etmemeleridir"(1) diyerek, bir inceliğe işaret etmiştir. Bu kısa girişten sonra, "Kur’an-ı Kerim’i, şahsi kanaati ile tefsir eden kimse mesul olur mu?" sualinize geçebiliriz. Mücerred akla ve şahsi kanaatlere dayanan keyfi yorumların sonu yoktur. Bu yorumlar, insandan insana değişen izafi kanaatlerin bir ifadesidir. Kur’an-ı Kerim’i şahsi reylerine göre tevil eden kimseler; isabet etseler bile, usul açısından hata etmiş olurlar. (2) Zira Resul-i Ekrem (sav)’in: "Her kim Kur’an-ı Kerim’i (hiçbir ilmi olmadan) kendi şahsi reyi ile tefsir ederse cehennemdeki yerine hazırlansın"(3) buyurduğu ve mü’minleri uyardığı malumdur. Bu izahtan sonra: "Mütevatir sünneti inkar etmenin hükmü nedir?" sualinize geçebiliriz.
Amellerin, niyetlere göre mahiyet kazandığı malumdur. Mütevatir bir sünneti ; Resul-i Ekrem’i (sav) yalanlamak niyetiyle inkar eden kimse, bu niyeti sebebiyle kafir olur. Zira mütevatir sünnet, bizzat Resul-i Ekrem (sav)’den işitilmiş mesabesindedir. Zaruri ilmi ifade eder. Mütevatir sünneti inkar, küfürdür. (4) Bir mükellef; meşhur bir hadis-i şerifi (ravilerinden şüphe ettiği için veya yanlış bir tevil sonucunda) inkar ederse, tekfir olunmaz. Hevalarına uyarak bu fiili işleyenler, "Ehl-i bid’at" veya "Ehl-i ehva" olarak vasıflandırılırlar. Dürri’l Muhtar’da: "Bid’at, Peygamber (sav)’den malum ve meşhur olan şeyin aksine itikad etmektir. Fakat bu inat sebebiyle değil, bir nevi şüphe iledir. Bizim kıblemize dönenlerden hiç biri bid’at sebebi ile tekfir edilemez." (5) hükmü kayıtlıdır. Mütevatir sünneti inkar eden kimse ile meşhur bir hadis-i şerifi reddeden kimse arasındaki fark budur. Ehl-i sünnet ve’l cematten ayrılan fırkalara mensup olan kimseler; inanılması zaruri olan hükümleri inkar etmedikleri müddetçe, "ehl-i bid’at, ehl-i kıble veya ehl-i ehva" vasfını muhafaza ederler. Bu üç kavram, birbirinin müradifidir. Molla Hüsrev: "Bilmiş ol ki ehl-i ehva; kelam kitaplarında zikredildiğine göre, inançları ehl-i sünnetin inançlarına uymayan ehl-i kıbledir. Bunlar: Cebriyye, Kaderiyye, Rafiziler, Hariciler, Muattıla ve Müşebbihe fırkalarıdır. Bunların tamamı yetmiş iki fırka olur. "(6) diyerek, önemli bir inceliğe işaret etmiştir. Müslümanların yetmiş üç fırkaya ayrılacaklarına dair hadis-i şerif, farklı rivayet zincirleri ile onüç ayrı sahabeden rivayet edilmiştir. Bazı muhaddislere göre "aziz" bazılarına göre "meşhur" bir hadistir. Mütevatir degildir. Bu hadis-i şerif, kütüb-i sitte’de (dört sünen’de) yer almıştır. Hadisin metni şudur: "İsrailoğulları yetmiş iki fırkaya ayrıldılar. Benim ümmetim ise yetmişüç fırkaya ayrılacaktır. Bunlardan biri müstesna, hepsi cehenneme girecektir" buyurulmuştur. Sahabe-i Kiram: "O müstesna fırka hangisidir ya ResulAllah?" diye sorunca, Peygamberimiz Efendimiz (sav): "Benim ve ashabımın yolunda olan cemaattır" (7) cevabını vermiştir. Ehl-i Sünnet ve’l Cemaatin; "fırka-i naciye" olarak vasıflandırılması, bu hadis-i şerife dayanır. Ehl-i sünnet ile ehl-i bid’atın ihtilafı, kıyamete kadar devam edecektir. Meselenin özü budur. Birbirimize dua edelim.

Okudunuz mu?  Maliki Mezhebi'ni Gusül Abdesti'nde taklit

(1) İmam-ı Azam Ebu Hanife- Fıkhı Ekber (Aliyyü’l Kari şerhi) İst: 1979 Sh:429
(2) İmam-ı Suyuti-Miftahu’l Cennet – Beyrut:1987 Sh: 62
(3) Sünen-i Tirmizi- İst: 1401 C: 5 Sh: 199 Had. N0: 2951.
(4) İmam Abdülaziz El Buhari-Keşfu’l Esrar- İst: 1307 C: 3 Sh: 688 vd, Ayrıca Molla Hüsrev- Mir’at el Usul Şerhu Mirkat El Vüsul-İst: 1308 C: 2 Sh: 8.
(5) İbn-i Abidin- Reddü’l Muhtar Ale’d Dürri’l Muhtar- İst: 1982 C: 2 Sh: 409.
(6) Molla Hüsrev- Düreri’l Hükkam- İst: 1307 C: 2 Sh: 376.
(7) Sünen-i İbn-i Mace- İst: 1401 C:2 Sh: 1322 Had. N0: 3993, Ayrıca Sünen-i Tirmizi, Sünen-i Ebu Davud ve Sünen-i Darimi

Bu kategoride yer alan Vesveselerden nasıl kurtulabilirim? başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Ξ Bir cevap yazın

Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Ders Kitabı TIKLA! Sınıf Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Akrostiş Şiir
Forum Duası Copyright © 2007-2023
Gizlilik Politikası İletişim

Hadisleri reddetmek Başlıklı Yazımızın Yanında Websitemiz İslami bilgilerden, Dini Sorular, Cevaplar, Hac, Meal, Cennet, Cehennem, Farz, Sünnet, Hanefi, Şafii, Rüya yorumları, Gusül, Abdest, İmanın şartları, Namaz, Oruç, Kuran Sureleri, Ayetleri, Hadis, Dualar, İslamda Aile Tavsiyeleri, Kadın İle İlgili Konular, İbadet, İman, Mezhep, Hanefi, Şafii, Maliki, Hambeli, İslamın Şartları, Diyanet, Eğitim, Sohbet, Arapça, Hayırlı Geceler, Zekat, Mahrem Sorular, Evlilik, Sahabe Hayatları, Salavat,Dini Hikayeler, Günah, Helal, Haram, Tecvid, Yemin, Sadaka, Siyer, Fıkıh, Ahlak Gibi Konular İçermektedir.