Anasayfa
8 Mayıs 2021, 3:57
Tasavvuf
Yönetici

Allahtan yüz çevirenler Evliyalara sataşırlar

Allah’tan yüz çevirenler Evliyalara sataşırlar

ömerhattab
Allah’tan yüz çevirenler Evliyalara sataşırlar

Herhangi bir kimsenin Evliya-ı Kiramı kabul edipte tasavvuf ve tasavvuf yolunu inkar etmesi söz konusu olamaz. Mezhep imamları da tasavvufu kabul etmişlerdir. Mesela Hanbeli mezhebinin imamı Ahmed bin Hanbel (ra) önceleri tasavvufu tasvip etmediği halde, Ebu Hamza Bağdadi’yi (ks) gördükten sonra tasavvufun hak ve de gerekli olduğunu itiraf etmiştir.

Hatta oğlu Abdullah’a: "Oğlum bu insanlardan ayrılma, onlarla beraber ol, allah-u Zülcelal’in tanınması, zühd ve güzel ahlak bunlarla beraber bulunmaktadır" diye nasihatte bulunmuştur. Çünkü bütün Evliya-ı Kiram bu büyük tasavvuf yolundan gelmişlerdir. Bu yüzden onlarla beraber olmak büyük bir ilaç olduğu gibi onlardan ayrılmakta acı bir zehirdir.

Nitekim Ebu Turab şöyle demiştir: "Kul’a, allah-u Zülcelal’den yüz çevirme hali gelince, Evliya-ı Kiram’a sataşmaya başlar."

İbn-i Hacer-i Mekki’nin Fetava-i Hadisiyye isimli eserinde şöyle anlatılmıştır: "Ebu Said, ibn-i Sakka ve Seyyid Aldulkadir Geylani (ks) ilim öğrenmek için Bağdat’a geldiler. Seyyid Abdulkadir Geylani o zamanlar çok gençti. Yusuf Hamedani’nin Nizamiye medresesinde vaaz ettiğini duymuşlardı. Bunlar onu ziyaret etmeye karar verdiler.

İbn-i Sakka: "Ona bir soru soracağım ki, cevabını veremeyecek!" dedi. Ebu Said: "Ben de bir soru soracağım. Bakalım cevap verebilecek mi?" dedi. Küçük yaşına rağmen bir edeb timsali olan Seyyid Abdulkadir Geylani de: "Allah korusun. Ben nasıl soru sorarım. Sadece huzurunda beklerim. Onu görmekle şereflenir, bereketlenirim." dedi.

Okudunuz mu?  Allahın dostlarına düşmanlık edenlere(vahhabilere) cevaptır :

Nihayet Yusuf Hamedani’nin (ra) bulunduğu yere vardılar. O anda orada yoktu. Bir saat kadar sonra geldi ve İbn-i Sakka’ya dönerek:

"Yazıklar olsun sana ey İbn-i Sakka! Demek bana bilemeyeceğim sual soracaksın. Senin sormak istediğin sual şudur, cevabı da şöyledir. Ben görüyorum ki, senden küfür kokusu geliyor." dedi. Yusuf Hamedani, sonra Ebu Said’e dönerek:

"Ey Ebu Said! Sen de bana soru soracaksın ve bakacaksın ki, ben o sualin cevabını nasıl vereceğim. Senin sormaya niyet ettiğin sual şudur ve cevabı da şöyledir. Fakat sen de edebe riayet etmediğin için, ömrün hüzün ile geçecek." dedi. Sonra Seyyid Abdulkadir Geylani’ye döndü:

"Ey Abdulkadir! bu edebin güzelliği ile allah-u Zülcelal’i ve Resulünü razı ettin. Ben senin Bağdat’ta bir kürside oturduğunu, çok yüksek bilgiler anlattığını ve: Benim ayağım, bütün evliyanın boyunları üzerindedir. dediğini sanki görüyor gibiyim ve ben, yine senin vaktindeki tüm Evliya’yı, senin onlara olan yüksekliğin karşısında boyunlarını eğmiş halde olduklarını görüyor gibiyim." dedi ve sonra gözden kayboldu.

Ardından uzun seneler geçti. Hakikaten Abdulkadir Geylani (ks) yetişti ve zamanında bulunan bütün evliyaları baş tacı oldu.

İbn-i Sakka’ya gelince, o Yusuf Hamedani ile aralarında geçen hadiseden sonra, şer’i ilimlerle meşgul oldu. Çok güzel konuşurdu. Şöhreti zamanın sultanına ulaştı. O da bunu elçi olarak Bizans’a gönderdi. Hıristiyanlar buna çok alaka gösterdiler. Nihayet onların yalanlarına aldanarak Hıristiyan oldu.

Okudunuz mu?  Risale-i Nurlara Göre Evliya’nın Gaybı Bilmesi

Bu hadiseyi anlatan zat şöyle demiştir: "Bir gün onu gördüm, hastaydı. Ölmek üzereydi. Ben yüzünü kıbleye döndürdüm. O başka tarafa çevirdi. Tekrar kıbleye döndürdüm. O tekrar başka tarafa çevirdi ve böylece öldü."

Ebu Said de diyor ki: "Ben Şam’a geldim. Bazı vazifelerde bulundum. Çeşitli sıkıntılar ile hayatım geçti. Yusuf Hamedani’nin her üçümüz hakkında da söylediği aynen meydana geldi."

El-Meşrevü’r Revi kitabının sahibi olan Cemaleddin Muhammed bin Ebi Bekr el-Hadrami eş-Şafii şöyle demiştir: "Bu menkıbe, rivayet edenlerin çokluğu sebebiyle lafızları değişik olsa bile, mana yönünden tevatür halini almış bir menkıbedir. allah-u Zülcelal’in evliyasını inkar etmeye cüret edenler, -neuzubillah- İbn-i Sakka’nın durumuna düşmekten çok korkmalıdır."

Akıllı olan herkes, şuurlu bir şekilde düşündüğü zaman, allah-u Zülcelal’in dostları ile beraber olmanın, onlarla sohbet etmenin faydalı olduğunu itiraf edip, bunun allah-u Zülcelal’e ulaşmak ve rızasına nail olmak için şart olduğunu kabul edecektir.

Hz. Ömer radıyAllahu anh’dan rivayet edilen bir hadis-i şerifte Hz. Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:
"Allah’ın bazı kulları vardır ki; onlar ne Peygamber ne de şehittirler. Fakat Peygamberler ve şehitler onlara verilen makama gıpta edip imrenirler."

Ashab-ı kiram: "Onlar kimlerdir?" diye sordular. Hz. Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem şöyle devam etti: "Onlar (aralarında) neseb ve akrabalık olmadığı, mal alışverişi olmadığı halde birbirlerini Allah için sevenlerdir. Onların yüzü nurdur, nur üzerindedirler. İnsanların korktukları günde onlara korku yoktur. İnsanların hüzünlendikleri günde onlar mahzun da olmazlar." (Ebu Davud)

Okudunuz mu?  Bir Veliye Bende Olmak (Y. Sultan Selim)

Hz. Peygamber sallAllahu aleyhi ve sellem daha sonra şu ayet-i kerimeyi okudu: "Dikkat edin! Allah’ın veli kulları için korku yoktur. Onlar mahzun da olmazlar." (Yunus; 62)

allah-u Zülcelal sevdiği ve seçtiği kullar olan Evliyaullah’ı sevmeyi ve onlar ile beraber olmayı nasip etsin…


Cevap: Allah’tan yüz çevirenler Evliyalara sataşırlar

karadamlalar
"Allahın dostları" nın bir listesi var mıdır, Allahın vahyettiği? yoktur değil mi? ki veliyullah sıfatına ulaşmak için Seyyid vs. olmak da kurtarmıyor. o halde kuran ve sünnete yapışmış, peygamberi ve selefi takip eden kişilere "Allahu alem bu kişi evliyaullahtandır" diyebiliriz, tutup da bir içtihada binaen "bu kişi evliya değildir" diyen birine "sen nasıl evliyaya laf edersin" demenin bir manası yoktur.


Cevap: Allah’tan yüz çevirenler Evliyalara sataşırlar

@mir
< Sonra Seyyid Abdulkadir Geylani’ye döndü:

"Ey Abdulkadir! bu edebin güzelliği ile allah-u Zülcelal’i ve Resulünü razı ettin. Ben senin Bağdat’ta bir kürside oturduğunu, çok yüksek bilgiler anlattığını ve: Benim ayağım, bütün evliyanın boyunları üzerindedir. dediğini sanki görüyor gibiyim ve ben, yine senin vaktindeki tüm Evliya’yı, senin onlara olan yüksekliğin karşısında boyunlarını eğmiş halde olduklarını görüyor gibiyim." dedi ve sonra gözden kayboldu. >
yine şeyhlerinizin Allah’tan vahiy aldığını ve gaybı da bildiini iddia ediyorsunuz
Allah’tan korkun
biz bu zırvalara karşı sahih İslamı muhafazaya devam edeceğiz İnşaAllah

Okudunuz mu?  Zikrullah Marifetullah ve Üveysilik Yolu

Cevap: Allah’tan yüz çevirenler Evliyalara sataşırlar

ömerhattab
< yine şeyhlerinizin Allah’tan vahiy aldığını ve gaybı da bildiini iddia ediyorsunuzAllah’tan korkunbiz bu zırvalara karşı sahih İslamı muhafazaya devam edeceğiz İnşaAllah >
İbn-i Hacer-i Mekki’nin Fetava-i Hadisiyye isimli eserinde şöyle anlatılmıştır: "Ebu Said, ibn-i Sakka ve Seyyid Aldulkadir Geylani (ks) ilim öğrenmek için Bağdat’a geldiler Seyyid Abdulkadir Geylani o zamanlar çok gençti Yusuf Hamedani’nin Nizamiye medresesinde vaaz ettiğini duymuşlardı Bunlar onu ziyaret etmeye karar verdiler İbn-i Sakka: "Ona bir soru soracağım ki, cevabını veremeyecek!" dedi Ebu Said: "Ben de bir soru soracağım Bakalım cevap verebilecek mi?" dedi Küçük yaşına rağmen bir edeb timsali olan Seyyid Abdulkadir Geylani de: "Allah korusun Ben nasıl soru sorarım Sadece huzurunda beklerim Onu görmekle şereflenir, bereketlenirim" dediNihayet Yusuf Hamedani’nin (ra) bulunduğu yere vardılar O anda orada yoktu Bir saat kadar sonra geldi ve İbn-i Sakka’ya dönerek:"Yazıklar olsun sana ey İbn-i Sakka! Demek bana bilemeyeceğim sual soracaksın Senin sormak istediğin sual şudur, cevabı da şöyledir Ben görüyorum ki, senden küfür kokusu geliyor" dedi Yusuf Hamedani, sonra Ebu Said’e dönerek:"Ey Ebu Said! Sen de bana soru soracaksın ve bakacaksın ki, ben o sualin cevabını nasıl vereceğim Senin sormaya niyet ettiğin sual şudur ve cevabı da şöyledir Fakat sen de edebe riayet etmediğin için, ömrün hüzün ile geçecek" dedi Sonra Seyyid Abdulkadir Geylani’ye döndü:"Ey Abdulkadir! bu edebin güzelliği ile allah-u Zülcelal’i ve Resulünü razı ettin Ben senin Bağdat’ta bir kürside oturduğunu, çok yüksek bilgiler anlattığını ve: Benim ayağım, bütün evliyanın boyunları üzerindedir dediğini sanki görüyor gibiyim ve ben, yine senin vaktindeki tüm Evliya’yı, senin onlara olan yüksekliğin karşısında boyunlarını eğmiş halde olduklarını görüyor gibiyim" dedi ve sonra gözden kaybolduArdından uzun seneler geçti Hakikaten Abdulkadir Geylani (ks) yetişti ve zamanında bulunan bütün evliyaları baş tacı olduİbn-i Sakka’ya gelince, o Yusuf Hamedani ile aralarında geçen hadiseden sonra, şer’i ilimlerle meşgul oldu Çok güzel konuşurdu Şöhreti zamanın sultanına ulaştı O da bunu elçi olarak Bizans’a gönderdi Hıristiyanlar buna çok alaka gösterdiler Nihayet onların yalanlarına aldanarak Hıristiyan oldu Bu hadiseyi anlatan zat şöyle demiştir: "Bir gün onu gördüm, hastaydı Ölmek üzereydi Ben yüzünü kıbleye döndürdüm O başka tarafa çevirdi Tekrar kıbleye döndürdüm O tekrar başka tarafa çevirdi ve böylece öldü"Ebu Said de diyor ki: "Ben Şam’a geldim Bazı vazifelerde bulundum Çeşitli sıkıntılar ile hayatım geçti Yusuf Hamedani’nin her üçümüz hakkında da söylediği aynen meydana geldi"El-Meşrevü’r Revi kitabının sahibi olan Cemaleddin Muhammed bin Ebi Bekr el-Hadrami eş-Şafii şöyle demiştir: "Bu menkıbe, rivayet edenlerin çokluğu sebebiyle lafızları değişik olsa bile, mana yönünden tevatür halini almış bir menkıbedir allah-u Zülcelal’in evliyasını inkar etmeye cüret edenler, -neuzubillah- İbn-i Sakka’nın durumuna düşmekten çok korkmalıdır" Akıllı olan herkes, şuurlu bir şekilde düşündüğü zaman, allah-u Zülcelal’in dostları ile beraber olmanın, onlarla sohbet etmenin faydalı olduğunu itiraf edip, bunun allah-u Zülcelal’e ulaşmak ve rızasına nail olmak için şart olduğunu kabul edecektirTamamını Okuda ondan sonra makasla ….

Okudunuz mu?  İbn Arabi : Firavun Müslüman Olarak Öldü Saçmalığı

@mir
eğer yazının tamamını okumadığımı düşünüyorsan tamamını neden geri yazıyorsun?
düzenli ilk halini değil de bu düzensiz halini mi okuyacağımı sanıyorsun?
suizannı ne zaman bırakacaksın?

konuya dönersek
Yusuf Hamedani kimdir nedir bilmem?
imanına şirk karıştırmadan öldü ve farzları terk etmedi ise ameli ne olursa olsun
Allah ondan razı olsun

Okudunuz mu?  Tasavvuf Niçin Gerekli?

ama bildiğim bir şey var ki Allah’ın kimden razı olup olmadığını sadece Allah
ve vahyettiği kullar bilirler
işte bu yüzden aşağıdaki ifade şirktir:
< Sonra Seyyid Abdulkadir Geylani’ye döndü:

"Ey Abdulkadir! bu edebin güzelliği ile allah-u Zülcelal’i ve Resulünü razı ettin. >
Kur’an’a göre bir kişi kendisi bile yarın ne kazanacağını ve nasıl öleceğini bilmezken
siz Yusuf Hamedenai’nin iki kişinin ömrünün sonlarına dair bilgiler verdiğini iddia ediyorsunuz ki bu da şirktir
Ömer’in (ra) bile kendi sonundan şübhe ettiği Huzeyfe (ra) bununla ilgili soru sorduğu vb rivayetler de malumuzdur

Okudunuz mu?  Nefsin mertebeleri - Nefs-i sâfiye

karadamlalar
günah işlemekten kaçınan, günaha götüren şeylere yanaşmayan sahabe bile NİFAKTAN korkuyordu, hiçbiri emin değildi azap veya rahmetten.


İnanc
Gaybın anahtarları Allah’ın yanındadır; onları O’ndan başkası bilmez. O, karada ve denizde ne varsa bilir; O’nun ilmi dışında bir yaprak bile düşmez. O yerin karanlıkları içindeki tek bir taneyi dahi bilir. Yaş ve kuru ne varsa hepsi apaçık bir kitaptadır.

En’âm 59
(Mekkî 55)


Tarikatsizim
Evliyaların hepsi de gaybı bilir,gayb kapısı onların emrindedir,bunların şifreli kartları vardır,gayb kapısına bu şifreli kartlarını okutup geçerler,sonra orada kendilerini ilgilendiren bilgileri alıp gaybdan bilgiler verirler.Sizler evliyaları ne zannediyorsunuz beyler.Süpermenin soyunda bile evliyaların izine rastlamak mümkündür,hatta büyük büyük dedesinin adı Şahı Süper Kriptonî’dir.(Kripton,bunların çoğaldıkları gezegenin adı).Her evliyanın ayrıca minimum 3 ayda maksimum 50 senede kazandıkları ”Allah Dostu Sertifikası ” vardır ve bu sertifikayı ya kendileri bizzat Allah’ı görerek ya da O’ndan vahiy alarak,ya da Rüya yoluyla bir başka şeyhin elinden alırlar.Sertifikayı almaya hak kazanan evliyalar,Öncelikle İl genelinde merkezi dergahlar kurarlar,sonralarında ise edindikleri sofi beyinleri tarafından her ilde çeşitli mahallelerde şubeler açarlar ve bu şubelerin başına da şeyhin el verdiği bir vekil geçer,Bu vekil şeyhinin ulaşamadığı yerlerde başkalarına tövbe tarikat verir.Vekilin elinden tevbe alan,şeyhinden tevbe almış gibi olur.Anlayacağınız bu şeyhin eli de oldukça uzundur.İlerleyen zamanda vekil elinden alınan tevbe ile yetinmeyen yeni kurna şeyhinin olduğu ile gönderme konusunda çeşitli hikayeler ile keramet masalları anlatıtlır ve o kişinin o masallardan aldığı gaz ile şeyhin elinden tevbe almaya gitmesi sağlanır.Şeyhinin ya da evliyasının elinden aldığı tevbe ile bütün günahlarından arındığını zanneden zavallı kurban sofi beyinlimiz ,bundan sonraki tüm hayatını evliyasına adar.artıkın evliya yat derse yatar ,öl derse ölür.Hayatta araştırmakla işi olmaz.Şeyhi ne derse o gerçektir ,ne yalan drse onun için yalan şeyhinin yalan dedikleridir.Şeyhler ve evliyaların işte bu şekilde kalplere hükmetme özellikleride bu süper güçlerinden biridir.Her ne kadar ”Kalpler yalnız Allah’ın elindedir” ayetini bilselerde,bir başka süpermen evliyanın sohbetine gitmeye korkarlar,çünkü o evliyanın kalbini çalacağından korkarlar.Kendilerine ”Ulan çalarsa çalsın ne farkeder ,bu da süper evliya seninki de süper evliya ,hem ikisinin de yolu aynı değil mi?” diye akıl verenlere de pek aldanmak istemezler.
DEVAMI FARKLI KONU VE VİDEOLU SOHBETLERİMİZLE YAKINDA …
(Tabii imamhatipli42 nickli yönetici müsaade ederse müslümanların aydınlanmasıına!!!)

Okudunuz mu?  İrşad Nedir, Mürşid Kimdir?

Eşrefoğlu

ömerhattab kardeşim Allah razı olsun..Paylaşım için teşekkür ederiz.

Dün peygamberden yüz çevirenler olduğu gibi , bu günde evliyadan, veliden ve Allah dostlarından yüz çevirenler elbette olacak..

Her ne kadar Allah’ın rahmeti, merhameti sonsuz olsa da, herkes imanı ve niyeti nisbetin de istifade edebiliyor..

Okudunuz mu?  Nefs ve Mertebeleri

Kendini üstünlük duygusuna kaptırarak kibir ve azametle yürüyen, Allah dostlarını bile taşa tutacak kadar manen sağırlaşmış bir insan, nasipsiz değilde nedir?


Tarikatsizim
< bu günde evliyadan, veliden ve Allah dostlarından yüz çevirenler elbette olacak
>

hemşerim öyle bir yazmışsın ki ruhsatlı evliyalardan yüz çevirenleri ;sanki onlarda Peygamberden yüz çevirmişler Allah’a ortak koşmuşlar gibi olmuş.Bizler sadece sizlerin o evliya masallarıyla uyutulduğunuz şahsiyetlerin yanına halk arasında da yaşayan senin benim gibi namazında abdestinde olan normal vatandaşlarımızın da Kuranda bahsi geçen evliya sınıfında değerlendirilebileceğini,fakat bunun bile karşılığını Allah dostu mu düşmanı mı olduklarının kararını Rabbimin vereceğini,bizim kullar olarak o evliadır bu değildir deme tetkisine sahip olmadığımızı anlatmaya çalışmışız çok mu?


çelebiler
Neml -65- De ki: Göklerde ve yerde ALLÂH’dan başka kimse gaybı bilmez.

Şuara Suresi

96. Orada onlar taptıklarıyla çekişerek şöyle derler:

97. "Allah’a andolsun! Biz gerçekten apaçık bir sapıklık içindeymişiz."

98. "Çünkü sizi, âlemlerin Rabbi ile bir tutuyorduk."

99. "Bizi ancak (önderlerimiz olan) suçlular saptırdı."

100. "İşte bu yüzden bizim şefaatçilerimiz yok."

101. "Candan bir dostumuz da yok."


ömerhattab
< ömerhattab kardeşim Allah razı olsun..Paylaşım için teşekkür ederiz.Dün peygamberden yüz çevirenler olduğu gibi , bu günde evliyadan, veliden ve Allah dostlarından yüz çevirenler elbette olacak..Her ne kadar Allah’ın rahmeti, merhameti sonsuz olsa da, herkes imanı ve niyeti nisbetin de istifade edebiliyor..Kendini üstünlük duygusuna kaptırarak kibir ve azametle yürüyen, Allah dostlarını bile taşa tutacak kadar manen sağırlaşmış bir insan, nasipsiz değilde nedir? >
Haklısın kardeşim…Beyni sulanmışların ne dediği ve ne yapmak istedikleri açıktır…

Okudunuz mu?  Tarikattan Çıkan Gencin Sorusu

ömerhattab
< hemşerim öyle bir yazmışsın ki ruhsatlı evliyalardan yüz çevirenleri ;sanki onlarda Peygamberden yüz çevirmişler Allah’a ortak koşmuşlar gibi olmuş.Bizler sadece sizlerin o evliya masallarıyla uyutulduğunuz şahsiyetlerin yanına halk arasında da yaşayan senin benim gibi namazında abdestinde olan normal vatandaşlarımızın da Kuranda bahsi geçen evliya sınıfında değerlendirilebileceğini,fakat bunun bile karşılığını Allah dostu mu düşmanı mı olduklarının kararını Rabbimin vereceğini,bizim kullar olarak o evliadır bu değildir deme tetkisine sahip olmadığımızı anlatmaya çalışmışız çok mu? >
İnsân olan bir insan, düşmanına karşı bile fi’l-cümle merd olur. Ama tasavvuf düşmanı olanlarının istisnâsız hepsi o kadar kronik bir nâmerdlik hastalığı ile ma’lûldurlar ki, utanmak ve arlanmak kelimelerini lügatlarından ar tık tamâmen silmiş süpürmüşlerdir. Sakın mubâlağa yaptığımızı sanmayınız. Sergiledikleri hayâsızlıkları görüyorsunuz….

Bu kategoride yer alan İbni Teymiyye Uydurma Hadislerle Amel Etmesi ve Sahıh Hadise Uydurma Demesi başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Ξ Bir cevap yazın

Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Ders Kitabı TIKLA! Sınıf Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Akrostiş Şiir
Forum Duası Copyright © 2007-2023
Gizlilik Politikası İletişim

Allahtan yüz çevirenler Evliyalara sataşırlar Başlıklı Yazımızın Yanında Websitemiz İslami bilgilerden, Dini Sorular, Cevaplar, Hac, Meal, Cennet, Cehennem, Farz, Sünnet, Hanefi, Şafii, Rüya yorumları, Gusül, Abdest, İmanın şartları, Namaz, Oruç, Kuran Sureleri, Ayetleri, Hadis, Dualar, İslamda Aile Tavsiyeleri, Kadın İle İlgili Konular, İbadet, İman, Mezhep, Hanefi, Şafii, Maliki, Hambeli, İslamın Şartları, Diyanet, Eğitim, Sohbet, Arapça, Hayırlı Geceler, Zekat, Mahrem Sorular, Evlilik, Sahabe Hayatları, Salavat,Dini Hikayeler, Günah, Helal, Haram, Tecvid, Yemin, Sadaka, Siyer, Fıkıh, Ahlak Gibi Konular İçermektedir.