Allah, İftira Atan Kişiye Bu Dünyada Yaptığını Yaşatır’mı?

Allah, İftira Atan Kişiye Bu Dünyada Yaptığını Yaşatır’mı?

zorunluyolcu7
Bugün bir konu gördüm okudum, bir kardeşim iftiraya uğramış, ve sonraki mesajlarda herkes iftiraya uğradığını yazmış.

Tabi yazanların o iftira sonucunda ne yaşadığını içinde ne koptuğunu bilemez.

Açıkçası bende iftiraya uğradım, 13 seneden beridir bu iftira ile yaşıyorum gerçi yaşayamıyorum.

Şimdi sorum şu, Allah iftiraya uğramış insanları muhaffak eyleyip o iftiradan kurtarıp, iftira atanı gazaba uğratır’mı?

İftira eden, edilenin yaşadığı psikolojiyi yaşamadan ölür’mü?

İftira atanın bu dünyada kefareti nasıl olur?

Arkadaşlarım, bilen birisi var’mı, ilgili hadis ve ayet var’mı bu konuda.

Yorum: Allah, İftira Atan Kişiye Bu Dünyada Yaptığını Yaşatır’mı?

seyit gazi
selamun aleykum güzel kardeşim

bir gün Allah avc ye ne verebileceğimi düşündüm… sonuçta Allah a verebileceğim şeyin benim olması gerekir ki ona vereyim dedim ve hiçbir şey bulamamışken Allah avc ye verebileceğim şeyin uğradığım haksızlıkların ve zulmün karşısında bana tahakkuk eden haklar olabileceğini idrak ettim ve sadece Allah avc nin hatırı için cümle gelmiş gelecek haklarımdan vazgeçtim. gerçi biraz düşününce anasının gözü olduğumu, kimsede de bir hakkımı bırakmadığımı da farkettim.

bilirsin aişe validemize dahi iftira edilmiştir. şu da var ki bir maktül kıyamet gününde; katilini, içinde bulunduğu durumu ve ona edilen azabı gördüğü zaman kendi hakkından kendisinin vazgeçeceği ve affedeceği söylenir ve bir müminin kendisine verilecek mükafatlar kendisine gösterileceği zaman da haklarından vazgeçeceği söylenir ve yine Allah avc nin affedici bir kuluna : ben senden daha bağışlayıcıyım diyerek onu bağışlayacağı anlatılır.
tabi bunlar hakkının yenmesine göz yumacağın anlamına da gelmez. Allah rasulü anlam olarak : sakın sizi hakkı yenmiş bir vaziyette sus pus oturur vaziyette görmeyeyim demiştir. yine Allah rasulü kendi üzerinde hakları olup olmadığını sorduğu zaman sahabe çıkıp usulünce meramını anlattığında da bu tutum; Allahında rasulününde hakkını savunan müslümanları sevmesinden kaynaklanmakta idi

üstelik erkeksin… iftira edilen kadınlar ne yapsın. sana yapılan iftiraların aslını ortaya koy, düşmanlıkla değil azimet ve kararlılıkla haklarının peşine düş. gerisini de fazla dert etme. insanları ikna etme memnun etme hedefi, varılması imkansız bir hedeftir. her halükarda insanlar arkandan konuşmaya devam edeceklerdir. bunlarla uğraşır bunu dert edersen bu arızanın seni etkilemesinin de önüne geçemezsin. dediğim gibi işin aslını ortaya koyup, haklarını haddi aşarak değil kararlılıkla savun, gerisini boşver.

soruna gelince… Allah avc o kadar müstağnidir ki kulları yaptıkları işlerin karşılığını çoğu zaman dünyada alırlar, öyle bir istihza öyle bir incelik içinde alırlarki kendileri dahi bunu farketmezler.

hesap günü imtihana önce namaz defterinden başlanır ve namazı tam olanın amel defteri incelenirken müsamaha gösterilir. namaz ameli eksik olanın ise amelleri incelenir ve amelleri incelenin de vay haline… tabi bu Allah avc nin hakları sonrasında kulların haklarının defterleri açılır ve biriktirdiği hayr ameller varsa hak sahiplerine verilir, amelleri yetmezse hak sahibinin günahlarını yüklenir ve Allah avc nin hesabı görüldükten sonra kul cennete gireceğini umud ederken cennete giremez ve ona git üzerindeki kul haklarının sahiplerini bul onlarla helalleş denir ve kul mahşer yerinde hakkını yediği kulları aramaya koyulur.
şu da var ki; şehitlerin dahi kul hakkı bağışlanmaz ancak Allah avc nin mağfireti ve ikramı geniştir elbette onları bir şekilde helalleştirecektir. burada dikkat çekmek istediğim husus şehitlerin dahi kul haklarının bağışlanmayacağı hususunun vahametidir.

kul hakkı başka bir şeydir hemşerim…

Allah avc neyi nerede nasıl sonuca bağlar onu Allah bilir ancak ne dünyada ne de ahirette kimse Allah avc nin kudret elinden kurtulamaz.

Yorum: Allah, İftira Atan Kişiye Bu Dünyada Yaptığını Yaşatır’mı?

zorunluyolcu7
Seyit Gazi

Kıymetli hocam teşekkür ederim, yazıyı okudum, iftira eden kul hakkına giren genelde bu dünyada çeker ama ahirette’de ödeyebilir diye söylendiğini yazmışsın, peki öbür dünyada Allah hakkını yediğin kişiyi bul helallik iste dediğinde hakkı yenen kul hakkını helal etmediği takdirde ne olur.

Bakın hocam benim hakkım bana atılan iftira yenilir yutulur cinsten değildi, şimdi ben bir Müslüman olarak Allah’ın ve Peygamber Efendimiz (s.a.v) in ne kadar bağışlayıcı olduğunu ve bağışlayıcı olun dediğini biliyorum, ve şahıs olarak kimseye kötülük etmedim insanlarada yardım etmeyi çok severim elimden geldiğince yardım ederim, ve bunu sadece Allah emrediyor diye değil bende istediğim için ediyorum, bu şahıslar benim çocukluk arkadaşlarım ve benim 13 senemi tamamen hiç ettiler belki bir 10 sene daha belki daha fazla heba edecekler yani gençliğim berbat geçti diyebilirim, 13 senedir hatta şuan bile ne yaşadığımı Allah’tan başka kimse bilmiyor bu şahıslara (iftira aracılığı ile hakkımı yediği ve hayatımı hiç ettikleri için) çok büyük büyük beddualar ediyorum, Allah’ım benim gençliğim gitti ben ben çukurdan çıktığımda onların gazabı başlasın ve ölene dek benim gibi helak olmuş şekilde toprak altına girsinler dedim.

Ama buna rağmen hala şunu da düşünüyorum, Allah’ım sen onları öyle bir hale getirki karşıma gelip kardeşim biz senin hakkını yedik affet helalleşelim konuyu kapatalım hiç olmamış olarak görüp eski haline gelsin desinler, yemin ederimki helalleşir olmamış olarak kabul ederim gençliğimin gitmesine rağmen.

Ama bu dünyada helallik istemeyip hatta gelecekte bile karşıma çıkıp hala iftira ederlerse ve veya hiç karşıma çıkmayıp hellalleşmeden ahiret yolcusu olursak ahirette beni bulmasınlar bile hakkımı helal etmem.

O yüzden helalleşmeyeceksek dahi beni bulmasınlar karşıma çıkmasınlar olaki hala ilerde kendileri içinden onu bulup iftiraya devam edelim gibi bir düşünce içindelerse, Allah bana yaptıklarını onlara öyle bir yaşatsınki beni görseler dahi kafası kopmuş deve kuşu gibi yanımdan geçip gitsinler.

Zaten helalleşsek dahi benim yaşadığımı yaşamalarını istiyorum bu kadar kolay olmamalı o hisleri o duyguyu benim gibi çok acı tatsınlar.

Benim şuanda hayatım hiç Seyit hocam yaşıyorum ama yaşadığıma bakma 13 seneden beri her gece yatarken İnşAllah sabah kalkamam diye yatıyorum.

Yorum: Allah, İftira Atan Kişiye Bu Dünyada Yaptığını Yaşatır’mı?

seyit gazi
zorulu yolcu
yok kardeşim tam olarak öyle söylemedim… sonuçta insanın diliyle söyledikleri ve eliyle yaptıkları, dünyada öyle bir incelikle karşısına geliyor ki; çoğu zaman farkında olmuyor demek istedim. onlarda sana yaptıkları haksızlığı dünyada fazlasıyla görseler veya istidraca uğrayıp yanlarına kar kalsa dahi hakkın bakidir. şöyle düşün Allah korusun birisi birisinden hırsızlık yapmış olsa, sonra çaldığından bir hayır göremese veya başka biriside gelse ondan çalsa, bu hakkı yenmiş olan insanı bağlar mı ? dünyada veya ahirette Allah rızası için helalleşirsen Allah daha bağışlayıcıdır daha cömerttir. hakkını helal etmezsende; onların hayr amellerini almak eğer hayr amelleri yetmezse senin günahlarını onlara yüklemek suretiyle karşılığını almış olursun.

sana maktülün katiline edilen azabı gördüğünde; katilini kendiliğinden bağışlayacağını söylemiştim. yine mahşerde beklerken birbirimizle dünyada ne kadar kaldığımızı konuşurken, bir veya birkaç gün kaldığımızı söyleyeceğiz. yine dünyanın derdini çekmiş bir müslümana cennet gösterildiği zaman; dünyada hiç sıkıntı çekip çekmediği sorulduğunda, dünyada hiçbir sıkıntı çekmediğini söyleyeceği veya dünyanın bütün nimetlerine sahip olan bir mücrime cehennem gösterildiği zaman; dünyada gün yüzü görmediğini sorduklarında, dünyada hiçbir nimet görmediğini söyleyeceğini anlatırlar. burada anlatılmak istenen insanların yalan söyleyebileceği değil dünyanın geçiciliği. mümine karşısındakini bağışlaması halinde cennette kendisine verilecekler gösterildiği takdirde, kul zaten bağışlar. öteki türlüde amellerin yüklenmesi ile cennette nimet ve dereceler, Allah korusun cehennemde gazab ve derekeler olarak herkes karşılığını alacaktır. sonuçta herkes karşılığını tastamam alacak ve neticesinde melekler rabbim biz sana layıkıyla kulluk edememişiz deyip rablerine döneceklerdir.

benim esas gençliğimi kim çalmış biliyor musun ? erkeklerin çocukken veya gençken yaptıkları muhabbetleri bilirsin… onlarla zihnimi ve kalbimi kirletmem, hayat ilişkiler öyle olur sanmam olmuş. arkadaşların sana iftira etmemiş dahi olsalardı, gayet iyi anlaşmış olsaydınız dahi; senden daha fazlasını çalabilir ve senin bundan haberin dahi olmayabilirdi.geçen on iki seneyle yüzleşmek zordur. insan esas peki bunca zaman boşuna mı üzüldüm sorusunu kendine yöneltemez ve düştüğü kuyudan çıkmayı kendisi istemeyebilir.halbuki yanlış insandan veya insanlardan kurtulduğun gün şükretmen lazım. bırak onlar kendi başlarını yesin. ne onlara br öğüt verebilirsin ne de bir şey belletebilirsin.ben hatta bazen şöyle düşünürüm… yeri gelir hayırlı insan hayırsız insandan daha lüzumludur. kötü bir kadın görüyorsun beğenmiyorsun veya arıza birini görüyorsun onunla uğraşıyorsun ya; inan o kötü kadının 4 5 tane kırığı vardır ve eğer o olmasa, o 4 5 kırığı çıkıp milletin kızına dadanacaktır veya o arıza insanın uğraştığı, kendisi gibi 4 5 arıza insan vardır eğer o olmasa, bunlarda çıkıp başkalarıyla uğraşacaktır. onun için insanlarla o kadar uğraşma.

seninle kıyaslamıyorum bir iftiraya veya bir haksızlığa uğramasamda benimde arkadaşlarımdan yana onurumun kırıldığı oldu hatta bunda onlardan daha çok benim payım olabilir ama belkide başka türlü onlardan uzaklaşamayacak veya kendim olamayacaktım. bazen mutlu bazen yalnız çoğu zamanda kendimim artık ve işin güzel tarafı kendimi seviyorum artık. hani bir şarkı da gençliğimi geri verseler bu kez en çok kendimi severim diyor ya. bencillik olsun diye veya kalbimi taşlaştırdığı için söylemiyorum ama en çok kendimi üzerine insanları sevseymişim; insanları daha az sevsem dahi insanlar da faydasını görürmüş, bende faydasını görürmüşüm. kendimi sevmeyip insanları sevince; ne ben bir faydasını görmüşüm, ne de sevdiklerim bir faydasını görmüş.onun için herkesi nereye koyacağını iyi bil… en başa rabbini koy. birinci sıraya Allahı koymayanlar; hem birinci sıraya koyduklarını, hemde rablerini kaybederlermiş. onun tavsiyelerine kulak ver. ölçülerine uy. nuhun gemisi olan sünnet varken; okyanusa ben yüzme biliyorum veya öğrenirim diye atlamanın alemi yok. sonrada onun ölçülerine göre sev sevil.her nimetin her vaktinin kıymetini bil. herhalde yüklendiğimiz en kötü şey; insanlar veya hayat hakkında önyargılarımız ve kaygılarımız oluyor.

zorunluyolcu7
Seyit Gazi

Hocam sağol, ama bana yapılan cidden yenilir yutulur bir şey değil, benim şuan aynı beyinde hafızanın tamamen silinip ölüp başka yerde ve bedende tekrardan dirilmem lazım 18 yaşımda gelmem lazım, benim hayatımdaki en önemli zamanlarım heba harab oldu gitti, 17 yaşıma bir daha gelmeyecem.

Ben yine diyorum, bana yaptıklarını verdikleri psikolojiyi tatmadan bu dünyadan göçüp gitmesinler, onu bir tatmaları gerekiyor nasıl bir his anlasınlar Rabbim İnşAllah tattırır, bir insanın hayatını %100 olarak alalım, benim hayatımın ilk en önemli %50’si gitti onlarında çukurlarını doldurmadan son %50’si gitsin, keşke bu dünyaya gelmeseydim demeliler.

Ve helalliğide bu dünyada olursa olacak, hepimiz toprak altına gittikten sonra benden bağış helallik beklemesinler.

Ahirette bile yer yerinden oynasa helal etmeyecem, sadece bu dünyada ederim.

Aklımdan öyle beddualar geçiyorki, ben ki bedduayı sevmem kimseye etmemiş biri olarak, ve bu konuda hakkımı aramak adına ediyorum.

Ediyorum derken haksız şekilde değil sadece benim yaşadığım psikolojik sorunu yaşasınlar ne fazlası ne azı, tamamen eşit.

Benim karşıma olurda çıkmaya kalkarlarsa sadece helallik için çıksınlar konu kapansın, ama hala iftira ile çıkacaklarsa hatta çıkarlarsa o zaman işler değişir, 2006’dan beridir şaşmadı muhakkak kaybettim artık kazanmak istiyorum.

İnşAllah akıllarını kullanıp, kardeşim biz sana haksızlık ettik, hakkını helal et bunlar hiç yaşanmamış şekilde devam edelim derler, ve bende helal ederim konu orada kapanır.

Ben çocukluk arkadaşlarımı tanıyorsam, Allah bunları helak etmeden gelip helalleşmezler.

seyit gazi
zorunlu yolcu

öncelikle din adına konuşulurken harfi harfine konuşmak gerekir anlattıklarımı, bir vaaz bir hüküm olarak algılama, biz sohbet ediyoruz.

sana yapılan haksızlığı konuşmuyor veya kıyasa gitmiyor, başına gelenleri değersizletirmiyorum… yanlış anlama isabet etmiyor da olabilirim. anladığım kadarıyla sen bir şeyi düşünüyorsun, bu güzel hoş diyorsun, başkalarının da böyle davranmalarını bekliyorsun. işin aslı şu ki ne kadar güzel de düşünsen, kimse umduğun gibi sana davranmıyor. herkes farklıdır herkes bir dünyadır. herkesin farklı bir dünya olması olayın başka bir boyutu olmakla beraber, insanların makul oldukları hususların dışında da; bazen insanlar bunları önemsemezler sana bir anlam veremezler, bazen kendileriyle yüzleşemezler inkar ederler, bazen hatalarını kabullenemezler suçlarlar, bazen bununla başa çıkamazlar uzaklaşırlar. neden böyle düşündüm çok rahat karşındakine düşünce ve davranış modelleri öngörüyorsun. daha önce başka konuda çocuğun velayeti hususunda bir cevap vermiştim, burada sana iftira atanların sana nasıl geleceklerini öngörüyorsun, yine derdin neymiş diye mesajlarına bakarken de bir japonla evlenilir o da müslüman olur olur gider tarzı bir yaklaşımın olduğunu görmüştüm. ne peygamberler gelmiş, insanlar ne mucizeler görmüşde iman etmemiş. sen çok rahat konuşuyor işi bağlayabiliyorsun. bütün bunlarda neticesinde hayal kırıklığına veya insanlarla mücadeleye dönüşebiliyor. tekrar ediyorum sana yapılan iftirayı veya arkadaşlarını konuşmuyor, seni suçlamıyor kendimle de bir kıyasa gitmiyorum.ben seni değil kendimi anlatıyorum. kul hakkının veya iftiranın vahametini zaten konuşmuyorum ama sonuçta kadınlar ne yapsın. onlara da ne iftiralar atılıyor. işin aslı ortaya konup, haklar savunulduktan sonra yoluna devam etmek, bununla yaşamamak lazım. gerçekten insanları hoşnut veya razı etmek varılması imkansız bir hedeftir.

arkadaşlarının sana o iftirayı atmamış olmalarını, onlarla gayet iyi anlaşıyor olmayı, aralarında bulunuyorken o iftirayı bir başka arkadaşınıza atmış olmayı veya buna sessiz kalmayı mı isterdin. kıyasa gitmemekle, bir iftiraya uğramadığımı belirtmekle beraber gerçekten arkadaşlarım açısından onurumun kırıldığı zamanlar oldu. sardırdıkca çamura battım, sardırdıkca onurum kırıldı ve bunları bırakıp kendime baktım, birazda kendi hatalarımla yüzleştim. sonrasında geri gelenleri oldu, ama benim için o kadar da bir anlamı olmadı. hiçbirine de bir garezim yok belki başka türlü da onlardan ayrılmayacaktım. belki ayrılmama da gerek yoktu ama insan bazen ilişkisini yönlendiremeyince de uzak durmayı tercih edebiliyor. insan birinci sıraya Allah ı koymayınca birinci sıraya koyduğunu kaybedebiliyor, Rabbini de kaybedebiliyor ve birinci sıraya koydukları ile imtihan ediliyor. birinci sıraya Allah ı koyduğun zaman, diğer sevdiklerin senin için bir nimet oluyor, faydasını da görüyorsun. bazen sudan çıkmış balık gibi hissedecek olsa bile insan, vakti gelince artık aynı şeyleri sardırıp durmayı bırakması ve her anın ve her nimetin değerini bilmesi gerekiyor. Allah ın sana vermediği nimetleri gündemin yapıp kendi kendini daraltma, Allah ın sana verdiği nimetlerin tadını çıkarıp şükrünü eda et. bunları bir suçlama veya çekilenleri değersizleştirme olarak algılama. dediğim gibi ben kendimi yazıyorum. varsa alacakların al.

zorunluyolcu7
Seyit Gazi

Hocam eyvAllah sağol ben inanıyorum, zaman herşeyin ilacıdır.

Ben Allah’ın emrettiği gibi adaletli davranıyorum bana davranırlar davranmazlar bilmem ama davranmazlar bir yerden Allah çıkarır.

Eş konusunda ben hiçbirşey demiyorum Allah bilir Japon Türk fark etmez, kafa yapısı benim gibi anlaştığım ahlaklı biri olsun yeter bana, güzel falan aramıyorum anlaşabildiğim biriyse en güzel eş o bana.

Allah iyileri iyilerle karşılaştırsın.

seyit gazi
zorunlu yolcu

amin güzel kardeşim…

bende çoğu zaman bizim iyi olmayanın veya bizim olmayanın peşinde koştuğumuzu söylüyorum. eş ile alakalı verdiğim alıntıda, sadece bir örnekti, konuşmanda öncesi vardı sonrası vardı ona takılmak için örnek vermemiştim. bazı şeyleri rahat öngörüyorsun demek istemiştim. tabiki akılla hikmetle istişare ile sebeplere sarılarak bazı yollar çizilebilir ama insan umduğu modellerin birebir aynısını ancak torna tezgahından çıkarabiliyor. kaldı ki işin işine insan girsin, imtihan girsin karşımızdakinin imtihanı girsin.

dediğim gibi kıyaslamak veya tenkit etmek için yazmamıştım kul hakkının vahametinden de bahsetmiştik zaten.

Allah hayırlı rızıklarla rızıklandırsın inşaAllah. Allah a emanet ol.

zorunluyolcu7
Sağol hocam teşekkür ederim Allah razı olsun.

seyit gazi
amin kardeşim. Allah senden de razı olsun

iftira atan kişiye nasıl davranmalıyız, iftira