İşte Şeyh Ahmet Yasin’in o meşhur duası

İşte Şeyh Ahmet Yasin’in o meşhur duası

Yusuf
Filistin işgal altında. Yüzlercesi şehit edildi, binlercesi sakat kaldı. Evler, hastaneler, okullar, camiler, üniversiteler yerle bir ediliyor. Dünyanın sessiz kaldığı İsrail’in Gazze katliamı ikinci haftasına girdi.

Hiç bir şey yapamamanın verdiği acizlik içerisinde dünyanın tüm Müslümanlarına HAMAS’ın İsrail tarafından tekerlekli sandalyesinde şehit ettiği Şeyh Ahmed Yasin’in duasını hatırlatıyoruz.

Ya Rabbi zulmü sana şikayet ediyoruz

Geçen hafta hava saldırısıyla 500’e yakın yaşlı, kadın, çocuk, bebek demeden şehit eden terör devleti İsrail, şimdi de karadan ve denizden Gazze’nin üzerine bomba yağdırıyor!

Hiçbir ayrımı yapmadan tam manasıyla bir soykırım uygulayan canilerin şehit ettiği Filistinli sayısı kara harekatıyla beş yüzü aştığı gelen haberler arasında.

İnsanlık tarihinde eşi ve benzerine pek rastlanmayan, tarihin kara sayfaları içerisinde kara bir leke olarak yer alacak olan bu vahşet tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleştiriliyor.

Kara harekatına direnen HAMAS mücahidlerinin tüm dünya mustazafların dualarını arkalarına alarak Tek bir kişi kalsak da o şehadet parmakları inmeyecek, camilerimizi ibadethanelerimizi yıksanız da bu ezan dinmeyecek dercesine yıkılan camilerden, yükselen Allahü Ekber nidalarıyla vahşi saldırılara karşılık vererek, onlarca caniyi öldürdükleri ve katillerin ciddi bir direnişle karşılaştıkları gelen haberler arasında

Siyonist İsrail kana doymazken medeni olarak addedilen başta ABD olmak üzere Batı aleminin bu vahşet karşısında adeta İsrail’in tek dişi kalmış canavarlığından gizli haz aldıklarını kim inkar edebilir.

Bu gün insanlık dışı katliamını pervasızca yürüten, insanlık tarihi boyunca hep fitne fesadın, zulmün müsebbibi olan Siyonist Yahudiler’e tarihte en azından Alman filozof Gothe o gün böyle sesleniyordu.

Yahudi dediğimiz halkı tanırsın sen / Ki kendi tanrısından başka tanrı tanımaz / Öyle bir dini var ki onun / Yabancıları soymalarına izin verir / Ve ataklıkta eşi yok o halkın / Yahudi paraya tapar ve tehlikeden kaçar / Becerir o kolayca ve zahmetsizce / Faiz vererek para kazanmayı / Ve para kuvvetiyle kalpleri de fethetmeyi / Ve hiçbir sır ondan gizli kalmaz / Huzur ve nizam durdukça ayakta / Onun huzuru kaçar ve söner ümitleri.

İşte bugün Alman Başbakanı Merkel, o erdemli mesajdan bile bihaber İsrail’e toz kondurmadan, ülkesini savunmaktan başka hiçbir suçu olmayan HAMAS’ı suçlaması ve Fransa’nın benzer tepkisi, İngiltere’nin hamisi ABD’den gelecek talimatı beklemesi, Batı aleminin 21. yüzyılda geldiği noktayı göstermesi bakımından son derece manidardır.

Birleşmiş Milletler’e gelince; zaten İsrail’i alenen destekleyen ABD’nin güdümünde.

ABD’ ise Neoconlar’ın! şıracı bozacı taktiği işliyor orada!

Bizde ise Başbakan Erdoğan’ın Türkiye’nin stratejik ve tarihi konumunun gerektirdiği haklı tepkiyi göstermesi karşısında, canilerin Türkiye temsilcisi gibi hareket eden bir kısım medya var. Satır aralarında ülkesinin kurtuluşu için çarpışan HAMAS’ı alenen terör örgütü olarak göstererek, İsrail’i terörden çok çeken ülke diye söz eden yazı ve haberler var.

Habervaktim.com onların bu sinsiliklerini suratlarına çarparken, onların savunucusu konumundaki MOSSAD’ın Türkiye’deki propaganda ve Türk basınını izleme ajansı olarak çalışan Kehaber, İsrail’in Gazze’de işlediği cinayetleri haber yapan habervaktim’i ‘anti-semit’, Hürriyet gazetesini de ‘özgür basın’ olarak nitelendirmiş.

Habervaktim’in, ‘Hürriyet, Siyonist Yahudi’den daha da çirkefleşti’ haberinde, Hürriyet’in yalan ve propaganda amaçlı haberini deşifre etmesini hazmedemeyen Kehaber, habervaktim’i hedef göstermekten de geri kalmayarak ‘Yahudilerin çirkef oldukları’ antisemit saplantısından yola çıkan habervaktim, ‘Hürriyet, Siyonist Yahudilerden daha da çirkefleşti’ başlığını attı. Habervaktim, Hürriyet’in haber yapma şeklini diline dolayarak yıpratma girişimlerini yoğunlaştırdı… ifadelerini kullanmış.

MOSSAD destekli Kehaber’in habervaktim Hürriyeti sindirmek istiyor şeklindeki bu propagandası, İsrail’in, tanklarını çocukların üzerine sürmeleri üzerine dönemin İsrail büyükelçisinin: Şimdi bu 7-8 yaşlarındaki çocukların üzerine tank sürmek ne kadar doğru? sorusuna verdiği Ama efendim o çocuklar da bizim askerlerimize öldürücü mahiyette taşlar atıyorlar adaletsizliğini hatırlattı.

İşte Siyonist Yahudi mantığı bu!

Hem suçlular hem güçlüler!

Habervaktim.com o haberle milyonların hissiyatını dile getirdiği için, söz konusu haber okuyucularımızdan da büyük destek gördü.

Kanatılan vicdanlara tercüman, karartılan ocaklara bir nebzede olsa ışık oldu.

Habervaktim var olduğu müddetçe Rabbimiz’in inayeti keremiyle mazlumun yanında zalim’in karşısında her daim dimdik duracaktır.

Şehid Şeyh Ahmed Yasin’in niyazıyla;

Ya Rabbi sen MUSTAZAFLARIN RABBİSİN… Sen bizim RABBİMİZSİN… Bizi kime bırakıyorsun? Bize Cehennem olacak uzaklara mı? Veya Düşmana mı? ALLAH’IM! Akıtılan kanlar, dokunulan ırzlar, çiğnenen hürmetler, yetim bırakılan çocuklar, oğlunu yitirmiş anneler, dul kalmış kadınlar, yıkılmış evler ve ifsad edilmiş ekinlerin aşkına sana şikâyette bulunuyoruz. Sana şikâyette bulunuyoruz…

Dileriz Rabbimizden Şehid Şeyh Ahmed Yasin’le birlikte milyonların o yakarışları şimdi makes bulur da bu zulüm biter..

Cevap: İşte Şeyh Ahmet Yasin’in o meşhur duası

meçhul_100
sana şikayet ediyorum
Hayatının büyük bölümünü İsrail hapishanelerinde geçirmiş, âma, felçli, tekerlekli sandalyeye mahkum Filistinli lider Şeyh Ahmed Yasin böyle dua ediyordu!

İbrahim Karagül’ün yazısı

ALLAH’ım! Ümmetin suskunluğunu sana şikâyet ediyorum!

Ben ki kocamış bir yaşlıyım. Kurumuş iki elim, ne kalem tutuyor ne de silah!

Sesimle yeri inletecek güçte bir hatip de değilim!

Ben ki saçları ağarmış, ömrümün son demlerinde, türlü hastalıkların yıktığı ve üzerinde zamanın belâlarının estiği biriyim!

Tek isteğim, benim gibi Müslümanların zaaf ve aczinden müteessir olanların yazmasıdır!

Siz ey Müslümanlar! Suskun ve aciz, helâk olmuş ölüler!

Hâlâ kalpleriniz sızlamıyor mu, başımıza gelen bu acı felâketler karşısında? Bir halk yok mu?

Hiç mi kimse yok, ALLAH için ve ümmetin namusu için kızacak?

Şerefli direnişçilerken, bizleri katil teröristler olarak ilan edenlere karşı duracak! Bu ümmet utanmaz mı, şerefi çiğnenirken? Siyonist katilleri ve uluslararası işbirlikçilerini görmezden gelirken!

Omuzlarımıza el verecek ve gözyaşlarımızı silecek bir bakış! Bu ümmetin kurumları, sivil güçleri, partileri, teşkilâtları ve bariz şahsiyetleri, ALLAH için kızmaz mı? Tümü birden sokaklara dökülüp, bizim için dua etmeye. ‘Ey Rabbimiz! Gücümüzü topla, zaafımızı gider ve mü’min kullarına yardım et!’ diye çağıramaz mı? Buna da mı gücünüz yetmiyor? Yakında bizim büyük ölümlerimizi duyacaksınız, o zaman alınlarımızda şu yazılacak:

Bizler direndik, ileri atıldık ve kaçmadık..

Ve bizimle birlikte çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız ve gençlerimiz ölecek!

Onları, bu suspus ve bön ümmete yakıt yapacağız!

Bizden, teslim olmamızı ve beyaz bayrak dikmemizi beklemeyin! Çünkü biz, bunu yapsak da öleceğimizi biliyoruz. Bırakın savaşçı onuruyla ölelim! Dilerseniz bizimle olun, elinizden geldiğince, öcümüzü sizden her biri boynuna taksın!

Dilerseniz bize acıyarak ölümümüzü izleyin! Temennimiz, Allah’ın, emaneti savsaklayan herkesten kısas almasıdır! Umarız bizim aleyhimize olmazsınız! ALLAH aşkına, bari aleyhimize olmayın!

Ey ümmetin liderleri, ey ümmetin halkları!

ALLAH’ım!

Sana şikâyette bulunuyorum… Sana şikâyette bulunuyorum… Gücümün azlığını, imkânımın yetersizliğini ve insanlara karşı zaafımı Sana şikâyet ediyorum. Sen mustazafların Rabbisin… Sen bizim Rabbimizsin… Bizi kime bırakıyorsun? Bize cehennem olacak uzaklara mı? Veya düşmana m?

ALLAH’ım!

Akıtılan kanlar, dokunulan ırzlar, çiğnenen hürmetler, yetim bırakılan çocuklar, oğlunu yitirmiş anneler, dul kalmış kadınlar, yıkılmış evler ve ifsad edilmiş ekinler aşkına, sana şikâyette bulunuyorum.

Sana şikâyette bulunuyorum! Gücümüz dağıldı… Birliğimiz bozuldu… Yollarımız ayrıldı…

Halkımızın zaafını ve ümmetimizin bize yardım edip, düşmanı yenmedeki aczini sana şikâyet ediyoruz…"

Şeyh Ahmed Yasin

Hayatının büyük bölümünü İsrail hapishanelerinde geçirmiş, gözleri görmeyen, felçli, tekerlekli sandalyeye mahkum Filistinli lider… 22 Mart 2004’te, 67 yaşında, sabah namazına giderken bir İsrail füzesiyle şehid edildi…

Yeni Şafak
alıntıdır…

Yanıt: İşte Şeyh Ahmet Yasin’in o meşhur duası

Şema
kanal 7 de seyfullah kartal okudu tam yemek yiyiyordum beni mahfetti şeyh ahmet yasinin yakarışı

Soru: İşte Şeyh Ahmet Yasin’in o meşhur duası

mümin
çok etkilendim.
Allah razı olsun

Şema
şeyh ahmet yasinin duası hala taze ve güzel
dua içten yapılınca çok etkili oluyor

şeyh ahmet yasin, ahmet yasin, şeyh ahmet yasinin duası