Ölen bebekler aralarında oynuyorlar mı? yoksa her bebeğin yanında melek mi var? bebeklerin mezarda aklı eriyor mu?

Ölen bebekler aralarında oynuyorlar mı? yoksa her bebeğin yanında melek mi var? bebeklerin mezarda aklı eriyor mu?

gokhangungor
rahmetli kızımın mezarının yanında 2 bebek mezarı var bebekler aralarında oynuyorlar mı yoksa her bebeğin yanında melek mi var ? bebeklerin mezarda aklı eriyor mu düşünüyor mu neler yapıyor

Cevap: Ölen bebekler aralarında oynuyorlar mı? yoksa her bebeğin yanında melek mi var? bebeklerin mezarda aklı eriyor mu

mumsema
< rahmetli kızımın mezarının yanında 2 bebek mezarı var bebekler aralarında oynuyorlar mı yoksa her bebeğin yanında melek mi var ? bebeklerin mezarda aklı eriyor mu düşünüyor mu neler yapıyor >
Ölen her bebek 33 yaşında ve cennettedir (Kabirleri cennete dönüşecek). 33 yaşında olacaklar ve biri nasıl düşünüyor ve sobet ediyorsa, onlarda öyledirler.

Cevap: Ölen bebekler aralarında oynuyorlar mı? yoksa her bebeğin yanında melek mi var? bebeklerin mezarda aklı eriyor mu

gokhangungor
hocam bebekler vefat ettiği yaşda olacak diye biliyorum yoksa yanlış mı ?

Cevap: Ölen bebekler aralarında oynuyorlar mı? yoksa her bebeğin yanında melek mi var? bebeklerin mezarda aklı eriyor mu

Fetva Meclisi
< hocam bebekler vefat ettiği yaşda olacak diye biliyorum yoksa yanlış mı ? >
33 yaşında olacaklarını söyleyen Alimler olduğu gibi, oldukları yaşta kalacaklar diyenlerde vardır.
en iyisini bilen Allah’tır.

HAMMADUN
Ruhlar için yaş mevzubahis değildir. Zira ruh rabbinin bir emri olarak, rabbinden bir nebze olmak üzere yaratılmış dünyada tüm nefis sahipleri gibi ölümü tadacak olan yaratılmıştır. Ancak ölümsüz bir yaratılmış ve ölümsüzdür. O’na zaman ve mekan biçmekde ancak rabbinin katındaki ilmin tezahürüdür.

İnsanlar bu dünyaya kendi ahitleri ve kendilerinin istek ve arzularından oluşan halleriyle, kaderlerini kendileriyle ahitleşen rablerine bizzat kendileri yazdırmışlardır. Yazan allah-u Taala, Yazdıran ise o insanların kalplerindeki esrardır. Zira rabbimiz bizim kalplerimizin esrarını bilir. O ilim onun ilmi, O ilim muvacehesinde de bizim kaderlerimizi yazıp, bu kaderlerin yüklenemeyeceğimiz bir emsalde olmaması içinde insanlara ŞERİ HÜKÜMLERİ’ni bildirmiş, bu hükümlerin dışında iş tutmanında, insana artı bir takım külfetler getireceğini de bildirmiştir. Bu durumda allah-u Taala bizim sırtımıza çekemeyeceğimiz yükü vurmamış, biz allah-u Taala’nın şeri hükümlerinin dışında bu yükü, yani çekilemeyecek yüklerin altına da bizzat kendimizi sokmuş oluruz. Hayr varken şerre talip oluruz.

İnsanlar cennette yaş itibariyle, berzahtan dünyaya, dünyadan berzaha binlerce yıllık bir serüvenin oyuncularıyken, görünüm itibariyle 33 yaş evsafında bir görünüme sahip olacaklar, kadınlar ise, onsekiz, yirmi gibi.

Çocuklar dünyada nefslerini kullanmamaları, hiç bir günahın da kendilerine etki etmemesinden dolayı, insan olmalarına rağmen, melekler gibi, günah işlememişler sınıfında değerlendirilecekler, sorgu sualden ve cehennem azabından da muaf tutulacaklardır. Onlar bulundukları makam itibariylede cennetin, küçük müdavimleri olarak cennet ehlinin arasında, huzur ve mutlulukla gönüllere surur vereceklerdir.

Asla ölen yakınlarınızı mezarlarda aramayınız. Zira onlar berzahda, kabirlerine kaldırılmış, dünyada işledikleri işler sebebiylede, ya büyük sıkıntılar içerisinde, yada büyük mükafatlara erişmiş halde bulunurlar. Kabirlerinde sıkıntıda olanlar, kabus görmüş insanlar benzeri o kabirlerinde, hesap günün gelmesini beklerken, diğerleri hoş bir rüyadan uyanmamak için, gayret sarfeden insanlar gibi, o kabrin nimetlerinden faydalanarak, bir tür uyku hali gibi o uykudan uyanmamak istemektedirler.

Ne zamanki rableri onları huzuruna çağırdığında, onlar topraktan biter gibi cesetlerin çıktığını, kabirlerden de bir kabustan uyananlar ve hoş bir rüyadan uyananlar hükmünde olanlar huzura dünyada kullandıkları binekleriyle birlikte geleceklerdir. Gelirkende huzur içinde ışıklar saçan bir güzellikle, O içi ve dışı kararmış, kabustan uyananlar da huzura doğru yöneleceklerdir. Öyleki, O içi ve dışı kabusun etkisiyle kararmış olanlar, gönüllerinde bir huzur ve surur taşıyan pırıl pırıl müslümanlara şu şekilde hitap edeceklerdir. Bizide bekleyin, ışığınızdan istifade edelim. Bir tarafta ruh, diğer tarafta beden ve karşılıklı olarak.

Rableri onlara şöyle hitap edecek. Susun artık, huzurumda birbirinizle tartışmayın, Bu gün HÜKÜM YALNIZ BENİMDİR. İnsan için orada bir şaşkınlık hali daha zuhur edecek. Zira yıllarca birlikte olduğu bedeni, onun leyhinde veya aleyhinde konuşmaya başlayacaktır. O hükmü çok çabuk kesence, hükümleri çok çabuk kesilenler, kitaplarını daha doğrusu mazbatalarını alacaklar. Sağ elinden mazbatalarını alanlar müjdeler olsun size, zira bu andan itibaren sizi ne bir korku ne de bir tedirginlik dokunmayacaktır. Sol elinden mazbatalarını alanlar, Yazıklar olsun size, zira bu andan itibaren korku ve tedirginlik sizin üzerinizedir. Size rabbiniz zulmetmedi. Zira sizler iki elinizin yaptıkları muvacehesinde kendi nefs’lerinize zulmettiniz. Gördünüzmü size vadedilen günün hak olduğunu.

Onlar masmavi olan gözleriyle, korku ve hiddetle kendilerini yerlere atarlar. Zira azabı tatmadan, muhteviyatını bilmektedirler. Ancak hüküm kesilmiş, perçemlerinden tutuldukları gibi cehennemin en dar yerinden, cehenneme atılmışlardır.

Cennetlikler ise hiç bir korku ve hüzne kapılmadan cennetin kapılarından her kes kendisine vaadedilen mekanlara yerleşmeye başlamışlardır.

Allah cümlemizi mekanı cennet olanlardan eylesin inşaAllah…..Allah cümlemizden razı olsun. Amin.

cennette bebekleri bekleyen melek, bebeklerin yaninda melekler olurmu, cocuklar melek midir