Anasayfa
24 Ocak 2024, 12:11
missa0
Abone

Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaptığı faaliyetler

Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaptığı faaliyetler

Kayıtsız Üye
Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaptığı faaliyetlerde toplumsal barış için,eğitim-öğretim için neler yapmıştır? Örneklerele açıkla.

lütfen çok acill.Cuma ya yetişmeli.


Cevap: Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaptığı faaliyetler

Darusselam
1- Medine’de ilk kez divan teşkilatı kurulmuştur.

2- Adli teşkilatlar oluşturuldu ve vilayetlere kadılar atandı.

3- Fethedilen yerler yönetim birimlerine ayrıldı ve böylece büyük şehirler oluşmaya başladı.

4- Irak, Mısır, Suriye, Cünd gibi yerlerde ordugah şehirleri kurulmuştur.

5- Hicri takvim kullanılmaya başlandı.

6- Ekonomik alanda yenilikler yapıldı.

7- Askeri amaçlı olarak ikta sistemi uygulanmaya başlamıştır.

8- Irak müslümanların eline geçmiştir ve böylece İran yolu açılmıştır.

9- Müslümanlar Basra ve Küfe’de askeri üsler kurdular ve güçleri arttırdılar.

10- Seçimlerle halifeler görev başına getirilmiştir.

11- Bu dönemde Arap milliyetçiliği kendini göstermemiştir.

12- Türklerle siyasi ilişkiler bu dönemlerde kurulmaya başlanmıştır.

13- Bu dönemde İslam devleti Medine bölgesinin siyasi anlamda en güçlü devlet haline gelmiştir.

Okudunuz mu?  Anne çocuğunu emzirme zorundamı?

14- Bu dönemde sistemli bir devlet sistemi düzenlenmiştir.


Cevap: Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaptığı faaliyetler

Kayıtsız Üye
Mescidi Nebeviyi inşa ettirdi. Ensar ve Muhaciri kardeş ilan etti. Yahudilerle anlaşma sağladı.


Cevap: Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaptığı faaliyetler

Kayıtsız Üye
Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaptığı faaliyetler çok acilll hemne çokk lazımmmm derslerin bitmesi lazım


Kayıtsız Üye
Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaptığı faaliyetler

Medineli Müslümanlar, Resûl-i Kibriyâ Efendimizin Mekke’ye gelmek üzere yola çıktığını duymuşlardı. Bunun için her gün sabah namazından sonra Harre mevkiine çıkarak, öğle sıcağı basıncaya kadar yolunu heyecan ve sabırsızlıkla beklerlerdi.

Yine bir gün teşrif-i Nebevîyi uzun uzun beklemişler, gelmediğini ve etrafı da şiddetli sıcağın bastığını görünce geri evlerine dönmüşlerdi.

Bu sırada bir işi için evinin damına çıkmış olan bir Yahudî, beyazlara bürünmüş bir kaç kişinin çölün sıcaklığını, serap ve sisleri yara yara gelmekte olduğunu gördü. Müslümanların Hz. Resûlullahı günlerden beri beklemekte olduğunu biliyordu. Kendisini tutamayarak, Ey Arap topluluğu. İşte beklediğiniz devletliniz geliyor diye haykırarak Müslümanlara müjde verdi.1

Okudunuz mu?  Sabah namazına kalkamadım saat kaçtan sonra kılabilirim

Bu müjde, o anda bir şimşek gibi çaktı. Şehir bir anda bayram havasına büründü. Çünkü, insanlığa huzur ve saadet sunan zât geliyordu. Müslümanlar derhal silahlanıp o tarafa doğru koştular.

Karşılayıcılar, Resûl-i Ekrem Efendimizle Hz. Ebû Bekir’e bir hurma ağacının gölgesinde dinlenirken kavuştular. Hz. Ebû Bekir başucunda ayakta duruyordu. Günlerden beri yolunu heyecan, sabırsızlık ve muhabbetle bekledikleri ak maşlaha bürünmüş Kâinatın Efendisini selâmladılar, nur saçan mübârek simasını temaşâya başladılar.

Hurma ağacının gölgesinde bir müddet yorgunluğunu gideren Resûl-i Kibriyâ daha sonra beraberindekiler ve karşılayıcılarla birlikte Medine’nin sağ tarafına düşen Kuba köyüne doğru yoluna devam etti.

Rebiülevvel ayının çok sıcak bir Pazartesi günü idi.

Güneş ateşten oklarını bütün şiddetiyle yeryüzüne gönderiyordu. Kuşluk vakti Resûl-i Kibriyâ Efendimiz, etrafındaki mü’minler halkasıyla Medine’ye bir saat kadar mesafesi olan Kuba köyüne vardı. Orada Amr bin Avfoğullarının kardeşi Gülsüm bin Hidm’in evine indi. Kızgın kumlar üzerindeki sür’atli yolculuk Efendimizi oldukça yormuştu. Hem bu yorgunluğunu üzerinden atmak, hem de buradaki Müslümanlarla görüşmek arzusuna binaen Kuba’da bir müddet ikâmet etmeye karar verdi.

Okudunuz mu?  Aksırınca ne denir? Aksırana ne demek gerekir?

Geceleri, Medineli Müslümanların eşrafından oldukça yaşlı bir zât olan Gülsüm bin Hidm’in evinde kalan Efendimiz, gündüzleri ise, Müslümanlarla konuşmak, sohbet etmek için Ashabdan bekâr bir zât olan Sa’d bin Hayseme’nin evine giderdi. Zâten, Muhacirlerin bekârları da onun evinde kalırlardı. Bu sebeple evine Dârül-Uzab (Bekârlar Evi) denirdi.1

Hz. Ali, Resûl-i Kibriyâ Efendimizin emriyle Kureyşlilerin kendisine teslim ettikleri kıymetli eşya ve emanetlerini sahiplerine iâde etmek maksadıyla Mekke’de kalmıştı.

Hz. Ali, bu vazifeyi yerine getirmiş ve Efendimizin Mekke’den ayrılışından üç gün sonra da hareket etmişti. Resûl-i Kibriyâ Efendimiz henüz Kuba’da iken gelip kavuştu. Yürümekten ayakları şişmiş ve kabarmıştı. Peygamberimiz onu gözyaşları arasında kucakladı ve ayağının iyileşmesi için duâ edip eliyle meshetti. Cenâb-ı Hak anında şifâ ihsan etti. Hz. Ali’nin ayaklarında ne kabarmadan, ne de ağrı ve sızıdan eser kalmadı.2

Okudunuz mu?  Dul bir bayan yetimi olan biri fitre verebilir mi?

Kubâ Mescidinin inşası

Resûl-i Kibriyâ Efendimiz, Amr bin Avfoğullarında on küsur gece misafir kaldı. Bu müddet zarfında Kuba Mescidini te’sis etti ve bu mescid içinde namaz kıldı.

İslâmda ilk mescid: Kuba Mescidi

Efendimizin tesis ettikleri mescidden önce, Müslümanlardan bazıları kendileri için mescid inşâ etmişlerse de, İslâm cemâatı için ilk olarak binâ olunan mescid işte bu Kuba Mescididir.

Gülsüm bin Hidm Hazretlerinin üzerinde hurma kuruttuğu arsasında binâ edilen bu ulvî ma’bedin inşasında, Resûl-i Kibriyâ Efendimiz bizzat çalıştı. Bir seferinde kucağına, güçlükle kaldırılabilecek büyükçe bir taş almışlardı. Sahabînin biri yanına varıp, Yâ ResûlAllah! Anam, babam sana fedâ olsun. Elindekini bana ver deyince, Hayır vermem. Sen de başkasını al buyurarak gayret ve faaliyetten büyük zevk aldığını ifâde etmişti. Böylece, ibâdeti, takvası, sadakâtı, metaneti, cesareti, vesair bütün güzel vasıflarda olduğu gibi gayret ve çalışkanlığıyla da Sahabîlere en güzel örnek oluyordu.

Okudunuz mu?  Dini kız isimleri ve anlamları

Onun bu gayret ve faaliyetini müşâhede eden Müslümanlar da aşk ve şevk içinde bıkmadan usanmadan ve zerre kadar fütûr eseri göstermeden çalışıyorlardı. Mescid yapılıp bitinceye kadar Peygamber Efendimiz çalışmaktan bir an olsun geri durmadı ve kendisini sâir Müslümanlardan farklı bir muâmeleye tabi tutmadı.

Kuba Mescidi, Resûl-i Kibriyânın hicreti ve özellikle Kuba köyüne ulaşmasıyla başlayan nuranî ve muazzam bir devrin mübârek bir âbidesidir. Bu sebepledir ki, Kur’an lisanıyla Takva Mescidi adı verilerek şerefli kılınmıştır. İlgili âyet-i kerimede meâlen şöyle buyurulur:

Muhakkak bu bir Mescid’dir ki, onun temeli Medine’ye hicretin ilk gününde takvâ üzere atılmıştır. Orada maddî ve mânevi pisliklerden temizlenmeyi seven kimseler vardır. Allah da çokça temizlenenleri sever. 1

Nebiyy-i Muhterem Efendimiz, hayatı müddetince her Cumartesi günü yaya veya binitli olarak bu mübârek mescidi ziyâret eder ve içinde namaz kılardı. Ayrıca mü’minleri de teşvik ederek, tam bir temizlik ve nezahetle bu mübârek mescidde namaz kılan kimse için bir umre sevabı olduğunu müjdelerdi.

Okudunuz mu?  İslamın yasakladığı davranışlar nelerdir

İslâmî gelişmenin önündeki engellerin yavaş yavaş bertaraf olduğu, İslâmın inkişaf ve teâliye başladığı bir dönemde inşâ edilmiş olması Kuba Mescidine ayrı bir mânâ ve ehemmiyet atfeder.

Suheyb bin Sinan, müşriklerin eziyet ve işkencelerine ma’ruz kalan kimsesiz Müslümanlardan biri idi. Medine’ye hicrete Efendimiz tarafından izin verildiği sırada bir türlü fırsatını bulup Mekke’den ayrılamamıştı.

Hz. Ali’nin hicret ettiğini görünce o da, Medine’ye hicret maksadıyla hazırlanıp yola çıkmıştı. Bunu gören Mekkelilerden bazıları arkasına düşüp yetiştiler ve Sen, buraya fakir olarak geldin. Yanımızda zengin oldun. Kendinle birlikte bu bol serveti de alıp götürmek istiyorsun. Buna müsâade edemeyiz demişlerdi.

Îmânından aldığı cesaretle bu kahraman Sahabî hemen bineğinden inmiş, çantasındaki okları çıkarıp karşısında duran Kureyş topluluğuna, Benim, içinizde en iyi ok atanlardan biri olduğumu bilirsiniz. Yanımdaki okların hepsini atar, onlar biterse kılıcımı çalarım. Bunlardan biri elimde bulunduğu müddetçe yanıma sizi yaklaştırmam diye hitap etmişti.

Müşrikler bu kahramanca seslenişe cevap verememişlerdi. Bu İslâm kahramanının kolay kolay teslim olmayacağını biliyorlardı.

Okudunuz mu?  Manevi temizlik ile ilgili örnekler

Bir tarafta kalbindeki Allah’a îmânın verdiği hadsiz cesaretle duran Suheyb bin Sinan, diğer tarafta gönüllerine şirk ürkekliği hâkim bir çok müşrik vardı.

Sonunda Suheyb şu teklifte bulunmuştu: Size, bütün servetimin yerini gösterir, onu size bırakırsam, gitmeme müsâade eder misiniz?

Gönülleri dünya malı sevgisiyle dolu müşrikler, Evet dediler.

Hz. Suheyb de onlara bütün servetini bırakarak Allah yolunda, dini ve îmânını serbestçe yaşamak uğrunda hicretine devam etmişti.

Rebiülevvel ayının ortalarına doğru gelip Kubâ’da Resûl-i Kibriyâ Efendimize kavuştu. Yolda gözü ağrımış, karnı ise son derece acıkmıştı. O sırada Efendimiz ve yanında bulunan Hz. Ebû Bekir ile Hz. Ömer’in önünde taze yapraklı salkım halinde hurma vardı. Hz. Suheyb hemen yaş hurmaları yemeye başladı.

Hz. Ömer, Yâ ResûlAllah! Suheyb’i görmüyor musun? Hem gözü ağrıyor, hem de yaş hurma yiyor dedi.

Resûl-i Ekrem, Ey Suheyb! Hem gözün ağrıyor, hem de yaş hurma yiyorsun buyurunca Suheyb, Yâ ResûlAllah! Ben, gözümün sağlam, ağrımayan tarafıyla yiyorum diye latif bir cevap vererek Efendimizi tebessüme getirdi.

Okudunuz mu?  Bir işimizin olması için okunacak dua

Hz. Suheyb daha sonra, Yâ ResûlAllah! Sen Mekke’den çıktığın zaman müşrikler beni yakalayıp, hapsettiler. Ben de servetimi vererek kendimi ve ailemi satın aldım dedi.

Resûl-i Muhterem Efendimiz, Suheyb kazandı. Suheyb kazandı! Ebû Yahya, satış kârlı çıktı 1 buyurarak bu kahraman Sahabîyi müjdeleyip sevindirdi.

Bunun üzerine şu âyet-i kerime nazil oldu:

Yine insanlardan öylesi vardır ki, karşılığında Allah’ın rızâsını kazanmak için kendisini fedâ eder. Allah ise kullarına pek şefkatlidir. 2

Server-i Enbiyâ Efendimiz, Kuba’da on küsûr gece ikâmet buyurduktan sonra bir Cuma günü Medine’ye doğru hareket etti. Kasvâ adındaki devesinin üzerinde idi. Peşinde Hz. Ebû Bekir, sağ ve solunda ise ana tarafından akrabaları olan Neccaroğullarından silahlı yüz kişi ile bir çok Medineli Müslüman yer almıştı. Manzara düşündürücü olduğu kadar da sevindirici ve ümit verici idi. Mekke’de yalnızlıkla başbaşa bırakılmış bulunan Resûl-i Kibriyânın etrafını şimdi içleri nur, dışları nur yüzlerce insan sarmıştı. Dillerinde tekbir, gönüllerinde ise hadsiz sürûr vardı. Kendilerinde dünya ve âhiret saâdetinin kaynağı olan gerçek îmân ve İslâmı sunan bu şerefli zâtın yolunu günlerden beri sabırsızlıkla beklemişlerdi. Şimdi ise ona kavuşmanın eşsiz sevincini duyarak, hissederek yaşıyorlardı.

Okudunuz mu?  Birinin tipiyle dalga geçmek

Kayıtsız Üye
Bu konuda emeği geçen her müslüman kardeşimden Allah razı olsun.


MertK
Çok güzel cevaplar ellerinize sağlık Allah razı olsun.


Kayıtsız Üye
Aşağıdakinlerden hangisi Medine ye hicretin sonuçlarından biri değildir

a- peygamberliğin medine dönemi başladı
b- müslümanların bütün sorunları sona erdi


AKA
Cevap: b– müslümanların bütün sorunları sona erdi


Kayıtsız Üye
en 6. sınıf öğrencisiyim ve bana şu soru soruldu hangisi peygamberimizin MEDİNE YE hicret ettikten sonra yaptıklarından biri değildir? a=medine sözleşmesi hazırlaması b=sık sık hira mağarasına çıkması c=mescid-i nebi yi yaptırması d=ensar muhacir kardeşliği kurması ben bunun cevabına b diyorum. çünkü hira mağarasına çıkınca hiçbir faaliyet yapmış olmuyor ki… ama şöyle bir şey var orada kendisine ilk vahiy oradan geliyor bu sebeple kuran-ı kerim i bize sunuyor ancak ben yine bunun faaliyet olmadığını düşünüyorum gerisini sizin bulmanızı rica ediyorum çünkü ben akılsıra erdiremiyorum

Okudunuz mu?  Secde ayetini okuduğu halde tilavet secdesini yapmayı unutan kişi bunu hatırlarsa ne yapmalıdır?

Kayıtsız Üye
medine sözleşmesi hazırlaması,mescidi nebiyi yaptırması,ensar_muhacir kardeşliği yapması


N.y.
Ben bu yazıyı doğruyu söylemek gerekirse okumadım çünkü yazılar uzun olunca okumak at istemiyorum açıkçası ben size bir soru sorucaktım

Peygamber Efendimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettiğinde İLK OLARAK ne yaptı?


Kayıtsız Üye
Ilk olarak Mescid-i Nebî’yi yaptırdı. Mescidin kuzey duvarında hurma dallarıyla bir gölgelik ve sundurma da yapıldı. Buraya Suffa denildi. Burada kabîleleri Medine’de bulunmayan fakir Sahâbîler kalıyorlardı. İslâm târihinde ilk medrese ve ilim öğrenme yeri olmustur Suffa.


peygamberimizin medineye hicretten sonra yaptığı çalışmalar, peygamberimizin medinedeki faaliyetleri, medineye hicretten sonra yapılan cami

Bu kategoride yer alan 313 Ayetel Kürsi hatmi nasıl yapılır başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Ξ Bir cevap yazın

Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Ders Kitabı TIKLA! Sınıf Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Akrostiş Şiir
Forum Duası Copyright © 2007-2023
Gizlilik Politikası İletişim

Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaptığı faaliyetler Başlıklı Yazımızın Yanında Websitemiz İslami bilgilerden, Dini Sorular, Cevaplar, Hac, Meal, Cennet, Cehennem, Farz, Sünnet, Hanefi, Şafii, Rüya yorumları, Gusül, Abdest, İmanın şartları, Namaz, Oruç, Kuran Sureleri, Ayetleri, Hadis, Dualar, İslamda Aile Tavsiyeleri, Kadın İle İlgili Konular, İbadet, İman, Mezhep, Hanefi, Şafii, Maliki, Hambeli, İslamın Şartları, Diyanet, Eğitim, Sohbet, Arapça, Hayırlı Geceler, Zekat, Mahrem Sorular, Evlilik, Sahabe Hayatları, Salavat,Dini Hikayeler, Günah, Helal, Haram, Tecvid, Yemin, Sadaka, Siyer, Fıkıh, Ahlak Gibi Konular İçermektedir.