Anasayfa
9 Aralık 2023, 20:54
missa
Abone

İslamiyette Gelin Kaynana Hakları

İslamiyette Gelin Kaynana Hakları


rana
Gelin – Kaynana ilişkileri

İnsan hayatının en önemli olaylarından biri olan evlilik, yaşamın en verimli çağında zenginleşmesine veya çoraklaşmasına yön veren bir dönüm noktasıdır.

Elbetteki huzur ve saadet dolu bir aile yuvasında en büyük rol kadına düşmektedir. Kadın aile hayatını cennetin küçük bir numunesi haline getirebilir. Bediüzzamanın şu veciz tespiti bu görüşü destekler niteliktedir. “Her insanın küçük dünyası, belki küçük bir Cenneti kendi hanesidir.”

Evlenmiş olan bir çift artık toplumun bağımsız birimidir. Evlilik sadece karı-koca arasında olmaz. Günümüzde, kayınvalide, görümce, kayın vs. evlilikte mutluluğun oluşmasındaki vazgeçilmez unsurlardır. Genç çift, aile dışındaki kişilerin, ailenin mutluluğunu olumsuz yönde etkilenmesine ve aile bağımsızlığını korumaya özen göstermelidir. Gelelim günümüzde yaşanan gelin-kayınvalide ilişkilerinde yaşanan sorunlar ve çözüm yollarına…

Konuya pembe gözlükle yaklaşmamız pek doğru olmaz Çünkü gelini ile anlaşamayan kayınvalide, kayınvalidesi ile anlaşamayan gelinler var. Geçmişten günümüze bu sıkıntı hep var olmuştur. Eskiden gelinlerin, oğulların, torunların, kayınpeder ve kayınvalidelerin aynı çatı altında yaşadığı yıllarda bu problem belki vardı, ama herhalde bugünkü boyutlarda değildi. Problemler yüz göz olmadan çözülüyordu. Dilimize yerleşen “Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla” sözü eskilerin bu konulardaki inceliğini gösteriyordu. Hem kayınvalide nasihat ederken dikkatliydi, aracı kullanarak telkinini yapıyordu, gelini de pür dikkat dinleyerek ders alıyordu.

Günümüzde kaçınılmaz ama bir o kadar da acı bir gerçek vardır ki. Ne gelin kayınvalideden, ne de kayınvalide gelininden memnun değil…

Hangisi haklı bilemeyiz. Ama şu bir gerçek ki; temeli İslam ile yoğrulmuş yuvaların mutsuz olması imkansız. Tabii bu durumda her iki tarafa düşen önemli görev ve sorumluluklar var. Çünkü mutlu aileler anne-baba ve çocuktan oluşmuyor. Eşinin ailesi ile arası açık olan bir aile ferdinin yuvasında çok mutlu olduğu söylenemez. Aile içindeki mutluluğun devamı için her iki tarafa da tavsiyelerimiz olacak.

Gelinlere düşen görev;

Kaynana demek (kaim ana); ana makamına kaim olan demektir. Gelin kayınvalidesinin annesinin yerine koyacak. Ona annesi gibi davranacak, muamele edecek. Ne demiş atalarımız “Ne ekersen onu biçersin”. Bu düstur ile hayatlarını ikame ettirmeleri gerekir.

Kendilerinin de birgün kayınvalide olacaklarını hiç akıllarından çıkarmamalıdırlar. Bilmelidirler ki; kocaları da bir ana kuzusudur. Kendileri çocuklarına nasıl düşkünse kayınvalideleri de evlatlarına öyle düşkün olacaktır.

“Aile fertlerine yaptığın her iyilik onlara sadakadir” hadisi gereğince; Kayınvalidelerine sevgi ve hürmette kusur etmemelidir. Sonuçta onlar zaten yaş itibariyle büyükler ve bunu hak ediyorlar.
Gelin kayınvalidesini sık sık ziyaret etmeli, bayramlarda, kandillerde vs. hatırını sormalıdır. Onu arayarak gönlünü almalıdır.

En kızgın anında bile gelin kayınvalidesi ile münakaşasında terbiye ve edebini muhafaza etmelidir.
Kendi annesi veya ailesinin özel meselelerini nasıl kimseye söylemiyorsa kayınvalidesi ile yaşadıklarını ona ait sırları kimseye söylememesi gerekir. Yani sir tutmalı, sırdaş olmalı. Bu durum kayınvalidesinin daha hoşuna gider. Gelinine duyduğu güven artar.

Herhangi bir konuda asla iddialaşmaması, inatlaşmaması gerekir. “Siz haklısınız, ama benim düşüncem budur” demeli. Konuyu uzatacak sözlerden kaçınmalı. Böyle durumlarda susmak her zaman en büyük sanattır.

Kayınvalideye düşen görev ve sorumluluklar
Gelinleriniz baba evinden sizin yuvanıza gelip ailenizin bir ferdi oldu artık. Ona Allahın bir emaneti olarak bakın. Çünkü onlar sizlere Allahın bir emanetidir.

Okudunuz mu?  Geliyorum geliyorum rabbim sana geliyorum yıktım nefsin kalesini tövbe edip geliyorum ilahisi

Kendi kızınızın veya bir aile ferdinin kusurlarını örter gibi gelininizin de kusurlarını örtün.
Gelininize emir vererek konuşmayın, daima onunla evladınız gibi hoşgörülü konuşun.
Evladınız ve gelininiz aralarında tartışıyor olabilirler, onların aralarına girmeyin.
Ahçılığı ile ün yapmış bir kadın, oğlunu ve yeni gelinini o akşam yemeğe çağırmıştı. Yine dostları olan yaşlı kadını da…

Mutfağa girdi ve yemeği hazırlamaya başladı. Akşam oldu ve misafirleri geldiler. Bir de ne görsünler yemekleri olmamış, tatlılar un kokuyor, patatesler pişmemiş, köfteler ise yanmış. Fakat durumu fark ettirmemek için yaşlı kadın ve gelini ellerinden geleni yapmışlar.

Yemek bitmiş. Kadının oğlu ve gelini evlerine dönmüşler. Bunu fırsat bilen yaşlı kadın sormuş:
-Ben senin harika bir ahçı olduğunu adım gibi biliyorum, fakat bu akşam yemeklerin hiç olmamış. Hayırdır hasta mısın?Kadın cevap vermiş:
Hayır oldukça iyiyim. Yemekleri kasten öyle yaptım. Bu yemekten sonra oğlum asla ikide bir annesinin yemeklerini hatırlatıp karısının kalbini kıramayacak…

Gelininizin size dinen bakmak zorunda olmadığını bilin. Ancak ondan gördüğünüz saygı ve hürmet karşılığında ona teşekkür ve dua etmeyi unutmayın.
Gelininizi oğlunuz ile aranıza gören bir yabancı gibi görmeyin.
Gelininizi her konuda methetmeli, ona bir anne şefkati ile davranmalısınız.
Gelininize hayat hakkı tanımalı onu bazı konularda serbest bırakmalısınız. Eşler arasındaki kararları saygı ile karşılamalısınız.

Gelinine sık sık iğneleyici, rencide edici laflar sarfetmekten kaçınmalısınız.
Gelininizin ufak tefek hatalarını görmezden gelmeli, olayları büyütmekten kaçınmalısınız.
En önemlisi gelininizin ailesi ile görüşmesinden rahatsız olmamalı, bu rahatsızlığınızı ima ile de olsa belli etmemelisiniz. Sizin kızınız size geldiği zaman nasıl memnun oluyorsanız; onlar da o kadar memnun olurlar.

Bu tür olaylarda (varsa eğer) arada kalan genelde eş olur. Koca muhakkak yatıştırıcı olmalı, arayı bulmakta dikkatli davranmalıdır. Karısının ve annesinin birbirleri hakkındaki kötü sözleri birbirlerine aktarmamalıdır.

Ne mutlu iyi geçinen birbirine sevgide, hürmette, saygıda, hoşgörüde kusur etmeyen gelin ve kayınvalideye!


islamiyette Gelin Kaynana Hakları

Misafir
çok güzel yazmışsınız…bende aynı durumdayım eşimin ailesi yüzünden eşimden ayrılmayı düşünüyorum.çünkü artık dayanamıyorum.elimden geleni fazlasıyla yaptım ama olmadı olmuyor.aileme hakaretlerde bulunuyorlar hazmedemiyorum.sürekli yalan dolan içindeler…ve eşim hala onlarla görüşmemi istiyo çok zor durumdayım…çok yoruldum ailesi yüzünden eşimden soğudum:(


Cevap: islamiyette Gelin Kaynana Hakları

Misafir
valla çok az gelini kızı gibi gören kayınvalide.onların gözünde oğlanlarını elinden alan insan modundayız.gözünün içine baktım temizliğine yetiştim bir kere ağzımdan kötü bir kelam çıkmadı.öyleyken onda biri kadar yakın olmadı düşman belledi.benim buzdolabım bom boşken gitti kızının çocuklarını giydirdi bilgisayarlar aldı.eğer az bir hakkımız dahi varsa kayınvalide ve görümcemizin üzerinde kesinlikle helal etmiyorum.haram olsun hepsi. Allah a havale ediyorum


rana

Allah ikinizede ve sizin gibi durumu olana sabır versin.
Evet kayınvaldelerinizinde hatası büyük olabilir, ve sizlere kötü sözler sarfedebilir, bir nevi zulüm edebilir sizleri üzerek ama yuvalarınıza sahib çıkın. Eşlerinizin yerini ve ailesinin yerini ayrı tutmaya çalışın.
Evet onlarında annesi, sizlerin anneleri eşlerinize kötü davransa ve siz o kötü davranışlara belki şahit bile olmuyorsanız elbette annenizden sizlerde vazgeçmezsiniz.
Az ve öz görüşmeye çalışın. Saygınızı koruyun görevinizi yapın gerisini Allah’a havale edin. “Ve sabret! Çünkü Allah iyilik edenlerin mükafatını yitirmez.
(Hud/115)
Ayrılmak aklınıza bile gelmesin çünkü bu bir sınavdir. “Çaresiz biz sizi biraz korku, biraz açlık, biraz da mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltme ile imtihan edeceğiz. Müjdele o sabredenleri!” (Bakara/155)
Allahü Teala herkese ayrı ayrı dert veriyor. Buna hamd edin. Varsın sizlere yardım etmesinler, ihtiyacınız olduğunu bildiği halde başkasına yardım etsinler. Kendileri bu sevapdan mahrum kalmışlar ve rabbimiz herşeye şahit.
Rabbimiz buyurmuyormu “Allah’a güven, Allah, vekil olarak yeter” (ahzap süresi/3) O ne güzel bir vekildir. Dua edin. “Bir de sabırla, namazla yardım isteyin.” (Bakara/45)
Eşlerinizle tatlı dille konuşmaya çalışın. Durumu izah etmeye ve biraz olsun uzak kalmaya ihtiyacınız olduğunu söyleyin.
Fakat şunu hiç unutmayın dünyadayken hakkı helal edenin yanı bu nefsiyle hakkını helal edene Allahü Teala müjdeliyor. Bu dünyayken affedene ahirette daha büyük bir kazanç bekliyor.

Okudunuz mu?  Eşim sudan bahaneler öne sürerek ailemle görüşmek istemiyor ne yapmalıyım?

Eşlerinizle sohbet şeklinde tatlı dille konuşmaya çalışın. Hepsini birden söylemeyin belki fazla gelebilir ve kendine saldırdığınız hissine kapılabilir gerilebilir ortam. Eğer eşinizle konuşmak mümkün değilsede en son çare, güvendiği bir büyüğü veya saydığı bir kişiyle durumu paylaşın veya ailenizden biriyle ve kendisiyle konuşmasını rica edin belki buda fayda verebilir.

Eşiniz dininizi yaşamanıza engelliyormu? Allahdan uzaklaştırıyormu? Hayır ise o eşinizin elini asla bırakmayın. Huzur isterseniz bulursunuz. Bazen kulakları kapamalı. Evet zor biliyorum ama Allah için kulaklarımızı bazen kapatalım inşaAllah.

Rabbim şeytana fırsat vermesin,
yuvalarınıza huzur versin, eşlerinizle aranızdaki sevgiyi, saygıyı ve muhabbeti artırsın.
Selam ve dua ile…


Hoca

Başa gelen her musibeti, bedduaya bağlamamak lazım.
Eğer mazlumsan korkma ama zalimsen, mazlumun ahi mutlaka yakalar.

Anneler oğullarını evlendirdikten sonra karısından kıskanırlar.
Belki hepsi böyle değil ama %90 öyledir 🙂
Aile fertleri hata yapıyorlar diye asla ilişkiler koparılmamalıdır.
Sınırlı olsun ama ilişkileriniz devam etsin.

not: sıla-i rahim hakkında araştırma yapın.


Kayıtsız Üye
Allah gelinlerimize kaynanalarımıza yardım etsin.Ne ekersen onu biçersin


evlat için
Merhaba hocam size sorum var. Ben 4 senelik evliyim. kaynanam ile evlerimiz yan yana yeme içmemiz beraber ben anca akşam 10da evde oluyorum.birde evladım var. ama ben evimde yemek içmek istiyorum ama eşim kabul etmiyor. bu konu yüzünden bu güne kadar çok sorun yaşadık. eşim ailem beni desteklediği için ailemle görüşmüyor ve beni de yakın olduğumuz halde 15-20günde bir gönderiyor.ablam ve abim evli oldukları halde onlara da göndermiyor. ama ben sürekli annesinin yanında her işi tutuyorum yemeği yapıyorum sırf çocuğum için.ama kaynanam sürekli iğneleyici laflar ediyo kızları bekar ve biri benimle yaşıt biri 4 yaş küçük sürekli kötü ben oluyorum her konuda kızları savunuyor. hocam artık ayrılmayı bile istiyorum ne yapmalıyım.

 


halilcan
Kayınvalide-gelin ilişkisi sadece iki kişiyle ilgili görünüyor olsa bile, aslında gerek erkeği ve gerekse çocukları ilgilendirmesi açısından da ele alınmalıdır. Hatta bu ilişkinin kimi zaman geniş aile içinde diğer üyeleri etkilediği görülür. Ayrıca kişilerin topluma model olma gibi sorumlukları vardır. Bu nedenle hassas olunmalı ve olumsuzlukların çevrelerini etkileyebileceği unutulmamalıdır.

İki kadın ve ortak paydaları çok değer verdikleri, önemsedikleri bir erkek. Kimdir bu iki kadın; biri ileri yetişkinlik döneminde bulunan kayınvalide, diğeri çoğu zaman ilk veya orta yetişkinlik döneminde olan gelin…
Yazının başlığında özellikle gelin-kayınvalide çatışmaları demek istemedim. Çünkü yaşanan problemlerin bir nedeninin de toplum tarafından oluşan çatışma kabulünün olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle gelin ve kayınvalide ilişkilerini çatışma boyutundan çıkartıp daha geniş bir biçimde ele almakta yarar var.

Evet, yukarıda da belirttiğim gibi hem kayınvalidenin hem de gelinin ortak paydası, aynı zamanda kendilerini çoğu zaman paylaşmak zorunda hissettikleri bir erkek var. Ve bu erkek biri için yıllarını, onu büyütmek ve yetiştirmek için geçirdiği, şefkatiyle sarmaladığı ve kendisiyle ilgili hayaller kurduğu oğlu; diğeri için hayatını birleştirdiği, geleceğini, hayallerini, planlarını paylaşacağı, kendisine refik olarak belirlediği eşi… Yani bu ortak payda her iki hanım için de çok önemli. Tabii ortak paydanın çocukların doğumu ile büyüdüğü görülür. Artık gelin için çocuklar, kayınvalide için de torunlar bu paydanın artmış üyelerini teşkil eder.

Bu noktadan hareketle diyebiliriz ki kayınvalide-gelin ilişkisi sadece iki kişi ile ilgili görünüyor olsa bile, aslında gerek erkeği ve gerekse çocukları ilgilendirmesi açısından da ele alınmalıdır. Hatta bu ilişkinin kimi zaman geniş aile içinde diğer üyeleri de (mesela gelinin ailesi ve yakın diğer akrabaları) etkilediği görülür.

Sadece iki kişiyi mi etkiler?
Bu benim hayatım, kimseyi ilgilendirmez. Bu benim kararım, hiç kimseye hesap vermek zorunda değilim. türündeki bazı cümleleri çok duymuşsunuzdur. Bu ifadeler kimi zaman kişiye ait çok özel durumlar için geçerli olsalar bile, toplumu da ilgilendiren birçok konu için bir sorumsuzluk ifadesidir.

Kayınvalide-gelin ilişkilerinin bu yönüyle iki ayağı vardır. Biri kişiye özel durumları ifade eden kısım; diğeri topluma mal olan, toplumu ilgilendiren kısımdır. Şöyle ki; yaşanan ilişkilerin çatışmaya dönüşmesi durumunda başta arada kalan erkek, varsa ailedeki çocuklar ve yakın çevre bu ilişkiden olumsuz etkilenir. Mesela çocuklar hem hâlihazır yaşantılarında akrabalarıyla ilişki kurmada sıkıntı yaşarlar hem de ileride kendi kuracakları aile hayatına annelerinin ve babaannelerinin yaşamış olduğu çatışmayı yansıtırlar.
Bir düşünelim lütfen, çocuk dünyayı henüz yeni tanıyor ve çok sevdiği insanlar var: annesi ve babaannesi. Bu çok sevdiği insanların bile geçinemediklerini gören çocuk, toplumda birçok insanla çatışma yaşayacağına dair duygulara kapılabilir, bu da onun sosyalleşmesindeki bir engeldir. Ayrıca bu çocuk büyüdüğünde bir aile kuracak ve gözlemlemiş olduğu olumsuz yaşantı durumlarını kendi ailesine ve belki kayınvalidesi olacak bireye yansıtacaktır. Tabii bu kısır döngü şeklinde kuşaktan kuşağa yansıyacaktır. Bu açıdan değerlendirildiğinde bir kadının (kayınvalide ya da gelin) ilişkiyi düzeltme çabasının olmayışının topluma nasıl mal olduğu görülebilir.

Bununla birlikte çevresinde gelin ve kaynana arasındaki çatışmalara şahit olup evliliğe negatif bakan insanların sayısı hiç de az değildir. Ayrıca çatışmalı ilişkilere şahit olup evliliğe adım atan bireylerin ön yargılı bakış açılarıyla yuvalarını kurmaları bir başka ailede de benzer problemlerin olma ihtimalini doğurur.

Tabii bütün bu durumlar dışında kayınvalide-gelin çatışmalarında direkt etkilenen gelinin, kayınvalidenin ve aradaki erkeğin yaşamlarındaki verimlerinin düşeceği, rolleriyle ilgili sorumluluklarının yeterince yerine getiremeyecekleri söylenebilir. Çünkü yaşanılan her olumsuzluk, kişinin yaşam enerjisini azaltacaktır.

Niçin çatışma çıkar?
İki kişi arasındaki ilişki niçin bir çatışmaya dönüşür? Bunun bir değil birkaç sebebi olabilir.

1. İlişkinin bir güç savaşına dönüşmesi: Aslında aradaki çatışma bir nevi güç çatışmasıdır. Yani gelin rolündeki hanımın da, kayınvalide rolündeki hanımın da önemsedikleri aynı erkek için daha önemli ve öncelikli olduklarını ispatlamak istemeleri. Bir nevi egonun tatmini olarak da görülebilir. Bu anlayışlara bağlı olarak oluşan kıskançlıklar, kişileri ve aradaki erkeği ve aynı zamanda ilişkileri çok yıpratır.

2. Yanlış inanışlar: Kişiler yaşadıkları birtakım yanlış inanışlarından dolayı birbirlerine negatif duygular beşlerler. Bazen birtakım olumsuz düşünceler üretir ve doğruluğunu tam olarak araştırmaksızın, bu düşünceler ışığında yanlış davranışlar geliştirirler.

Peki, yanlış inanışlar nelerdir:
Kayınvalideler için; Bu çocuk benim, gelin beni oğlumdan ayıracak , Bu gelin oğlumu üzecek , Oğlumun sevdiği yemekleri ben bilirim ve yaparım, gelin ne anlar , Ne de olsa el kızı , Gelin aldım, öyleyse benim tüm hizmetimi görecek türündeki yanlış inanışlar, gelinini kızı gibi görmesini, onu benimsemesini engelleyecek, olumsuz tutumlara girmesine neden olacaktır.

Gelin için; Oğlunu benden kıskanıyor, o yüzden tek derdi bizi ayırmak Amacı hatalarımı gösterip eşimi benden soğutmak , Her fırsatta beni oğluna sıkâyet ediyor , Beni hizmet etmem için almış , Bana büyü yaptırmış, çocuklarımı bana karşı dolduruyor , Bize yemek yapmasının nedeni, benden daha güzel yemek yaptığını oğluna ispat etmek. gibi bazı yanlış ve olumsuz düşünceler, kayınvalidesine anne gibi sıcaklıkla yaklaşmasını engeller.

Erkek için, Ne halleri varsa görsünler , Önce gelin olmayı becer, ondan sonra seni eş olarak kabul ederim , Annemi mutlu edemezsen beni hiç edemezsin. türünden takıntılı veya umursamaz yaklaşımlar, çatışmanın daha da alevlenmesine neden olacaktır.

3. Çevresel faktörler: Kimi zaman gözlemlenen hatalı ilişki modelleri veya kimi zaman yakın çevrenin yönlendirici ifadeleri kişilerde ön yargılara ve dolayısıyla daha tanımadan yanlış düşünce ve davranışlara neden olur. Mesela, daha evlenmeden kendisine söylenen Kaynanana kendini ezdirme, fazla hizmet edip sakin hizmete alıştırma, kaynana milleti gelinini kıskanır. nevinden yanlış yönlendirmeler gelin adayını etkileyeceği gibi; Oğlunu kaptırma, gelini çok şımartarak tepene çıkarma. türünden yanlış yönlendirmeler de kayınvalideyi olumsuz davranmaya itebilir.

4. İletişim hataları: Kayınvalide ve gelin arasında, evliliğin başından itibaren yaşanan sıkıntıların hiç dile gelmemesi veya sıkıntıların saldırı cümleleri ve eleştiriler şeklinde dile gelmesi problemlerin oluşmasına, çatışmaların ilerlemesine neden olmaktadır.

5. Negatif geçmiş yaşam tecrübeleri: Bu durumun da yaşanan çatışmalar üzerinde çok etkili olduğu söylenebilir. Gelin açısından çocukluğunda yaşadıkları, babaannesi ve annesi arasında yaşanan olumsuzluklar etkili olabildiği gibi, kayınvalide açısından da kendi kayınvalidesiyle yaşadığı olumsuzluklar gibi negatif tecrübelerin halihazırdaki ilişkiyi olumsuz etkilediği görülebilir.

Kimler yara alır?
Yukarıda vurgulandığı gibi, bu ilişki sadece gelin ve kaynana ile ilgili bir ilişki değildir. Peki öyleyse bu çatışmadan kimler etkilenir:

1. Arada kalan erkek: Erkek hem gelinin hem kayınvalidenin paylaşmakta güçlük çektiği kişidir. Dengesini kaybetmeden dengeyi sağlamak zorundadır. Bir yandan annesi, öte yandan eşi… Yani bir tarafta sorumluğunu aldığı, hayatı paylaşmak üzere söz verdiği eşi, diğer tarafta hakkını asla ödeyemeyeceği annesi vardır. Erkek, değer verdiği bu iki insanın sıkıntısını yaşar, her ikisini de kaybetmek istemez. Ama tarafları tatmin edememenin verdiği duygusal zorlanmalar nedeniyle öfke patlamaları ya da psikolojik sorunlar yaşayabilir. Onun da anlaşılmaya ihtiyacı vardır, tek çözüm noktası olarak görülmemelidir.

2. Çocuklar: Hayatı anlamlandırma çabası içinde bulunan çocuklar, çatışmanın nedenlerini anlamakta zorluk yaşarlar. Babaannelerinin ve annelerinin neyi paylaşamadıklarını anlayamazlar. Kimi zaman annelerine kimi zaman da babaannelerine kızarlar. Nasıl davranmaları gerektiğine karar veremeyebilirler. Bazen sevgi doludurlar, fakat bazen duydukları bazı ifadeler nedeniyle öfke dolu olurlar. Sevsek mi yoksa kızsak mı? çatışmasını yaşarlar. Bazen iki tarafı idare etmek zorunda kalmak veya bir iyi olup bir kötü olmak çocuklarda kişilik problemleri oluşturabilir.

Bu nedenle çocuklara bu sürecin yansıyacağı düşünülmeli ve onları kullanarak duygusal boşalım yaşanılmamalıdır. Çocuğa anne tarafından babaannesi, babaanne tarafından da annesi sıkâyet edilmememedir. Yaşanılanların çocuğun kişiliğini etkileyeceğini unutulmamalıdır.

3. Çevre: Yukarıda vurgulandığı gibi, kişilerin topluma model olma gibi sorumlukları vardır. Bu nedenle hassas olmaları ve olumsuzluklarının çevrelerini etkileyebileceği unutulmamalıdırlar.

4. Gelin ve kayınvalide: Ve tabi bu süreçte en ziyade çatışmanın baş kahramanları, yani gelin ve kayınvalide çok daha fazla zarar göreceklerdir. Hem psikolojik anlamda yıpranacaklardır hem de aile ilişkileri anlamında sıkıntılar yaşayacaklardır.

Bu noktadan hareketle kayınvalide-gelin ilişkilerinin sadece iki kişiye değil, bütün bir topluma zarar verdiğini bilerek ona göre hareket etmeliyiz. Bütün kayınvalidelere sevgi, anlayış ve saygı dolu huzurlu bir yaşam diliyor, bu vesileyle ben de çok değerli kayınvalideme hürmet ve muhabbetlerimi gönderiyorum.

Çatışmamak için ne yapmalı?
Kayınvalide-gelin ilişki sürecinde en önemli faktörler; karşılıklı anlayış, komplekslerden sıyrılmış bir kişilik yapısı ve empati gücüdür.

Genel olarak karşılıklı anlayış ve empati kurma dışında, kişilerin iletişim çabası içinde olmaları çok önemlidir. Şöyle ki; yaşanan minik sıkıntılar ciddi problemlere dönüşmeden saygı çerçevesinde dile gelmelidir. Aksi takdirde kişilerde biriken sıkıntılar telafisi güç kavgalara ve derin öfke duygularına neden olabilmektedir.
Bunun dışında, bu yeni yuva henüz kurulmadan kişiler dışarıdan gelen yönlendirici konuşmalara karşı kendilerini kapamalı ve on yargılarla evlilik süreci başlatılmamalıdır. Kurulan bu yeni yuvanın aile ilişkileriyle güçleneceğini, ancak aynı zamanda bağımsız bir aile yuvası olduğu unutulmamalıdır. Genel olarak yapılması ve düşünülmesi gereken bu noktalar dışında, ilişkilerin sağlıklı seyri için her üç tarafın da yapması gerekenler vardır.

Kayınvalidelerin dikkatine
– Gelininiz başka bir ailede yetişmiş, farklı kişilik özelliklerine sahip olsa da son derece normal olan bir bireydir. Evlilik sonrası hemen aile ortamınıza ayak uyduramayabilir.

Sahip olmanız gereken genel anlayış şudur: Ben oğlumu doğurmuş olabilirim, ama o benim sahip olduğun bir mal değil. Dolayısıyla eşi de benim sahip olmam gereken bir nesne değil. Oğlum bana emaneten verilmiş, yetiştirmekle mükellef olduğum ve varlığından mutlu olduğum bir bireydir.

Yani hiçbir anne çocuğunun sahibi değildir ki kaybetmiş olsun.

– Oğlunuz bir yetişkindir, kendini ifade edebilir, bir sıkıntısı olduğunda kendini koruyabilir. Sizin oğlunuzu eşine veya eşinin ailesine karşı korumanıza gerek yok.
– Gelininizi kızınız gibi görmeli, onun da hatalarının ve acemiliklerinin olabileceğini unutmamalısınız.
– Oğlunuzun ayrı bir aile hayatının olduğunu kabul etmeli, onlar ihtiyaç hissetmedikçe müdahale etmemelisiniz. Unutmayın, problemlerini tecrübe kazanarak çözmeleri evliliklerinin güçlenmesine neden olacaktır.

– Gelininize güvenmeli ve bunu ona hissettirmelisiniz. Burada hem annelik rolüne, hem ev hanımlığı rolüne ve hem de eş olma rolüne güvendiğinizi yapıcı cümlelerle gelininize ifade etmelisiniz.

– Gelininizde gözlemlediğiniz yanlışları yapıcı bir biçimde kendisiyle baş başa konuşmalısınız. Kesinlikle oğlunuza gelininizi sıkâyet etmemelisiniz.
– Gelininize dönük sıcak hitaplarınız olmalıdır.

Gelinlerin dikkatine
– Eşinizin annesi elbette sizin öz anneniz değil, onu tamamen öz anneniz yerine koymanıza gerek yok. Ancak hem anne ve daha da önemlisi eşinizin annesi olması itibariyle her türlü hürmeti hak ettiğini unutmayın.
– Beklentilerinizi şekillendirirken öz annenizden beklediklerinizin tamamını beklemek yerine kayınvalidenizi olduğu gibi kabul etmeli ve aile yapılarınızın farklılığına bağlı olarak beklentilerinizi şekillendirmelisiniz.
– Eşim benim hayat arkadaşım olduğu gibi annesinin rızasını kazanmak zorunda olan bir evlat anlayışına da sahip olmalısınız.
– Saygın ve sevgi dolu hitaplarınız olmalı.
– Eşinizin annesiyle sıcak bir bağının olabileceğini kabul etmeli, bundan dolayı eşinizi ve kayınvalidenizi suçlamamalısınız.

– Kendinizi kayınvalidenizle kıyaslamamalısınız. Rolleriniz çok farklı. Her ikiniz de kendi konumunda birincisiniz. Eşinizin sizi kıyasladığını düşünürseniz, bu konuda rahat olduğunuzu ve annesini kıskanmadığınızı hissettirmelisiniz.

– Kayınvalideniz ile yaşadığınız olumsuzluklar evliliğinize olumsuz yansıyabileceği gibi, ilişkilerinizin olumlu olması da evliliğinizi daha da güçlendirecektir.
– Kuşak çatışması yaşayabilirsiniz. Anlayışlı olmalısınız.
– Sadece eşim için değil, bu benim insanı görevim. anlayışıyla da kayınvalidenize olumlu davranmalısınız.

Arada kaldığını düşünen beylerin dikkatine
– Eşinizi ve annenizi kesinlikle birbirleriyle kıyaslamayın.
– Her ikisine değer verdiğinizi hissettirin.
– Size yaşadıkları sıkıntıları aktardıklarında hakem olmak zorunda değilsiniz, ancak hakkaniyetli davranmalısınız.
– Sorun yaşayan ister anneniz olsun, isterse de eşiniz, anlaşılmaya ihtiyaçlarının olduğunu unutmamalısınız. Haklı olduklarını düşünmüyorsanız bile önce anladığınızı hissettirmeli, akabinde fikrinizi taraf tutmaksızın dile getirmelisiniz.

– Birilerinin gıyabında konuşulan olumlu ifadeleri paylaşmalısınız. Ancak birbirleriyle ilgili konuşulan olumsuz cümleler varsa, asla bunu karşı tarafa aktarmamalısınız. Anne ben size gelmek istiyorum, ama gelininiz istemiyor. gibi laf taşımalar ilişkileri çok yıpratır.
– Rollerinizi karıştırmamalısınız, annenizin yanında evlat gibi durmalı, saygıda kusur etmemelisiniz; eşinizin yanında ise eş gibi olmalı ve eşinize sahip çıkmalısınız.

– Yeni kurduğunuz ailenin reisi sizsiniz. Sorumluluklarınızın farkında olmalı ve aile mahremiyetine özen göstermelisiniz.


Kayıtsız Üye
çok iyi anlıyorum sizleri ve sabırla şükrediyorum ne gelinliğimi bildim ne kızlığımı ve ben sadece 5 aylık evliyim sabrediyorum sadece

Okudunuz mu?  Dini sorular ve cevaplar Nihat Hatipoğlu

Cevap: İslamiyete Gelin Kaynana Hakları

Kayıtsız Üye
Benim kayınvalidem eltime ve bana çok farklı davranıyor.o sanırsınız prenses.yaptığı hiç bir şeyi görmez hatasını örtmeye kapatmaya çalışır gel gelelim bana karşı hiç öyle değil hatalarımı yüze vurur olgunlukla karşılamaz laf sokar.takdir etmez. Bu davranışları araya nifak sokuyor.kendine bunu söylediğinde hakkıma giriyorsunuz der. görümcemi hiç sevmiyorum duruma göre eltimle iyiyken benle kötü olur.onunla kötüyken benimle iyi olur.Garip insanlar.bunları görmezden gelmeye çok çalıştım içime attım ama bardak taştı artık.hasta olmaya başladım.Ben anlamıyorum ben mi yanlışım yoksa onlar mı? Ne yapmalıyım

Okudunuz mu?  Kağıttan cami nasıl yapılır? malzemeleri nelerdir?

Sema
gelinin kaynana üzerindeki haklarından elti ve diğer gelinler varsa adaletli davranmasıdır ama maalesef bu sorunlar hep yaşanıyor ve sabredip Allah’a havale etmekten başka yapacak bir şey yok


Kayıtsız Üye
İçinde Allah korkusu olan insan iyiii dsvranır. Ben kayın validemi annem gibi görüyodum oda güya beni kızı hibi görüyomuş. Hep öyle söylerdi bigün farkketttim bana o gözle bakmıyo. Evde iki kızı var benimle aynı yaştalar kızları oturuyo bütün idini bana yaptırıyo.

Okudunuz mu?  Ailem uzakta ve eşim bu durumda bana destek olmuyor

Kayıtsız Üye
Kayın Validem değil akrabalarıma artık babalara bile gitmeme izin vermiyor ne yapmalıyım?


Sema
Gelinler kayınlarına bakmak zorunda değildirler. Ama akraba sayıldığı için bakmak sevaptır.


Kayıtsız Üye
Sabır diyorum .. gerçekten kaynana sevilmiyor


Kayıtsız Üye
Bildiğim bir şey kaynamaya ne yapsan kaynana kaynanalığını gösterecek

Okudunuz mu?  Borcu olan kişi fitre verir mi

Kayıtsız Üye
Hocam benimde şöyle istemede söyledikleri altını yarısını getirmediler daha doğrusu getirip kameraya gösterip geri sahibine iade ettiler.bide ikimizde kurdüz ama onların fikirleri pkk taraftarı en çokda kayınvalidem onlarla kalkıp oturuyor ve bunu benden gizlediler onlarla ne ölçüde mesafeli olayım eşim dindar siyasetle ilgilenmiyor

Okudunuz mu?  Peygamberimizin yardımseverlikle ilgili kıssası

Kayıtsız Üye
Selam arkadaşlar, bende bir edepsiz kaynana yüzünden 20 senelik evliliğimi bitirmek zorunda kaldım.. Çalıştım, çabaladım, 4 çocuğum için mücadele verdim,sabır ettim. Yalanlarla, entrikalarla beni oynatmışlar senelerce.Geç de olsa fark ettim ve sırtımdan kanburu attım. Ama hakkımı helal etmiyorum, Allah bildiği gibi yapsın oğlunuda anasınıda, Allahın gazabı üzerine olsun…


Kayıtsız Üye
Kaynanamlar la aynı evde oturuyorum üzerime düşen her görevi yapıyorum bana yaptığı yanlışlar oldu kocamı çok sevdiğim için büyümedim ama halan içimde yaradır şimdi de görümcem ise girdi ve o un oğluna bakıçak ve bende bunu kabul etmiyorum ve kocamla aram açılıyor ne yapmalıyım


Kayıtsız Üye
Benimde sorunum eşimin kendi ailesi evime istediği gibi gelip gidiyor fakat benimkiler gelmiyor çünkü eşim ailemle konuşmuyor sen mecbursun benim aileme hizmet etmeye diyo bende gönüllü yapmıyorum hakkımızda helal etmiyorum iki çocuk annesi tüm benle kavga edince annemi daha çok seviyorum diyo


Kayıtsız Üye
Slm benim kaynanam çok kötü davranıyor bana 18yıllık evliyim 4 çocuğum var ne yapmam gerekir çünkü dayanacak göçüm kalmadı bana yardım edin


arifselim
Selamün aleyküm. Gelin de kaynana da artık bir aile gibi olmuşlardır. Birbirleri üzerinde hakları vardır. Yapılan her saygısızlık ve haksızlığa karşı Allah’a hesap vereceklerdir. Aslında birbirlerini bir cennet ve imtihan vesilesi gibi görmeli, birbirlerinin hatalarını örtmeli ve sabırlı olmalıdırlar.


zehra
bende aynı durumdayım kaynanam senden Allah razı olsun diyo sorunum şenle değil oğlumla diyo sonra herşeyi sen yaptın diyo yani ne yaparsam yapım bir türlü bu eve geldim geleli yaranamadım bazen öyle canım sıkılıyorki keşke gelinlik yerine kefen geyseydim diyom Allah’a havele etim ben onu


arifselim
Merhaba hanım kardeşim. Ayrı bir eve taşınmak sizin hakkınızdır zaten gücünüz yetiyorsa en doğrusu da budur. Evlatlıktan reddederim diye bir şey yoktur ancak evladın haksız olduğu bir konuda hakkını helal etmemek vardır. Eşinizle anlaşın ve imkanınız olursa onlarında gönlünü alarak ayrı bir eve taşının.


Kayıtsız Üye
Kayınvalidem Allah razı olsun, dört ay evimde kalıp ben öğlene kadar çalıştığım için oğluma baktı. O konuda da sıkıntılar yaşamamıza rağmen asıl sorunum kocamın akşam yürüyüşlerine çıkmayı sevmesinden ve benim ona artık eşlik edemediğimden her akşam eşimle dışarı çıkıp benim evde yalnız çocukla ilgilenmem. Kocamla bir başbaşa geçirdiğim vakit olmadı, bir gecede çocuğa ben bakayım siz karı koca dolaşın demedi. Ya o ve eşim ya da üçümüz beraber ve küçük oğlumuz. Şimdi yine bana misafirliğe gelecek ve kocamı elimden alacak, benim yaptıklarım beğenilmeyecek düşünceleri beni üzmeye başladı bile. Ne yapmalıyım, kocamla bu konuyu konuştum düşüncelerimi anlamsız buldu.

Okudunuz mu?  Cennetül-Meva nedir?

Kayıtsız Üye
benim ikinci evliliğim kayınvalidem on beş yıl önce ayrılmış olduğum adamın ablasını bulup onun isminle bana iftira atıyor eşim inanmıyor ama bu beni çok üzüyor çıldıracağım


Kayıtsız Üye
Kaynanalar büyüklük yapsa gelinler saygıda da sevgide de kusur etmezler. Kabullenmiyorlar gelinleri. Kapının iti el kızı olarak görüyorlar. aynı evde 7 ay yaşadım. Buzdolabını açamadım odamdan çıkartmadı çeyizimi boşalttı 4 çocuk düşürdüm hala evime gelir ayakkabımı çamaşırlarımı götürür. Kapının iti bir gün hırlayacak ama Allah her şeyi gören ve bilendir. Kendi çocukları geçinememiş ayrı yaşıyorlar bekar oldukları halde el kızı çeksin tabi. Eyy Allahım öyle onulmaz dertler versin ki Altından alıp üstüne versinler. Yaşadığı en güzel günler benimle yaşadığı günler olsun.


arifselim
Merhabalar. Bu muskanın ne için olduğunu ve kimin yaptırdığından emin olman gerekir ki yoksa sende bir iftira atmış olursun Allah korusun. Sana atılan bu iftira konusunda ise onlarla barışmak zorunluluğun yoktur. Ama affetmek büyüklüktür. Allah yardımcın olsun.


Kayıtsız Üye
Benim kaynanam bana orüspu dedi anneme küfür etti teyzemin günah inağırdı ne olacak


Kayıtsız Üye
sen sabret kardeş kolaysa bu nedir ya vir vir vir hadi kadın hemşire yada doktor gibi devamlı ayakta bir iş sahibiyse nolacak işten gel çocuk bir dert koçan bir dert onlar bir dert evin borçlarını da devamlı ben ödeyim sonrada idare tabi tabi öyle bir mal yaşıyorsa şuan dünyada haber verinde gidip bir görüyüm


Kayıtsız Üye
18 yasında ym tövbe ettim kaynanam çok zülum ediyor laf atıyor hep susuyorum napaçam ben


Kayıtsız Üye
Meraba ben iki yıllık evliyim kayınvalidemle beraber yaşıyorum sürekli beni küçük görüyor ailemi küçültecek laflar söyleyip onlarla dalga geçiyor. Bana laf sokuşturup duruyor ben hep susuyorum ama artık dayanamıyorum. Acaba yanından ayrılmak istesem günaha girermiyim


Adil
Neden günah olsun ayrılmak isteyebilir ve ayrılabilirsin. Durum dediğin gibi ise öyle bir yerde kalmamalısın.


Kayıtsız Üye
Merhaba kızlar 5 yıllık mutlu bir evliliğim var . 1 tane de 2 yasında oğlum. . Sanırım ben hiç birinize benzemiyorum. Biraz dik başlıyım ve kendime asla laf söyletmem. . Kayınvalidem onlara gidince bana hep hizmet eder bana bişey yaptırmaz çay getiriyim derim istemez vs. Şu son zmn da görümcem beni kıskandı annesi onu tutunca baya sinirlendim kaynanama bağırdım hakaret ettim cnki bir anda bana bir boka benzemiyosun dedi .. ki ben insanların gözünde çok güzelsin denilen Türkan Şoray a benzetilen bir kızım. Egom yüksek kabul ediyorum. Ve eşime anlattım o annesiyle ve kız kardeşiyle tartıştı 1 yıldır gidip gelmiyoruz kadında dünden istekli arayıp sormuyor ? ama ben inancım gereği huzurlu değilim eşim bana yansıtmıyor ama üzülüyor sen git diyorum sensiz gitmem diyor bende yüzlerini görmek istemiyorum tartışma baya büyüdü aileme hakaret ettiler bense onların namusuna ? neyse işte gitsem rahat edemem düşman gibi görüyorum gitmesem kadın ölürse eşim vicdan azabı duyar napsamki

Okudunuz mu?  Kurban kesmenin bireysel ve toplumsal faydaları

gurbet kuşu
Slm aleyküm ben hangi büyüğüm olursa olsun buna kaimvalidem de dahil saygısızlık etmedim buna rağmen kızlarını görünce bana hakaretler beddualar yapıyor ziyarete gittiğim de kapıdan kovuyor ben kimseye kuş değilim biliyorum elbet benimde hatalarım var ben müslüman olarak kendime bu durumu yakıştıramıyorum üzerimde mesuliyet var mıdır merak ediyorum


Kayıtsız Üye
Ben çok Zor durumdayım.kayınvalidem çok fena artık baş edemiyorum doldum taştım yokken eşimle çok mutluyuz ve hiç tartışmamız olmaz fakat ben çok yoruldum aileme de anlatamıyorum hastalar diye üzmek istemiyorum eşimde annesinin yanında bana aileme hakaret etmeye başladı ve bittim artık


Kayıtsız Üye
Ben de aynıyımda ama benim kaynanam yok kayın babam var iş konusunda kızlarıyla anlaşamıyoruz rabbim evlattlarımızı hayırlı ömür hayırlı kader yazsın amin


arifselim
Selamün aleyküm. Eğer aile içerisinde büyük ve sözü dinlenen birisi varsa ona başvurmak daha uygun olur. Kadın kayınvalidesine bakma zorunluluğu yoktur. Bu sorunları güzellikle ve anlaşarak çözülmesi daima uygun olur.


Kayıtsız Üye
Sabret kocana iyi ailesinede hep iyi davran sonunda kazanan şen olirsun benim yaşamım daha zor ama sabır


Gelin
Bende yaşıyorum üç kız üç erkek evladı var kayınvalidemin ama eşit davranmıyor ben elimden geleni yapıyorum fazlasıyla ama beni gelin olarak bile görmüyor diğer gelinleriyle düğüne beraber pikniğe beraber gidiyorlar ben yokmuşum gibi eşimi çok seviyorum onu kaybetmek istemiyorum ailesi yüzünden her gün tartışıyoruz şiddete kadar gidiyor çok canım yanıyor ben bu hayati hak edecek kadar kimseyi üzmedim bu arada 17 yasında evlendim şimdi 21 yasındayım bunu okuyanın kız evladı varsa lütfen erken evlendirmeyin hayatım zehir benim başkasınınkide zehir olmasın yedim içtimden tat alamıyorum çok mutsuzum


Tevbe
Eşlerinizin annelerini “kaynana” değil, anneniz olarak görün !!! Eğer ki siz onları anne olarak görürseniz onlar da sizi kızları olarak benimseyeceklerdir emin olun her insanın içinde vicdan vardır bu yüzde yapılan haksızlıklara rağmen sabrederek daha derinden anne diyin onlara onlar size düşmanlık ettikçe daha derinden anne diyin emin olun ki Allah onların kalplerine sevginizi sokacaktır.. “Anne” ve “Baba” sözcükleri özeldir hani bir bebek ilk anne dediğinde karşı tarafın hissettiği gibi hissetmelerini sağlayın Allah her zorluğa bir kolaylık verir elbet siz sabırlı olun ve ısrarcı olun gelin olmayın kız olun onlara ne olursa olsun merhametli davranın arayın sorun muhabbeti kesmeyin unutmayın onlar Allah katında sizin öz anne ve babanızdır. Allah sabredenler ile birliktedir, hatasız hiç bir kul yoktur. Allah bizlere af buyursun.


Kayıtsız Üye
benim kayınvalidem de beni aşırı seviyor nişanlımdan çok o bana karışıyor kıyafet konusunda gidip geldiğim yerler konusunda beni sevgisiyle boğuyor resmen bunu nişanlıma söylediğimde ise tamam ben söyliyim seni bu kadar sıkmasın diyor söylüyor ama yine aynı oluyor kayınvalidem çok ısrarcı


Kayıtsız Üye
Merhabalar yazınızı çok beğendim benimde kayınvalidem ve kayınpederimle anlaşamıyoruz kayınvalidem olan biten herşeyi kayınbabama anlatıyor oda bizimle küsüp konuşmuyor bu konuda ne yapmalıyız bide görümcem yeni evlendi hemen dibimizden ev tuttular hergün burda ama benim aileme gitmeme karışıyorlar ve her gittiğimdede kaos çıkıyor sürekli karışıyorlar ailemle ilgili kötü şeyler söylüyorlar Rabbim sabredenleri sever ama aile söz konusu oldu mu gerçekten sabredemiyorum artık

Okudunuz mu?  Cinler köpek kılığına girer mi?

mum
Anne beddua etmekle iyi yapmıyor, haklı da olsa beddua etmesin yoksa kendi de pişman olacak


Kayıtsız Üye
Bende çok çektim ses çıkarmadıkça üstüne daha çok geliyorlar tam yuvamı yıkıcakdim çok düşündüm benim kusurum yoktun ben neden yuvamı dağıtım dedim hiçbiri ile konuşmuyorum şuan çok mutluyum


Kayıtsız Üye
Bende tam tersi durumdayım eşim ailesi ile görüşmemi istemiyo ama ben gidip gelmek istiyorum ve hergün tartışıyoruz

Hocam eşimin ailesi ile yan dairelerde oturuyoruz ve eşim kendi annesine gitmemi istemiyo ama ben gidip gelmek istiyorum benim gidip gelmem doğru mu değilmi


mum
< tersi durumdayım eşim ailesi ile görüşmemi istemiyo >
< benim gidip gelmem doğru mu değilmi >
Kocanızın gönlünü almadan gitmeyin. hiç gitmemezlik de etmeyin ama rıza şart.


Kayıtsız Üye
Benim eşimin ailesi düğünde altınları paraları çaldılar eşimin sesi çıkmadı beni tehdit ettiler kaynanam çeyizlerimi bile çaldı eşime söyledim evde olanla yetin dedi.Onların yaptıklarını unut dedi yapmadıkları zulüm kalmadı.Bide gelip beraber oturmak istiyorlar.Üç aydır annemdeyim ne aradılar ne sordular boşanma davası açtım celp gitti ondan. Sonra aradılar o sürede de benim evimde oturup keyif çattılar daha beş aylık evliyim iki ayım haram zikkim oldu


Kayıtsız Üye
Siz gelin olarak dinimizde kaynanaya bakmak zorunda değilsiniz


Kayıtsız Üye
Ben de kaynanamla 7ay aynı evde yaşadım.Bir gün akşam yemeğini hazırladım evi temizledim çamaşırları sermeyi unuttum diye üstüme yürüdü bana el kaldırdı sadece bununla da kalmadı küfürler yağdırdı.Şimdi ayrı eve çıkalı 8 ay oldu hiç gelmez evime toplasan on kez ya geldi ya gelmedi.Ama biz eşimle iki gün yatıya bile kalırız orda.Rabbim sabır versin herkese zor bir durum.Eşlerimiz birqz desteklese bizi sesleri çıkmaz ama işte hayırlısı olsun.Bazı kaynanalar gerçekten çok kötü ancak yaşayan anlar.


ebuturab
s.a ne oldu mücahide kadınlara ne oldu da bu kadar daralttı dünya yı üstüne,sümeyyeleri,fatimaları,rumeyşaları hiç mi okumadı sabr ve selamete çıkacak ayetler hiçmi göz önüne gelmedi,vakar mümine gelecek ümmetin yiğitlerini yetiştirecek olan sizler sabr ve tebessümle bu cihadı kazanacak ve cennet biletiniz olucak bu mesakat gördüğün kadının adı anne ve kaynanadır..kardeşler kardeşler,kardeş bir mümine olarak yaşayın bakışlarınızı düzeltin ve cennet için mücadele ediniz..Rabbim sabrınızın ecrini sizlere bolca ihsan etsin


Kayıtsız Üye
merhaba ben de büyüklerimle bir duruyorum yedi sene oldu ama hiç anlaşamıyoruz küçük gelinim ve duracaksın diyorlar zorla bilerek üstüme geliyorlar gene kavga ettik ve gaynatam bana çok hakarette bulundu hiç günahım yokken ağlatıp dürttü beni Allah’ima dua ediyorum namazimi da kılıyorum iki tane yavrum var eşim de gurbette ona da üzülüyorum oda kalıyor arada Allah rızası için yardım edin bana yuvam dağılacak diye korkuyom boşanmayı düşünüyom ama çocuklarıma açıyorum??

 


gelinin kayınvalide üzerindeki haklarıİslamda gelinin hakları, gelinin kaynana üzerindeki hakları

Bu kategoride yer alan Karınca giren ev bereketli mi olur ? başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Ξ Bir cevap yazın

Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Ders Kitabı TIKLA! Sınıf Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Akrostiş Şiir
Forum Duası Copyright © 2007-2023
Gizlilik Politikası İletişim

İslamiyette Gelin Kaynana Hakları Başlıklı Yazımızın Yanında Websitemiz İslami bilgilerden, Dini Sorular, Cevaplar, Hac, Meal, Cennet, Cehennem, Farz, Sünnet, Hanefi, Şafii, Rüya yorumları, Gusül, Abdest, İmanın şartları, Namaz, Oruç, Kuran Sureleri, Ayetleri, Hadis, Dualar, İslamda Aile Tavsiyeleri, Kadın İle İlgili Konular, İbadet, İman, Mezhep, Hanefi, Şafii, Maliki, Hambeli, İslamın Şartları, Diyanet, Eğitim, Sohbet, Arapça, Hayırlı Geceler, Zekat, Mahrem Sorular, Evlilik, Sahabe Hayatları, Salavat,Dini Hikayeler, Günah, Helal, Haram, Tecvid, Yemin, Sadaka, Siyer, Fıkıh, Ahlak Gibi Konular İçermektedir.