Bu düşüncelerimden dolayı imanım iyice zayıflamaya başladı

Bu düşüncelerimden dolayı imanım iyice zayıflamaya başladı

StayAway
Ben 23 yaşında bir gencim ergenlik dönemlerimde islamı çok araştırıyordum ve bir çok konuda kendime bilgi edindim öyleki ailemden bile bilgiliyim benim ailemin beni bu şekilde yetiştirdiklerini düşünür herkes ama iş böyle değil bende heves ve merak vardı yaşım 23 oldu son 2 3 aydır bir düşüncedir aldı gidiyor bende Haşa ALLAH ı asla sorgulamıyorum ama müslümanım diyipte imansız bir insandan farkı olmayan insanlar cezasını çektikten sonra cennete gitmesi garibime gitmeye başladı mesela çevremde kız erkek farketmiyor zina bataklıgında öyleki evlilerde buna dahil içki kumar ne ararsanız var şimdi bu insan nasıl müslüman oluyor?Kafir de namaz kılmıyor oruç zekat vermiyor bunları birbirinden ayıran bir tek Müslüman diyip inandım demekle mi oluyor ateist olan ya da hristiyan insanlar alkolün kendine zarar verecegini bildiginden içmez zina da mesela yapmayan var insanlıgı ile vicdanı ile bu gün müslümanım diye geçinen insanlardan kat kat daha iyi olanlarda var Ben sırf zina etmiyorum diye benim erkekligimden şüphe eden dalga geçen ve müslümanım diye geçinen tiplere ben müslüman kardeşim diyebilir miyim parası benden oglum götüreyim işte diyenler ile bu türlü yobaz görünüşte olan insanlarla cennette nasıl yaşabilirim ki sizce bu bana reva mı onurumu ve gururumu kıranlara tepkisiz mi kalmalıyım düşünüyorum ben bunları yapmıyorum ama onlar her haltı ediyorlar onlarda cennete gidecek sonunda bende haşa bu biraz haksızlık olmuyor mu

Cevap: Bu düşüncelerimden dolayı imanım iyice zayıflamaya başladı

halilcan
Zaten bahsettiğin insanların coğu müslümanlıktan çıkmış olabilir. Bazı günahlar zina, içki vs islamdan cıkarmaz ama bu gunahları hafife alma( kabul etmeme, begenmeme manasında) islamdan çıkarır. Muhtemelen etrafınızdaki cogu insanda hafife alıyor ve zaten müslüman olmayabilirler. Alttaki yazıyı okumanızı tavsiye ederim.

1. Allah’ın bir kimseyi bağışlaması, onun imanla kabre girmesi şartına bağlıdır. İmanla kabre girmeyenlerin affedilmesi asla söz konusu olmaz. İmanla kabre girme garantisi sürekli Allah’a kulluk edenler için bile söz konusu değilken, günah işleyerek bu garantiyi elde etmeye çabalamak için akıldan istifa etmek gerekir. Çünkü her günah içerisinde küfre gidecek bir yol var.

Hadiste belirtildiği üzere, her günah işlendiğinde sahibinin kalbi üzerinde siyah bir leke oluşur. Günahlardan meydana gelen bu lekeler kalbi siyahlandıra, siyahlandıra, artık iman nuruyla cilalanması mümkün olmayacak bir hal alacak ve Kur’an’da belirtildiği üzere, bu gibi insanlar kalplerinde oluşan kirden dolayı iman etme kabiliyetini yitirmiş olacaklardır.

Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

"Bir kul günah işlediği zaman kalbinde siyah bir leke meydana gelir. Eğer o kul günahı terkedip bağışlanmayı dilerse, bu leke kaybolur. Şayet tövbe etmez ve günah işlemeye devam ederse, o zaman bu siyah nokta büyüyerek onun bütün kalbini kaplar. İşte Allah Taâlâ’nın, ‘Doğrusu şudur ki, yapıp ettikleri kalplerini kaplayıp karartmıştır.’ (meâlindeki) âyetinde ifade ettiği kararma ve pas tutma budur." (Müslim, "İmân", 231; Tirmizî, "Tefsîr", 75).

2. Biz deneyci bir çağda yaşıyoruz. Cehennemde dayanacağını söyleyenler, bir ateşte yanma dayanıklılıklarını ölçsünler, bakalım ne kadar dayanabilecekler!

İlginç bir tevafuktur ki, şu anda bu satırların yazarının iki parmağı yanıktır. Bu sabah kahvaltıda tostla uğraşırken yanlışlıkla iki saniyelik ateşe temasları sonucu krem sürmemize rağmen acısını hala içimde hissediyorum. Sizi temin ederim ki, karşılığında bütün dünyayı bana verseler, kendi isteğimle yarım saat, hatta yirmi dakika, hatta on dakika, hatta beş dakika ateşe girmeye razı olmam, olamam da.

Buna dayanırım diyenler, cehennemi hayal bile edemeyenlerdir. İnsanda, az da olsa hazır bir lezzeti, ilerideki çok daha fazla bir lezzete tercih eden, ufacık hazır bir sıkıntıyı ilerideki ondan kat be kat fazla olan bir sıkıntıdan daha çok önemseyen kör duygular vardır. Duyguları aklına, nefsi ruhuna, kör hissiyatı uyanık vicdanına, alçak arzuları yüksek arzularına galebe çalan kimsenin gerçekleri olduğu gibi görmesi çok zordur. Böyle kimseler, kalplerinin derinliklerinde feryat eden imanlı şuurun iniltilerine rağmen, kör, sağır ve akıbeti görmeyen nefsin süflî / alçak arzuları doğrultusunda zevk almaya çalışıp sarhoşçasına bir gaflet sergileyebilirler.

İslam dininin emirlerini hafife alanlar -şayet inançlı kimseler ise- işin şakasındadırlar. On yaşındaki bir çocuk, şu yolda canavar, ejderha veya eşkıyanın olduğunu söylese -çocuğun yalan söyleme ihtimali yüksek olmasına rağmen- onu dinlemeyip o yolda yürüyen kimsenin korkuları, en az onun yemek iştahını kaçıracaktır. Acaba 124.000 peygamberin, yüz dört kitabın Allah’tan getirdikleri haberlere, uyarılara kulak asmayanları normal düşünceli kabul etmek mümkün mü?

Kaldı ki, vicdanı bozulmamış insanlar, Allah’a kulluğu yalnız cennet sevdası veya cehennem korkusuyla yapmazlar. Kendilerini yoktan var eden, bin-bir nimetlere gark eden yaratıcılarına karşı kulluk yapmayı bir şükran borcu olarak telakki ederler.

Bir kutsî hadiste Allah, bu noktaya dikkat çekmek için "Şayet cennet ve cehennemi yaratmasaydım, ben yine de ibadet ve itaat edilmeye layık bir İlah değil miydim? diye buyurmuştur(İhya, 4/297-98)" diye buyurmuştur.

Cevap: Bu düşüncelerimden dolayı imanım iyice zayıflamaya başladı

StayAway
< Zaten bahsettiğin insanların coğu müslümanlıktan çıkmış olabilir. Bazı günahlar zina, içki vs islamdan cıkarmaz ama bu gunahları hafife alma( kabul etmeme, begenmeme manasında) islamdan çıkarır. Muhtemelen etrafınızdaki cogu insanda hafife alıyor ve zaten müslüman olmayabilirler. Alttaki yazıyı okumanızı tavsiye ederim.

1. Allah’ın bir kimseyi bağışlaması, onun imanla kabre girmesi şartına bağlıdır. İmanla kabre girmeyenlerin affedilmesi asla söz konusu olmaz. İmanla kabre girme garantisi sürekli Allah’a kulluk edenler için bile söz konusu değilken, günah işleyerek bu garantiyi elde etmeye çabalamak için akıldan istifa etmek gerekir. Çünkü her günah içerisinde küfre gidecek bir yol var.

Hadiste belirtildiği üzere, her günah işlendiğinde sahibinin kalbi üzerinde siyah bir leke oluşur. Günahlardan meydana gelen bu lekeler kalbi siyahlandıra, siyahlandıra, artık iman nuruyla cilalanması mümkün olmayacak bir hal alacak ve Kur’an’da belirtildiği üzere, bu gibi insanlar kalplerinde oluşan kirden dolayı iman etme kabiliyetini yitirmiş olacaklardır.

Nitekim Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

"Bir kul günah işlediği zaman kalbinde siyah bir leke meydana gelir. Eğer o kul günahı terkedip bağışlanmayı dilerse, bu leke kaybolur. Şayet tövbe etmez ve günah işlemeye devam ederse, o zaman bu siyah nokta büyüyerek onun bütün kalbini kaplar. İşte Allah Taâlâ’nın, ‘Doğrusu şudur ki, yapıp ettikleri kalplerini kaplayıp karartmıştır.’ (meâlindeki) âyetinde ifade ettiği kararma ve pas tutma budur." (Müslim, "İmân", 231; Tirmizî, "Tefsîr", 75).

2. Biz deneyci bir çağda yaşıyoruz. Cehennemde dayanacağını söyleyenler, bir ateşte yanma dayanıklılıklarını ölçsünler, bakalım ne kadar dayanabilecekler!

İlginç bir tevafuktur ki, şu anda bu satırların yazarının iki parmağı yanıktır. Bu sabah kahvaltıda tostla uğraşırken yanlışlıkla iki saniyelik ateşe temasları sonucu krem sürmemize rağmen acısını hala içimde hissediyorum. Sizi temin ederim ki, karşılığında bütün dünyayı bana verseler, kendi isteğimle yarım saat, hatta yirmi dakika, hatta on dakika, hatta beş dakika ateşe girmeye razı olmam, olamam da.

Buna dayanırım diyenler, cehennemi hayal bile edemeyenlerdir. İnsanda, az da olsa hazır bir lezzeti, ilerideki çok daha fazla bir lezzete tercih eden, ufacık hazır bir sıkıntıyı ilerideki ondan kat be kat fazla olan bir sıkıntıdan daha çok önemseyen kör duygular vardır. Duyguları aklına, nefsi ruhuna, kör hissiyatı uyanık vicdanına, alçak arzuları yüksek arzularına galebe çalan kimsenin gerçekleri olduğu gibi görmesi çok zordur. Böyle kimseler, kalplerinin derinliklerinde feryat eden imanlı şuurun iniltilerine rağmen, kör, sağır ve akıbeti görmeyen nefsin süflî / alçak arzuları doğrultusunda zevk almaya çalışıp sarhoşçasına bir gaflet sergileyebilirler.

İslam dininin emirlerini hafife alanlar -şayet inançlı kimseler ise- işin şakasındadırlar. On yaşındaki bir çocuk, şu yolda canavar, ejderha veya eşkıyanın olduğunu söylese -çocuğun yalan söyleme ihtimali yüksek olmasına rağmen- onu dinlemeyip o yolda yürüyen kimsenin korkuları, en az onun yemek iştahını kaçıracaktır. Acaba 124.000 peygamberin, yüz dört kitabın Allah’tan getirdikleri haberlere, uyarılara kulak asmayanları normal düşünceli kabul etmek mümkün mü?

Kaldı ki, vicdanı bozulmamış insanlar, Allah’a kulluğu yalnız cennet sevdası veya cehennem korkusuyla yapmazlar. Kendilerini yoktan var eden, bin-bir nimetlere gark eden yaratıcılarına karşı kulluk yapmayı bir şükran borcu olarak telakki ederler.

Bir kutsî hadiste Allah, bu noktaya dikkat çekmek için "Şayet cennet ve cehennemi yaratmasaydım, ben yine de ibadet ve itaat edilmeye layık bir İlah değil miydim? diye buyurmuştur(İhya, 4/297-98)" diye buyurmuştur. >
Teşekkür ederim kardeşim ALLAH razı olsun yazdıklarından dolayı ama ben bu düşüncelerimden dolayı imanıma zarar mı veriyorum acaba adamlar müslümanlar ama zinanın günah oldugunu bile bile yıllarca zina ediyorlar şöyle bir kılıf uyduruyorlar günah ama ne yapalım hormonlarımız var bizimde bu şekilde dediklerini çokça gördüm günahıda hafife almak insanı dinden çıkartmaz mı?Kaldıki müslüman oldugunu iddaa edip 2 seven insanın beraber olmasında bir sakınca yok zina evli insanların başkaları ile olmasıdır falan diyorlar siz böyle bir insana müslüman diyebilir misiniz?Ben çok zina ya megillendim yalan değil askerden öncede evli bir kadın bana teklifte bulundu gitmedim askerden geldim sapıtmıştım iyice başka kadınlara gidecektim hatta gitmek üzerydim ama gene gitmedim ama sırf bunları yapmıyorum diyede dalga geçilmesi gururu mu kırıyor ve bu insanlar benim hakkıma girmiyorlar mı

Cevap: Bu düşüncelerimden dolayı imanım iyice zayıflamaya başladı

halilcan
Zina hakkında öyle konusanlar çok büyük ihtimal zaten müslümanlıktan cıkmıs. kesin konusamamamın nedeni Allahtan korkmam ve acaba o konuda bilgisizlik mazeret olabilir mi diye düşünmem.
Bırakın dalga geçsinler(uygun bir şekilde hadlerini bildiremiyorsanız veya böyle yapmak daha kötü fitneye neden olucaksa) biz habil gibi hareket edelim. Onların bizle dalga geçmesi biz sabredersek bizim faydamıza olur.

5:27 – Onlara Âdem’in iki oğluyla ilgili haberi hakkıyle oku. Hani her ikisi birer kurban sunmuşlardı, birinden kabul edilmiş, diğerinden kabul edilmemişti. (Kurbanı kabul edilmeyen, ötekine):" Seni öldüreceğim" demişti. Diğeri ise şöyle demişti: "Allah, yalnız kendisinden korkanlardan kabul eder".
5:28 – "Allah’a yemin ederim ki, sen beni öldürmek için bana el uzatsan da, ben seni öldürmek için sana el uzatacak değilim, ben âlemlerin Rabb’i olan Allah’tan korkarım.
5:29 – "Ben isterim ki sen, benim günahımı da, kendi günahını da yüklenip ateş halkından olasın! Zalimlerin cezası budur".
5:30 – Bunun üzerine kurbanı kabul edilmeyenin nefsi kendisini, kardeşini öldürmeye teşvik etti ve onu öldürdü. Böylece zarara uğrayanlardan oldu.

Ateistler diyor ki