Anasayfa
7 Mayıs 2021, 7:30

Hocam cemaat olmayacak mıyız? Cemaate karşı mısınız?

Hocam cemaat olmayacak mıyız? Cemaate karşı mısınız?

Hoca
Hocam cemaat olmayacak mıyız? Cemaate karşı mısınız? diye bir soru soruldu.)

Tamam kardeş cemaat olacağız, cemaat olmak zorundayız, buna benim hiçbir itirazım yoktur, ama bu âyet onu anlatmıyor. Onu anlatan başka âyetler var, başka hadisler var da bu âyet onu anlatmı-yor. Diyelim ki bu âyet toptan Kur’an’a sarılın diyor. Meselâ şurada otuz kişi varız. Diyelim ki bu âyet şu anda bize otuzunuz birden bu kitaba sarılın dedi. Peki bu otuzunuz birlikte sarılından kasıt ne? Otuzunuz birleşin ve buna sarılın. E peki ben sarılmadım siz ne yapacaksınız? Yirmi dokuzunuz sarılacaksınız. Peki yirmi dokuzumuz yamuk davrandık diyelim sen ne yapacaksın? Sen başka çaren yok yalnız sarılacaksın değil mi? Başka ne yapacaksın da? Yâni Kur’an’a sarıl-ma işi bir kişinin işi değil, bir kişi bunu beceremez, on kişi olmaz, yüz kişi olmaz, efendim bin kişi olacaktır diye bir âyet var mı? Veya bu âyette böyle bir mânâ var mı? Mümkün değil bu âyette böyle bir anlam yoktur. Peki o zaman hepinizden kasıt ne? Kaç kişi olunca sarılacağız o zaman?

Okudunuz mu?  Üç talakla boşanma nedir ?

Tamam kardeş, ben kardeşin dediğini çok iyi anladım. Ayrıca onu bana şerh etmenize gerek yok. Şimdi ben de size soruyorum: Söyler misiniz bana Kur’an’a sarılmada bir topluluk, bir sayı mı lâzım? Tamam söylüyorlar, söylüyorlar da hiç bu tarafını anlatmıyorlar. Haydi anlatsınlar da bir tür anlayalım yâni bunu. Kur’an’a toptan sarılın, hepiniz birlikte sarılın. Müslümanlığı kabul ettiğini iddia eden insanlara hepiniz buna sarılından kasıt, bu işi hepiniz yapacaksınız demektir.

Öyle değil mi? Meselâ Yarın Ankara’ya gidin! Kim, hepimiz mi? Evet hepiniz gidin. Peki ne demek bu? Hepiniz birlikte gidin anlamına gelebileceği gibi, herkes gitsin de nasıl giderse gitsin anlamına da gelecektir. Ve doğrusu da budur zaten. Bu söze herkes evet de dese, yarın bir tek ben gitsem tamam benimki doğrudur. Ankara’ya birlikte gidin mi? Âyet bunu da söylüyor mu? Hayır birlikte gidini söylemiyor. Yâni Kur’an’a birlikte sarılın. Kaç kişi birlikte sarılalım? O zaman bu soruyu soracağız. Kaç kişi birlikte? Dese ki âyet yanındakiyle birlikte. Öyle de dememiş bakın. Yanımdakiler sarılmayınca ben de işimi gücümü bırakıp gel ya, sen de sarılmalıydın diye onu anlatmaya başlayacağım. Ona sarılmayı bırakacağım da insanları gel buna birlikte sarılacakmışız diye anlatmaya yöneleceğim.

Okudunuz mu?  Euzu billahi mineşşeytanirracim sözünü Peygamberimiz söylemiş midir?

Eh yine bu kitabımızın şehâdeti ve beyanıyla kıyâmete kadar bu kitaba sarılmayacak insanlar olacağına göre benim işim hiç bitmeyecek ve bu kitaba sarılacak zamanım da olmayacak.

Meselâ gelin şu yemeği birlikte yiyelim. Tamam birlikte yiyelim, ama hiç kimse kabul etmiyor. Hiç kimse yanaşmıyor o yemeği yemeyi. Sadece bir ben varım, ne yapacağım o zaman? Kaç kişi birlik yiyeceğiz? Sonra bunun sınırı ne? Kaç kişi beraber olmalıyım? Bu insanlar yanaşmıyorlar benimle beraber olmaya. Gelsinler beraber sarılalım haydi. Herkes ne diyecek o zaman? Tamam herkes gelsin benimle beraber olsun. Gelin birlikte sarılalım. Yıllardır çağırıyoruz bu insanla-rı. Hani kim geliyor?

Öyleyse arkadaşlar şu, mevcut birleşelim sözü İslâm’da yoktur. Öyle bir birleşme olmaz. Herkes diyor ki gelin birleşelim. Peki nerede birleşeceğiz? Onun anlayışında, onun cemaatinde, onun liderliğinde, onun emirliğinde. Hayır böyle bir birleşme olmaz. Neyle birleşelim olur? Nerede birleşelim olur? Kur’an’la birleşelim olur, Kur’an’da birleşelim olur. Mesele bu değil mi zaten? E şimdi ben bununla bileştim mi, sen de bununla birleştin mi tamam biz bir ve beraber olduk de-mektir. Peki cemaat olmayacak mıyız? Cemaat olamaya engel mi bu âyetler? Hayır, cemaat olmaya engel âyet olmaz.

Okudunuz mu?  Kadir gecesinin önemi nedir?

Arkadaşlar İslâm cemaat ister. İslâm cemaattan yanadır. Kaç tane müslüman varsa onlar hepsi bir cemaattır. Yeryüzünde Allah’ın dinine sahip olduğunu iddia eden, Allah’a iman ettiğini iddia eden, ben de müslümanım diyen bütün insanlar cemaattır. İslâm cemaatinin üyesidir.

Ve işte o cemaata Kur’an diyor ki haydi Kur’an’a sımsıkı sarılın, hepiniz sarılın. Öyle bir grubunuz Kur’an’a sarılsın, Kur’an’la beraber olsun, Kur’an’la meşgul olsunlar, din adamları gibi, ama bir kısmı da başka şeylerle meşgul olsunlar değil. Ey cemaat, ey İslâm cemaatı siz hepiniz Kur’an’a sımsıkı sarılın demektir bu. Böyle yapınca, herkes Kur’an’a sarılınca cemaat olmaz mı? Cemaat oldun zaten. Müslüman oldun mu cemaat oldun zaten. Müslüman oldu mu bir kişi, artık o İslâm cemaatının bir üyesidir. Allah’ın Resûlü tek başına sarıldı Kur’-an’a, sonra Hatice’yle iki kişi oldu İslâm cemaatı, Aliyle üçe çıktı, Ebu Bekir’le dörde çıktı ve bugün bu cemaat dört milyara çıktı. Bir adam müslüman oldu mu o cemaatın içindedir. Bir daha yeniden cemaat kuracaksın yok yâni. İslâm’da yok bu. Cemaat içinde bir daha cemaat tefrikadır. Müslüman oldu mu bir adam Hz. peygamberden beri oluş-turulan İslâm cemaatının üyesidir. Dinden çıktı mı da bu cemaattan ayrıldı demektir. İrtidat etti demektir.

Okudunuz mu?  Salânın anlamı ve dindeki yeri nedir?

Şu anda dünyadaki İslâm cemaatı imamsız, camisiz ve ezansız bir cemaattır. Ama halîfe liderliğinde camisi, mescidi, ezanı, kitabı olan bir cemaat olmak zorundayız. Ama bu tüm İslâm âlemi içindir. Sadece burada olmaz bu iş. Burada seçtiniz mi onun dâveti bütün İslâm âlemine ulaşması lâzım. Eğer o imamın mesajı, dâveti sana ulaş-mamışsa dolayısıyla senin ona bağımlılığın da yoktur. Şimdi meselâ ben burada seni seçtim, sen nesin yâni? Ne ifade ediyorsun? Benim temsilcimsin o kadar.

Okudunuz mu?  Namazdan sonra aşir okumanın kaynağı hakkında bilgi verir misiniz?

Meselâ Konya’daki müslümanlar beni temsilci seçseler ve Kayseri’deki müslümanlara gönderseler, gelin bak biz müslüman olduk siz de müslüman olmak istiyorsanız bizden haberdar olmak zorundasınız diye bir teklifle gidiş yok ki. Onlar da deseler biz de müslü-manız, bu sefer Konyalı ve Kayserili müslümanların bir başkanı olur. Hani nerede o? Bu cemaatları birleştireceğiz. Bu cemaatların oluşları, fonksiyonları birleşmeye engel zaten. Birinin bir dükkanı var, öbürünün de var, birleşiyorlar ikisinin üçünün bir dükkanı oluyor ve söz sahibi biri oluyor. Şu andaki müslümanların birliği bu. Ticari birlik gibi yâ-ni. İsterse herkes dükkanını birleştirsin buna diyeceğimiz yoktur ama bu İslâm birliği değil ben onu demek istedim. Ne diye bir araya geleceğiz? Tek başına yapamadığımız hangi iş bizi buna zorluyor? Onu bir bilelim değil mi? Para kazanmak için, parti kurmak için veya dergi çıkarmak içinse buna İslâmî mânâda cemaat denmez yâni.

Okudunuz mu?  Dinimizde, ölünün kırkıncı ve elliikinci gecesi diye bir durum var mıdır?

Kardeşim bak ben sana soru soruyorum. Hangi âyet düşün-dürttü sana bunu? Hangi âyeti pratize ederken zorlandık da buna mecbur hissettik kendimizi? Eğer Âl-i İmrân’ın bu âyeti ise bana öyle demedi bu âyet. Kur’an dışı kaynaklı problemleri Kur’an’a çözdürmeye çalışıyoruz gibi geliyor. Yıllar yılı müslümanların teşkilatları anlatıldı, partileri anlatıldı ve bu çalışmaların müslümanlıkla ilgisi de bu âyetle kuruldu. Yâni âyetten hareketle yaşayış değil de yaşayışa uygun bulunan âyet gibi oldu. Yâni yıllar yılı müslümanların teşkilatları anlatıldı, buna delil istendi İslâm’dan ve bu âyet gösterildi. Değilse bu âyet hiç anlatılmadı bugüne kadar müslümanlara. Allah aşkına söyleyin bu âyeti kendi başına okuyan hiç hoca duydunuz mu? Üstelik âyetin tama-mı da okunmaz, sadece baş tarafı okunur. Böyle olunca bu âyet anlatılmadı müslümanlara.
Kur’an’ın tümüne sarılın, ya da Kur’an’a tümünüz sarılın. Ama bu birbirinizi bekleyin de öyle sarılın demek değil. Meselâ büyük bir ağaç kaldırılacak. Denildi ki bu ağacı kaldırın. Hepimize bir emirdir bu. Bu emri ben kendime bir emir kabul edersem gidip kaldırırım, kaldırmaya çalışırım. Ben bunu kendime bir emir kabul edip var gücümle kaldırmaya çalışmışım ama gücüm yetmemiş kaldıramazmışım. Eh o beni ilgilendirmez ki, ben kaldırmaya uğraşırım. Eğer sen de, sen de bu işi kendine emir biliyorsan, siz de gelirsiniz ve yardımlaşırız o za-man. Ama yine de yapılan iş nedir? Herkes kendi kaldırır değil mi? Yâni ben kendi imanımla, kendi samimiyetimle, kendi kaldırmamla sorumluyum ve diğerleri de aynısıyla sorumludur diyoruz.
Allah’ın ipinin tümüne birden sımsıkı sarılın ve tefrikalaşmayın. Allah’ın kitabıyla tefrikalaşmayın. Allah’ın kitabından ayrılmayın. Kitap-la tefrikalaşmayın, kitapla ayrışmayın. Kitabı kendinizden, kendinizi kitaptan ayırmayın. Sürekli kitapla beraber olun.

Okudunuz mu?  Vesvese hastalığı nasıl geçer?

Şimdi tekrar peygamber hadisine dönelim. Ne diyordu Allah’ın Resûlü? Kur’an gökten yeryüzüne indirilmiş bir iptir ve ona sımsıkı sarılın diyordu Allah’ın Resûlü. Bakın burada da deniyor ki sakın ondan ayrılmayın. Buna sımsıkı sarılın ve bundan ayrılmayın. Değilse birbirinize sımsıkı sarılın ve birbirinizden ayrılmayın değil mânâ. Ama yıllar yılı hep öyle anlatılmış, hep öyle anlamadan yana bir tavır sergilenmiş. Aman ey müslümanlar, birbirinize sımsıkı sarılın ve sakın tefrikalaşıp birbirinizden ayrılmayın şeklinde anlaşılmış.

Okudunuz mu?  Nureddin yıldız hangi kanalda çıkıyor?

Arkadaşlar bu âyetten bu mânâ, birbirinize sımsıkı sarılın anla-mı hiç çıkmıyor. Yâni gerçekten çok tuhaf bir şey. Meselâ bu otobüse binin ve ondan hiç ayrılmayın, demek gibi bir laftır bu. Yâni otobüse bindiyse, otobüsten inmezse adam zaten otobüsten ayrılmaz. Öyleyse eğer ben bu kitaba sarılmışsam bundan ayrılmamalıyım. Benim bu kitaptan ayrılığım reddediliyor. Fırka olmak demek, Kur’an’la fırkalaşmak demektir. Yani hayatta Kur’an bir yan ben bir yan olmam demektir. Kur’an bir vadide, ben başka bir vadide yaşıyorum demektir. Kur’-an’dan kopuk bir hayat yaşıyorum demektir ki işte menedilen budur. Değilse birbirimizle fırka zaten olacağız.

Hani Beyyine’de deniliyordu ki: İnsanlara beyine ulaşınca kitap ve sünnet ulaşınca, onlar ikiye ayrılacaklar, ya şerru’l beriyye veya hayru’l beriyye olacaklar. Zaten Kur’an insanları ayırmak için gelmiş. Kur’an’la insanlar ayrılacaklar. Kur’an’la kimileri saparken kimileri de yol bulacaklar. Kur’an’ın ayırdığı insanla ben mecburen ayrılacağım. Ne yapayım ki ben bununla ayrılmayacağım? Kur’an’ın ayrıl dediği insanla benim beraberliğimin ne anlamı var? Ne yapacağım da onunla tefrikaya düşmeyeceğim?

Okudunuz mu?  Annemin beni sevmesi için ne yapmalıyım

Meselâ şuradaki arkadaşlarımızdan hepimiz beraber bir konu-da vahye dayanmayan, ama diğer vahyi bilgilerimizin senteziyle, analiziyle bir fikre ulaşmıştık. Meselâ karar verdik ki yarın hemen bir teşkilat kuracağız veya hemen bir gazete çıkaracağız, demiştik diyelim. Sonra Kur’an okumaya devam ettik ve okuduğum bu son bölümle anladım ki bu yanlışmış, anladınız ki bu yanlışmış, ama farz edin ki şu arkadaş bunu anlamadı, hayır illa da bu olacak diye diretti. Peki şimdi ben ne yapacağım? Ondan ayrılmayacağım mı? Mecburen ayrılacağım, ama ben neden ayrılmayacağım? Bundan, bu kitaptan ayrılmayacağım.

İşte tefrikaya düşmeyin derken istenen budur. Yâni bununla tefrikalaşmayın demektir. Birbirimizle tefrika mecburen olacak, hattâ Allah’ın Resûlü buyuruyordu ki ihtilâf oluverince sizin yapacağınız iş sünnete müracaat etmektir.
Ali Küçük

Okudunuz mu?  İşe Girmek İçin Rüşvet Vermek

Cevap: Hocam cemaat olmayacak mıyız? Cemaate karşı mısınız?

unal
S a Hocam müslümanların bir güç halini almasi lazim degilmidir.ferdi gücümüz olmuyor ve kafirire kolay bir yem olmuyormuyuz.fikirde bir olduğumuz gibi bedenen de bir olmamiz gerekmez mi Allah rasulu sav tebliğ yaparken ayni zamanda islamin toptan emirlerini yerine getirebileceği sistemi kurmaya sirasiyla cemaat sonra devlet sonrada ümmet yada İslam medeniyetini kurmamismidir.Bize de düşen bu yolu takip etmek degilmidir.


ali küçük hoca hangi cemaatten, ali küçük hangi cemaatten, ali küçük kimdir hangi cemaatten

Bu kategoride yer alan Çocuğa ezel ismini koymak uygun olur mu? başlıklı yazımızı da okumanızı tavsiye ederiz.
Ξ Bir cevap yazın

Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Ders Kitabı TIKLA! Sınıf Ders Kitabı Cevapları TIKLA! Akrostiş Şiir
Forum Duası Copyright © 2007-2023
Gizlilik Politikası İletişim

Hocam cemaat olmayacak mıyız? Cemaate karşı mısınız? Başlıklı Yazımızın Yanında Websitemiz İslami bilgilerden, Dini Sorular, Cevaplar, Hac, Meal, Cennet, Cehennem, Farz, Sünnet, Hanefi, Şafii, Rüya yorumları, Gusül, Abdest, İmanın şartları, Namaz, Oruç, Kuran Sureleri, Ayetleri, Hadis, Dualar, İslamda Aile Tavsiyeleri, Kadın İle İlgili Konular, İbadet, İman, Mezhep, Hanefi, Şafii, Maliki, Hambeli, İslamın Şartları, Diyanet, Eğitim, Sohbet, Arapça, Hayırlı Geceler, Zekat, Mahrem Sorular, Evlilik, Sahabe Hayatları, Salavat,Dini Hikayeler, Günah, Helal, Haram, Tecvid, Yemin, Sadaka, Siyer, Fıkıh, Ahlak Gibi Konular İçermektedir.