Video CD den ve Kasetten Kuran dinleyerek ve takip ederek mukabele olur mu?

Video CD den ve Kasetten Kuran dinleyerek ve takip ederek mukabele olur mu?

Hoca
Kasetten Kuran dinleyerek ve takip ederek mukabele olur mu?

Kur’ân mukabelesi âdeti ilk olarak Peygamber Efendimizle (a.s.m.) Hz. Cebrail’in Kur’ân’ı karşılıklı okumaları, birisinin okuyup diğerinin dinlemesi tarzında başlamıştı. Hadiste Peygamberimizle (a.s.m.) Hz. Cebrail’in Kur’ân mukabelesi için Fe-yüdârisuhû ifadesi kullanılır. Bu ibareyi Buharî mütercimi Aynî şöyle açıklar:

Kur’ân-ı Kerim’i Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmla Hz. Cebrail karşılıklı okurlardı. Bu okuyuşu daha sonra Kur’ân hâfızları devam ettirmişlerdir. Yani, meselâ on âyet birisi okur, diğeri dinler, on âyet de birisi okur, diğeri dinlerdi; bu müşterek bir okumaydı. (1)

Bugün cami ve mescitlerimizde ise bir veya birkaç hâfız her gün bir cüz’ü paylaşarak okuyor; okumasını bilen Müslümanlar Kur’an’dan takip ediyor, bilemeyenler de sadece dinliyorlar. Ramazan’ın son gününde de 30. cüz okunarak Kur’ân hatmedilmiş oluyor.

Burada sadece Kur’ân okuyan hâfızlar değil, hem Kur’ân’ı takip edenler, hem de bir ay boyu muntazaman dinleyenler Kur’ân’ı hatmetmiş sayılıyorlar ve sevabını alıyorlar. (2)

Teyp ve videodan Kur’an dinlemeye gelince, bazıları bunun hatim yerine geçmeyeceği ifade edilmektedir. Şu var ki, bu aletler Kur’ân’ı doğru okumamızda bize yardımcı olarak kullanılabilir. Bu gibi vasıtalarla Kur’an dinleyen kimseler, zamanla Kur’an okumayı da öğrenip hatimlerini bizzat kendileri okumaya çalışmalıdırlar.

Ancak Kuran-ı Kerim nurani olduğundan onu teyp, radyo, bilgisayar ve televizyondan takip ederek veya dileyerek Kuranı bitirenlerin de inşAllah Hatim sevabı alacağını ümit ederiz.

Örneğin aynada yansıyan güneşin ışıkları, ısı ve renkleri de aynen güneşin özelliklerini taşımaktadır. Bunun gibi Kuranın değişik aletlerde yansıyarak okunması da onun özelliklerini taşıyabilir.

Kuranı Kerimi bir insan da okusa, kaset CD gibi aletlerden de okunsa melekler onu dinlemeye gelir ve şeytanlar oradan uzaklaşır.

Kaynaklar:

1. Umdetü’l-Kari, 1:75.

2. Mehmed Paksu Çağın Getirdiği Sorular

Cevap: Video CD den ve Kasetten Kuran dinleyerek ve takip ederek mukabele olur mu?

senagülsema
Ancak Kuran-ı Kerim nurani olduğundan onu teyp, radyo, bilgisayar ve televizyondan takip ederek veya dileyerek Kuranı bitirenlerin de inşAllah Hatim sevabı alacağını ümit ederiz.
ALLAH c. c . razı olsun mum hocam

Yorum: Video CD den ve Kasetten Kuran dinleyerek ve takip ederek mukabele olur mu?

Kayıtsız Üye
Hayirli ramazanlar mumsema 2 sorum olacak 1 tv de okunan kur’ani bende Arapçasından okuyarak takip etsem hatmim kabul olur mu
ikincisi de hatime niyet edilir mi

Yorum: Video CD den ve Kasetten Kuran dinleyerek ve takip ederek mukabele olur mu?

Omer Faruk
Selamün Aleyküm Kardeşim, Eğer Kur’an hatmi yaparken, Kur’an’ı hiç anlamıyorsanız bunun bir sevabı yoktur. Ancak hem arapçasını hem de diyanet mealinden mealini okursanız hatim sevabı alırsınız. Bunu ister televizyondan, ister kitaptan, isterse bilgisayardan yapın farketmez. Mealden anlamadığınız konulara da diyanet tefsirine bakarsanız mükemmel olur.

Delilleri:

Bu Kur’an, ayetlerini düşünsünler ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. (Sad suresi, 29. ayet.) Bir başka ayette de Apaçık Kitab’a ant olsun ki, iyice anlayasınız diye biz, onu Arapça bir Kur’an yaptık. (Zuhruf suresi, 2-3. ayetler.)

Hoca
< Kur’an’ı hiç anlamıyorsanız bunun bir sevabı yoktur. Ancak hem arapçasını hem de diyanet mealinden mealini okursanız hatim sevabı alırsınız. >
Bu tavsiye yerine hem arapça okuyun hem tefsir alın okuyun demek daha doğru olmaz mı
Ne demek arapçada sevap yok

Kim Allahın kitabından bir harf okursa, onun için bir hasene (sevap) vardır. Her hasene için ise, on misli sevap vardır. Ben Elif, Lam, Mim bir harftir demiyorum. Elif bir harf, Lam bir harf, Mim bir harftir. (Tirmizi)

Omer Faruk
< Bu tavsiye yerine hem arapça okuyun hem tefsir alın okuyun demek daha doğru olmaz mı
Ne demek arapçada sevap yok >
Kıymetli kardeşim zaten delillerini de yazdım. Kur’an’da aslolan "anlamak"tır. Anlaşılmayan Kur’an, ayetin hikmetine uygun değildir. Sevap; ıstılahi anlamda, İslam’a göre doğru yapılan şey sonunda elde edilen sonuçtur. Kur’an’ı okumanın doğru sonucu "anlamaktır" Ayetler de bunu çok güzel ifade etmiş. Ayetler Arap topluma hitap ederek, "anlamıyoruz" dememeleri için Arapça indirildiği vurgulanıyor. Dolayısıyla müslümanları ne olursa olsun okumak yerine "anlayarak okumaya" yönlendirmek zarurettir. Kaldı ki paylaştığınız hadis de arap topluma yönelik bir hitaptır. Rasulullah (A.S) Arap topluma ayrıca "anlayarak okuyun" deme ihtaycı duymamıştır, vesselam. Hayırlı iftarlar kardeşim.

Bu Kur’an, ayetlerini düşünsünler ve akıl sahipleri öğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir kitaptır. (Sad suresi, 29. ayet.) Bir başka ayette de Apaçık Kitab’a ant olsun ki, iyice anlayasınız diye biz, onu Arapça bir Kur’an yaptık. (Zuhruf suresi, 2-3. ayetler.)

Kayıtsız Üye
Delil diye yazdığının Hatim ile ilgisi yoktur. Allah dostları Kuran ilaç gibidir. Hasta ilacı kullanırken faydasını bilmese de fayda görür. Kuran okuyan anlamasa da fayda görür demişlerdir. Fetva vermek tehlikeli iştir. Dikkat et derim…